Cansever’in şiirinden mutluluk veren bir şarkı

Cansever’in şiirinden mutluluk veren bir şarkı

Reggae müzik grubu Komik Günler yeni single çalışmaları ‘Gülemiyorsun ya Gülmek’le dinleyiciyle buluştu. Şarkıyı Edip Cansever’in ‘Mendilimde Kan Sesleri’ şiirinden ilham alarak yazan grubun vokali Cihan Çokbilir “Şarkı bir yere gitsin, insanlara mutluluk versin. Düsturumuz bu aslında” diyor.

IŞIL ÇALIŞKAN/İSTANBUL

'İlle de Sokak’, ‘Gönlünüz Var mı?’ isimli şarkılarıyla bilinen Türkçe reggae grubu Komik Günler, yeni single’ı ‘Gülemiyorsun ya Gülmek’ ile müzikseverlerin karşısında. Edip Cansever’in ‘Mendilimde Kan Sesleri’ isimli şiirinden esinlenerek sözleri yazılan single’a da ismini veren parça ska ritminde. Sekiz kişilik grupta gitar ve vokalde Cihan Çokbilir, perküsyon ve vokalde Faruk Erhan, elektro gitar ve synth’de Tolga Aksoy, bas gitarda Serhan Peker, davulda Derun Tekelioğlu, klavyede Sercan Pamuk, kemanda ise Alper Simyaş var. Sokak müziği kökenli grup, raggae’yi sadece bir müzik türü olarak değil yaşam biçimi olarak benimsiyor. Aslında günlerin çok da komik olmadığını Komik Günler ismi ile sadece ironi yaptıklarını söyleyen grubun vokali Cihan Çokbilir ile konuştuk.

İlk olarak bağlama ile başlamışsınız müzik yaşamınıza. Reggae ile tanışmanız nasıl oldu?

Çok küçük yaşlarda çalmaya başladım. Bizde hep vardı bağlama. Ailece toplanıp çalınırdı. Oradan aşinalık oldu bende. Sonra denedim ve dayım ‘Sen çalıyorsun’ dedi. Birkaç bir şey gösterdi ve ben bağlama çalmaya başlamış oldum. Bağlama hikâyesi böyle... Üniversiteden önce rock müzik dinlemeye başlamıştım. Bulutsuzluk Özlemi, Kesmeşeker gibi. Tabii rock’ın da türleri gelmeye başlamıştı yavaş yavaş. Oradan reggae ile tanıştım. Önce Bob Marley’i duydum ve üzerine gittim.

Halk müziği kökenli bir aileden geliyorsunuz o halde. Onlar reggae grubunuz olduğunu duyunca nasıl tepki verdi? Desteklediler mi?

Annemler böyle bir grubum olduğunu duyunca çok sevindiler. Belki de hayattaki tek başarımdı. Kötü öğrencilik süreçleri geçirdim. Hep tedirginlerdi. ‘Bu çocuğun hali ne olacak’ kaygısını yaşıyorlardı. Profesyonel olarak müzik yapalı çok da zaman geçmedi asında. Bir gün konser vermeye başladık dediğimde annem bir tuhaflaştı, sevindi. Sonra albüm çıktı ve albümle birlikte artık sigortalı iş bul baskıları da azaldı.

Sokak müziği kökenli bir grupsunuz. Günler nasıl geçti? Müzik sokakta nasıl can buluyor?

Müzik sokakta hep çok güzel dönüşler alıyor. Zabıta, polis engelleri olmadığı sürece... İnsanlar eşlik ediyor, dans ediyor, kayıt yapıyor, bize laf atıyorlar, biz onlara laf atıyoruz. Hep güzel anılar kaldı aklımda.

18-02/01/26903907_10156968428639368_3351521672583203323_n-1517474214.jpg

Komik Günler 3 Şubat Cumartesi Taksim Arsen Lupen'de

Sokak müziği sizin için bir zorunluluk muydu yoksa tercih miydi? Mekânlarda konser sıkıntısı yaşıyor muydunuz o dönem?

Tercihti aslında. O dönem mekânda da konser veriyorduk. Sokakta da yer buluyorduk kendimize. Haftada 2-3 kez mekânda çalarken 3-4 gün de sokakta çalınca bunun maddi bir getirisi de oluyordu. Sadece müzik yaparak geçinebiliyorduk. Bu öyle giden bir süreç gibiydi. Artık sokağa çok fazla çıkmıyoruz. İnsanlardan da eskisi gibi sokak müzisyenlerine dönüş olmuyor.

Neden? Eskisi kadar ilgi yok mu sokakta müziğe?

İnsanlar mı mutsuzlaşmaya başladı bilmiyorum... Kadıköy’de denedik son dönemde birkaç kez. İnsanların tepkileri daha zayıftı eskisine göre. Alıştığımız gibi değildi. Beyoğlu dönemlerinde insanlar daha ilgiliydi ve daha sıcak bir ortam vardı. Biz de soğumaya başlamıştık. Bir de sahnelerimiz yoğunlaşmaya başlamıştı. Kopuş süreci o şekilde oldu.

Müziğiniz bir karşı çıkış içeriyor. ‘Komik Günler’ ismiyle bir ironi mi yaptınız?

Evet aslında günler komik değil. Bizim komiğimize gidiyor. Biz biraz daha sokakçıyız. İnsanların özgür ve fikirlerini söyleyebildikleri bir dünya istiyoruz. Sınırlar olmasın dediğimiz bir hayat tarzını yaşamak istiyoruz. Bunların bir kısmını şarkılarımıza da yansıttık aslında. ‘İlle de Sokak’ olsun ‘Gönlünüz Var mı?’ olsun... Biz özgürlüğün aslında bir bütün olduğunu biliyoruz.

Sizin reggae’yi sadece bir müzik türü değil de yaşam tarzı olarak da mı benimsiyorsunuz?

Tabii. Bob Marley’in bir tane politik olmayan şarkısı yoktur. Hepsini altını doldura doldura yapmış. O bambaşka bir bilinçtir. Ben bağlama çalarak geldim. Pir Sultan, Dadaloğlu, Ruhi Su, Ahmet Kaya... Ruhi Su’dan beslenmiş bir insan olarak altı tamamen boş bir şey yazmamızın imkânı yok. Ne yazabilirim bilmiyorum ama yazamayacağım şeyler var benim. İlla şarkı olsun diye şarkı yazmak da yok kafamda. Şarkı bir yere gitsin, bir amacı olsun, insanlara mutluluk versin. Düsturumuz bu aslında.

Rock zannedilen pop parçalar zaten sıkıcı

‘Gülemiyorsun ya Gülmek’ şarkısını Cansever’in ‘Mendilimde Kan Sesleri’nden yola çıkarak yazdınız. Bu şiir sizin için ne ifade ediyor?

Şiiri çok eskiden biliyordum. Bir gün açtım okuyordum. ‘Buna melodi olur mu olmaz mı?’ diye bakarken nakarat çıktı. Söz yazıp genişleteyim derken bu hali aldı. Bu şiirden ilham alıp bestelemiş olmak beni çok mutlu ediyor.

Aslında müziğin bir gücü olduğuna ve müziğinizin dünyayı değiştireceğine inanıyorsunuz...

Dünyayı değiştirir mi değiştiremez mi bilmiyorum ama çok büyük bir gücü var. Bir yandan da rock altında yapılan popların sıkıcılığından biraz daha kurtulup farklı bir söylemde bu müziği yapmaya çalışıyoruz aslında.

Öne Çıkanlar
YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN