Avrupa-ABD ittifakında yarılma

Avrupa-ABD ittifakında yarılma

İtalya’daki G7 zirvesinin ardından ABD ile Avrupa arasındaki gerginlik yeni bir boyut kazandı. Trump’ın ikircikli tavrına, Merkel’den “Kaderimiz kendi elimizde” karşılığı geldi. Uzmanlara göre Trump ile Avrupa’nın artık aynı yolda yürümediğini teyit eden bu gelişmeler, kontrolden çıkabilir.

ÖZEL HABER / VOLGA KUŞÇUOĞLU

İngiltere ve ABD’de geçen yıl yaşanan iki olay, kıta Avrupası ile Anglosakson dünya arasındaki ittifakın geleceği hakkında soru işaretlerinin doğmasına neden oldu. İngiltere’deki referandumdan Avrupa Birliği’nden ayrılma (Brexit) kararının çıkması, ardından ABD’de yapılan başkanlık seçimlerinde Donald Trump’ın galip gelmesi, Almanya başta olmak üzere Avrupa ülkelerinde ‘kendi başımızın çaresine bakmalıyız’ düşüncesinin öne çıkmasına neden oldu. Ocak ayında Trump’ın NATO’yu ‘demode’ olarak tanımlamasına karşılık “Avrupalılar olarak kaderimiz kendi ellerimizde” diyen Almanya Başbakanı Angela Merkel, benzer açıklamaları önceki gün lideri olduğu Hristiyan Demokrat Birlik’in (CDU) kardeş partisi Hristiyan Sosyal Birlik (CSU) kongresinde tekrarladı. Alman Şansölyesi, İtalya’da haftasonu düzenlenen G7 zirvesinin ardından yaptığı konuşmada “Geçen iki günde gördüm ki tamamen başkalarına güvenebileceğimiz zamanlar sona erdi. Biz Avrupalılar, kaderimizi gerçekten kendi ellerimize almalıyız” diye konuştu. Merkel, kaderlerini ellerinde tutarken bunu ABD ve AB’den ayrılan İngiltere ile dostluk ilişkileri içinde yapacaklarını söylerken, “Tabii Rusya ve diğer ülkelerle de öyle” diye eklemeyi de ihmal etmedi.

Bu açıklamaların, Trump’ın G7 zirvesinde Avrupa ülkelerine güven veremediği şeklindeki yorumların ardından gelmesi dikkat çekti. Zirvede Trump’ın tutumuna dair en büyük endişeye, ABD Başkanı’nın NATO Antlaşması’nın ‘birimiz hepimiz, hepimiz birimiz için’ ilkesi olarak tarif edilen 5’inci maddesine bağlılığını bildirmemesi neden olmuştu. Her ne kadar Trump’ın Ulusal Güvenlik Danışmanı Herbert Raymond McMaster “Başkan 5’inci maddeye tabii ki bağlı” şeklinde bir açıklama yaptıysa da bu kaygıları gidermemişti. Trump’ın Paris İklim Anlaşması’na ilişkin kararını da haftaya bildireceğini söylemesi de bir başka endişe kaynağı olmuştu. Ayrıca NATO üyesi ülkelerin, savunma harcamalarını bütçelerinin yüzde 2’sine tekabül edecek şekilde artırması konusundaki ısrarını yineleyen Trump, Avrupa ülkelerinin talebine rağmen mülteci sorununun zirvenin temel gündem maddesi olmasını da engellemişti.

Peki bu gelişmeler ne anlama geliyor? AB’ye bağlı düşünce kuruluşu Avrupa Uluslararası İlişkiler Konseyi’nin Daha Geniş Avrupa Programı Direktörü Fredrik Wesslau’ya göre, Trump’ın tavrı ve Merkel’in tepkisi birkaç şey ifade ediyor: İlk olarak bu gelişmeler, Trump’ın diğer Batılı liderlerle ‘aynı yolda yürümediğini’ teyit etmiş oldu. Trump’ın NATO Antlaşması’nın 5’inci maddesi konusunda sessiz kalmasını dikkat çekici bulan Wesslau, buna karşın Batı ittifakının ABD-İngiltere ve Kıta Avrupası olarak ikiye bölüneceğini düşünmüyor. Yine de AB’nin, ABD’yi Avrupa’nın güvenliğinin garantisi ve en güvenilir müttefiği olarak görme konusunu yeniden düşünmeye başladığı kanısında.

Uluslararası ilişkiler uzmanı Prof. Dr. Mensur Akgün ise Almanya’da yaklaşan federal seçimlere işaret ederek, Merkel’in açıklamalarının iç siyasete, diğer AB ülkelerine ve ABD’ye yönelik mesajlar olarak okunması gerektiğini belirtiyor. Akgün, Merkel’in halihazırda ABD ile bir ‘pazarlık’ yaptığını, ancak bunun NATO ittifakının ‘ruhunun’ zarar görmesi ve Almanya’nın tek başına hareket etmesiyle de sonuçlanabileceğini söylüyor. “Bu hiçbirimizin istemediği bir şey” diyen Akgün, “Trump ‘İklim zirvesine ilişkin kararımı haftaya vereceğim’ dediği için Merkel de restini gösteriyor. Ancak bu olayların kontrolden çıkmayacağı, Avrupa’nın başka yerlere sürüklenmeyeceği anlamına gelmiyor” diyor.

