Hayalinizi yazın gökyüzüne fırlatın

Hayalinizi yazın gökyüzüne fırlatın

Bu yıl ilk kez düzenlenen ve teması ‘ütopya’ olan Londra Tasarım Bienali’ne Türkiye’den Autoban’ın ‘Dilek Makinesi’ tasarımı katılacak. Bu tasarım, insanların hayallerinin gökyüzüne fırlatıldığı bir makine.

IŞIL ÇALIŞKAN/KARAR

Sir Thomas More’un klasik eseri ‘Ütopya’nın yayımlanışının 500’üncü yıldönümünde altı farklı kıtadan heyecan verici ve yenilikçi tasarımlar Londra’da buluşacak. 7-27 Eylül günleri arasında yapılacak etkinliğe İngiltere, İspanya, Hong Kong, Rusya, Çin ve Azerbaycan gibi ülkeler de katılıyor. En ütopik hayallerinin peşinden giden kişileri bir araya getirecek Londra Tasarım Bienali’ne Türkiye’den de İstanbul Kültür ve Sanat Vakfı’nın desteklediği tasarım stüdyosu Autoban, ‘Dilek Makinesi’ projesiyle katılıyor. Umut Südüak’a ait tasarım, hayallerin bir kağıda yazılarak içine atıldığı ve gökyüzüne fırlatıldığı bir makine.

KAİNATA DOĞRU HIZLI YOL

Autoban’ın kurucusu Seyhan Özdemir, bienal için kendilerine verilen konunun kolay olmadığını belirterek “Yeni hikayeler yazmak ve kullanıcıyı izleyiciyi içeriye almak ve onunla birlikte bir yolculuğa çıkmak gibi bir amacımız var. Bu bizi 500 sene öncesine döndüren bir süreç oldu” dedi. Tasarımlarının amacının insanların sorunlarına çözüm bulmak ve onların hayatına katkı sağlamak olduğunu belirten Özdemir “Fakat bu kez farklı bir yol seçtik. Bienal süresince işe yarar bir ürün sunmak yerine daha geniş bir çerçeveden bakmak istedik. Fotoğraf çektirmek, soru sordurmak ve insanları da içine almak.” Bir diğer Autoban kurucusu Sefer Çağlar ise “Biz bugünün dünyası için kainata hızlı bir yol sağlamak istedik” dedi.

İYİMSER DÜŞÜNDÜK

Projenin küratöryel danışmanı Zehra Uçar ise “Tasarımın başlangıç noktası iyimser düşünmekten geçiyor. İyi bir şey umutla ve daha iyisini düşünmekle başlar. Ütopyada da umut barındıran bir şey yapmak istedik” diye konuştu. 

UMUTSUZLUKTAN DOĞAN UMUT EYLEMİ

Kökleri Neolitik çağlara kadar uzanan ‘Dilek Makinesi’, Anadolu inanışında derin bir yere sahip, Yunan, Kabala ve Pers inançlarında da rastlanabilen kadim bir kültürel gelenekten, dilek ağacından ilham alıyor. Yansımalı bir mekânda, nefes alıp verir gibi hava basıncıyla çalışan pnömatik bir sistem görünümündeki sergide ziyaretçiler, şeffaf tüplerden yapılmış altıgen bir tünelin içinden geçmeye davet ediyor. Umutlarını, geleceklerini, ütopyalarını ve dileklerini yazdıkları kâğıtlar tünelin sonunda bulunan kapaktan Dilek Makinesi’ne yerleştiriliyor. Notlar tüpler aracılığıyla, ziyaretçilerin görüş alanının dışında bir yere doğru yolculuğa çıkıyor. Bir dileğin gerçekleşmesi için bir gölün dibine bozuk para atma veya bir mum yakma eyleminde olduğu gibi, Dilek Makinesi’nde de seslenilen o nihai yer gizemini koruyor.

Öne Çıkanlar
YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN