Görüşler

Fuat Keyman yazdı: Seçim sonuçları ya da seçmen ne istiyor?

Fuat Keyman yazdı: Seçim sonuçları ya da seçmen ne istiyor?

Sabancı Üniversitesi Öğretim Üyesi ve İstanbul Politikalar Merkezi Direktörü Prof. Dr. E. Fuat Keyman, 24 Haziran seçimlerine kısa bir süre kala seçmen eğilimlerine dair değerlendirmeler yaptı.

Artık çok kısa bir süre kaldı. 

Hiçbir araştırma şirketi sonuçlar hakkında kesin bir açıklama yapamıyor. Son dönemde çoğu çok büyük hatalar yapmışlardı. Hata yapmaktan korkuyorlar.  Bekliyorlar… Anketlere güvenmemeyi son seçimlerde öğrendik.

Sönük başlayan ama hızla heyecanlı bir seçim süreci yaşıyoruz.

Sorumlu vatandaşlar olarak 24 Haziran günü sandıklarımıza gideceğiz ve oylarımızı kullanacağız. Sorumlu vatandaşlık görevimiz o gece oyların sayımında da devam edecek.

Seçim sonuçlarını 24 Haziran gecesi alacağız: (a) hangi adayın Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin ilk Başkanı olduğunu ya da sonucun 8 Haziran günü yapılacak ikinci turda belirlenip belirlenmeyeceğini ve  (b) Meclis çoğunluğunu iktidarın mı yoksa muhalefetin mi öğreneceğiz.

Başkanlık ve parlamento Seçimlerini kim kazanacak? Hepimizin yanıtını heyecanla beklediği soru bu.  Türkiye seçmenleri, bizler, hepimiz, farklılıklarımız içinde demokrasiye ve sandığa inanan sorumlu vatandaşlar olarak sonucu belirleyeceğiz. 

Çok partili yaşama geçişten bugünü yapılan seçimleri incelediğimiz zaman, Türkiye seçmenin bir bütün olarak her zaman doğru karar ve doğru mesajları verdiğini görüyoruz.

Tüm demokrasi sorunlarına rağmen, seçmene güvenilmesi gereken bir ülke Türkiye.

Türkiye toplumu belki “katılımcı” (sivil topluma katılım çalışmalarının gösterdiği gibi) bir siyasi kültüre sahip değil ama altını çizerek vurgulayalım, bugüne kadar yapılan her ve tüm seçimleri ciddiye alan, oyunu düşünerek ve tartarak veren ve oylarıyla ülkenin nasıl yönetilmesiyle ilgili doğru mesajları veren de bir toplum

Adil bir seçim süreci yaşamadığımızı biliyoruz.  Ama her seçimde olduğu gibi ben Türkiye seçmenlerine güveniyorum. Onlar, bizler, doğru olanı ortaya çıkartacak sonuçları oylarımızla yaratacağız. Sonuçların, oy sayımının, meşru olacağına ve tüm partiler tarafından kabul edileceğine de inanarak…

Türkiye seçmeni, her seçimde olduğu gibi, bu seçimde de seçim sürecinde doğru mesajları verdi. Türkiye’yi yöneteceklere, seçim sonrası “nasıl bir yönetim, nasıl bir Türkiye” istediklerine dair isteklerini iletti.

Seçim sonuçları kadar önemli, “Nasıl bir Yönetim”, “Nasıl bir Türkiye” sorularına dair seçim sonuçlarını şimdiden aldığımızı düşünüyorum.  Aşağıdaki sonuçların çok önemli olduğunu düşünüyorum:

Birincisi,  Türkiye siyasetinde liderlerin önemini bir kere daha ortaya çıktı, seçmenler siyasi partilere bakarken liderlere bakıyorlar. Bununla birlikte, seçmenler, seçim sürecinde güçlü lider ama kapsayıcı, kuvvetler ayrımı, yargı bağımsızlığı, eşit vatandaşlık temelinde denge ve denetleme mekanizmalarına saygılı lider istiyoruz mesajını kuvvetli olarak verdi. “Güçlü Lider-Güçlü Yürütme” denklemine dayalı Başkanlık Sistemi’ni Türkiye seçmeninin içine tam olarak sindiremediğini bu seçimde de görüyoruz;

İkincisi,güçlü yürütmeye dayalı sistemin ilk başkanının seçileceği seçimlerde parlamento seçimlerinin çok önemli ve kritik bir konuma gelmesi, meclis çoğunluğunu muhalefet partilerinin alma olasılığının çıkması, başkanlık seçimi ikinci tura kalırsa ikinci turun sonuçları açısından parlamentonun kilit konumda olması, seçim sürecinin en önemli sonuçlarından biriydi. Parlamento iki kritik işlevi üstlenebilir: (a) Güçlü yürütmeye karşı parlamento kilit bir denge ve denetleme kurumu olabilir, (b) Başkanlık seçimin belirlenmesinde parlamento kilit işlev görebilir;

Üçüncüsü, olağanüstü halin seçim sonrası hemen kaldırılacağı sözünün liderler tarafından verilmesi, seçmenlerin “normalleşmeye dönme” isteğinin ve mesajının bir sonucuydu.   Seçmen, ekonomiyi ve güvenliği normale dönerek yönetin mesajını verirken, başta ekonomi yönetiminin kapsayıcı ve bağımsız kurumlar ve doğru kararlarla temelinde alınması mesajını da güçlü olarak verdi.  Bu bağlamda, Karar’ın ekonomi konularında çok önemli ve ufuk açıcı yazılar yazan yazarı İbrahim Kahveci’yi okumayı başta yöneticiler, tüm okurlara tavsiye ederim;     

Dördüncüsü, olağanüstü halin kaldırılması, Merkez Bankası’nın bağımsızlığı gibi çok önemli bir mesaj ve gelişme, seçmenin yargının siyasallaşmasına karşı tutumuyla ilgiliydi. Bir üst mahkeme olan Danıştay Üyesi Aysel Demirel’in Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce hakkında attığı olumsuz tweete farklı kesimlerin verdiği tepkiye baktığımız zaman çok önemli bir ortak noktayı gördük: Hiçbir kesim, üyesinin başörtülü olmasıyla ilgili bir fikir beyan etmedi. Tüm eleştiriler, üyenin yargının bağımsız ve tarafsız olma ilkesini siyasal görüşlerini hakim konumunun önüne koyarak ihlal ettiği noktasında ortaklaştılar. Bu eleştiri, kimlikle değil, aksine değer ile ilgili bir eleştiriydi. Bu eleştiriyle, Türkiye’nin başörtüsü sorunu aştığı, değerler temelinde yönetime yaklaştığı tescillenmiş oldu;

Beşincisi, Saadet Partisi tarafından hazırlanan ve partinin Cumhurbaşkanı Adayı Temel Karamollaoğlu’nun açıkladığı “Kürt Sorununa Çözüm” raporu çok önemli bir saptama da bulunuyordu: “İnancı, ırkı, mezhebi ne olursa olsun bütün vatandaşlarımızın temel insan hakları herhangi bir pazarlık konusu yapılmadan tanınacaktır”. Sadece Kürt sorunu değil, diğer kimliklerle ilgili hak ve özgürlüklere ilgili sorunlarının “eşit vatandaşlık” ve “eşit haklar ve özgürlükler” ilkesi yoluyla çözüleceği mesajı da verilmiş oldu: Seçmenlerin, Türkiye toplumunun, eşit vatandaşlık ilkesini bir “ortak değer” olarak benimseyeceği mesajı seçim sürecinde verildi;   

Altıncısı, seçimler boyunca, ekonomi ve terör sorunlarından doğa ve hayvan haklarına, yargının siyasallaşmasından kültürel kimlik haklarına, eğitimden kentlerin iyi yönetimine kadar geniş bir yelpazede, seçmenler liderlere ve partilere, kimlik siyasetini bırakın değerler siyasetine geçin ve kimliklere bölünmüş değil değerler temelinde iyi yönetilen bir Türkiye istiyoruz mesajını verdi. “Kimlikler Türkiyesi değil, Değerler Türkiyesi” mesajı çok önemliydi.

Seçmenler bu mesajlarıyla, seçim sonuçları kadar önemli olan, seçim sonrası “nasıl bir Türkiye, nasıl bir Türkiye yönetimi” istediklerini de ortaya koydular.

Umarım(z), bu önemli mesajlar seçim sonrası yönetimin temel referansları olur.

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Bunlar da İlginizi Çekebilir