Öte yandan Trump da Merkel gibi G7 zirvesinden iç siyasete yönelik mesajlar çıkardı. Sık kullandığı Twitter’dan yaptığı açıklamada “Avrupa gezisinde çok çalıştığını ve Amerika için büyük başarılar elde ettiğini” söyledi. Trump’ın Avrupalılar tarafından ‘öngörülemez’ bulunan tavrını ise genellikle Ulusal Güvenlik Danışmanı McMaster ve Dışişleri Bakanı Rex Tillerson dengelemeye çalışıyor. Ancak bu Avrupa’yı tatmin etmiş görünmüyor. Almanya’nın resti ortada ve Batı ittifakının geleceği Trump yönetiminin yapacağı seçime bağlı.

‘AMERİKA’NIN LİDERLİĞİ BİTİYOR’

ABD Başkanı Donald Trump’ın Batılı müttefiklerini ve NATO’yu ülkesi üzerinde bir yük olarak gören tavrı, AB Uluslararası İlişkiler Konseyi’nden Fredrik Wesslau’ya göre aynı zamanda Amerika’nın dünya lideri konumunu kaybetmeye başladığını gösteriyor. Zira Wesslau’ya göre ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı McMaster ve Dışişleri Bakanı Tillerson ‘doğru’ şeyleri söylese bile son söz Trump’ta olduğu sürece Avrupa ülkeleri ABD’ye güvenmeyecek ve onun liderliğini izleme konusunda istekli olmayacak. Trump ile Avrupa’nın, dünyaya dair temel ilkeler konusunda ayrıştığına dikkat çeken Wesslau, “G7 ziyareti gösterdi ki Trump, ABD’nin dostlarını ve müttefiklerini fazla umursamıyor. Anlaşmalar yapabileceği otoriter liderlerle daha rahat ediyor. Müttefiklerini ise ABD’den faydalanan bedavacılar olarak görüyor” diyor.

‘DÜNYADAKİ GÜÇ DENGESİ DEĞİŞTİ’

Almanya Dışişleri Bakanı Sigmar Gabriel, hafta sonu yapılan G7 zirvesinin başarısız geçtiğini ve dünyadaki güçler dengesinde bir değişim yaşandığını savundu. ABD Başkanı Donald Trump ile Amerikan yönetimini kendi ulusal çıkarlarını uluslararası düzenin önünde tutmakla eleştiren Gabirel, Washington’la bazı konularda anlaşamadıklarını belirterek “Sadece başarısız kalan bir G7 zirvesi yaşamadık, aynı zamanda dünyadaki güçler dengesinde bir değişim oldu” diye konuştu. Gabriel, bu nedenle Avrupa’nın artık dünyada daha önemli bir rol üstlenmesi gerektiğini ifade ederek “Bu durumda Batı daha küçük, en azından daha zayıflıyor. Avrupa’nın daha küçük ve zayıf hale gelmemesi, etkisini yitirmemesi için çaba harcamamız gerekir” dedi.

NATO’NUN RUHU BOZULURSA TÜRKİYE OLUMSUZ ETKİLENİR

ABD Başkanı Donald Trump, NATO’ya yönelik olumsuz tavrını İtalya’daki G7 zirvesinde de sürdürdü. NATO Antlaşması’nın ‘bir üye ülkeye yöneltilecek silahlı bir saldırının, bütün ittifaka yapılmış sayılacağı ve ittifakın buna karşı öz savunma hakkını kullanacağı’ şeklindeki 5’inci maddesine bağlılığını dile getirmeyen Trump, üye ülkelerin savunma harcamalarını bütçelerinin yüzde 2’sine çıkarmaları yönündeki ısrarını da sürdürdü. Uluslararası ilişkiler uzmanı Prof. Mensur Akgün’e göre Almanya Başbakanı Angela Merkel’in, zirvenin sona ermesinden bir gün sonra yaptığı “Avrupa’nın kaderini kendi eline alması gerektiği” şeklindeki açıklamalar, NATO ‘ruhunun’ zarar görmesine sebep olacak bir sürece evrilebilir. Almanya’nın ABD’nin tavrı konusundaki en büyük kaygısının güvenlik alanında olduğunu belirten Akgün, Berlin yönetiminin ihtiyaç duyması halinde bu alanda ‘kendi başının çaresine bakabileceğini’ düşünüyor. Akgün’e göre Almanya ile ABD arasında bir ‘pazarlık’ yaşanıyor ve bunun nasıl sonuçlanacağını zaman gösterecek.

Akgün, NATO’nun ‘ruhunun değil, yalnızca bedeninin yaşamasının’ Türkiye için de olumsuz sonuçlar doğurabileceği kanısında. “ABD ile Almanya arasında bir gerilim çıkması Türkiye için hangi konjonktürde nasıl sonuçlar doğurur, bunu şu anda değerlendirmek zor. Ancak içinde bulunduğumuz ittifaklar sisteminin kuruluş felsefesine uygun hareket etmesi bizim için önemli” diyen Akgün, 5’inci maddenin Türkiye açısından önemli olduğunu belirtiyor.
NATO, Suriye’de IŞİD’le mücadele için kurulan ABD liderliğindeki koalisyona katılacağını açıklamıştı. Bu durumda, ABD’nin IŞİD’e karşı destek verdiği, Türkiye’ninse terör örgütleri listesinde bulunan PYD’yi, NATO’nun da desteklemesi gündeme gelebilecek. Akgün, ‘hepimiz birimiz, birimiz hepimiz’ ilkesinin sadece Avrupa ülkeleri için değil, Türkiye için de çalışması gerektiğini söylüyor. NATO ruhu zarar gördüğü takdirde, ittifakın bir terör örgütünü bertaraf ederken Türkiye’ye saldırdan başka bir terör örgütünü desteklemesinin sıkıntı doğuracağını ifade eden Akgün, böyle bir ihtimale karşı NATO ‘ruhunun’ yaşatılması gerektiğini belirtiyor.

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar
YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN