Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, muhalif Fetih Ordusu grubunun ile İran yanlısı Hizbullah’ın, ülkenin kuzeybatısındaki İdlib kırsalında bulunan rejim yanlısı iki Şii köyü ve Şam’ın kırsalında muhaliflerin denetimindeki iki Sünni bölgenin karşılıklı tahliyesi için anlaşmaya vardığını duyurdu. Anlaşma hayata geçirildiği takdirde, Suriye’de iç savaşın başladığı 2011'den bu yana en büyük tahliye gerçekleşmiş olacak.
Suriye İnsan Hakları Gözlemevi’ne göre, muhalif grupların çatı örgütü Fetih Ordusu ile İran yanlısı Hizbullah, İdlib’in kırsalındaki Şii Fua ve Kefreyya köyleri ile Şam’ın kırsalındaki Madaya ve Zebedani bölgelerinin karşılıklı tahliye edilmesi konusunda anlaşmaya vardı.
İdlib’in kırsalındaki rejim yanlısı Fua ve Kefreyya köyleri Fetih Ordusu tarafından, Şam’ın kırsalında muhaliflerin denetimindeki Madaya ve Zebadani bölgeleri ise Hizbullah ve rejim tarafından kuşatılmış durumda.
Bu anlaşma hayata geçirildiği takdirde ülkede savaşın başlangıcından bu yana en büyük tahliye gerçekleşmiş olacak.
4 NİSAN'DA
Reuters haber ajansı, rejim yanlısı kaynakların da anlaşmayı teyit ettiğini yazdı. Kaynaklar, anlaşmanın 4 Nisan’da hayata geçirileceğini belirtti. Buna göre, ilk etapta Fua ve Kefreyya’dan 16 bin kişi tahliye edilirken Madaya ve Zebadani’deki tüm silahlı muhaliflerin ve ailelerinin tahliye edilmesi bekleniyor.
Rejim kaynakları salı günü itibariyle anlaşma kapsamında söz konusu bölgelerde bir ateşkesin yürürlüğe girdiğini belirtti. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, bölgelerde durumun şu an sakin olduğunu ifade etti.
Anlaşma kapsamında ayrıca, Suriye’nin güneyinde bazı bölgelerde ateşkes ilan edilecek. İnsani yardımlar dağıtılacak ve rejim hapishanelerinden bin 500 tutuklunun serbest bırakılması ön görülüyor.
DEMOGRAFİK DEĞİŞİM
Gözlemevi Direktörü Rami Abdurrahman anlaşmanın ‘mezhebe dayalı bir demografik değişim’ olduğunu söyledi. Abdurrahman, Madaya bölgesinde anlaşmayla ilgili büyük hoşnutsuzluk olduğunu belirtti.
Rusya’nın sağladığı askeri destekle sahada elini güçlendiren rejim, Halep, Humus ve Şam’da başta olmak üzere muhaliflerin denetimindeki birçok bölgenin İdlib’e tahliye edilmesini dayatmıştı.
Muhalifler, bunun bir planlı demografik değişim politikası olduğunu savunuyor ve Esed’in muhaliflerini ülkenin batısındaki büyük kentlerden uzaklaştırmak istediğini söylüyor.
