Sarp Maden, Volkan Öktem ve Alp Ersönmez, MÖE adlı albümleriyle caz, rock ve blues’u harmanladı

Sarp Maden, Volkan Öktem ve Alp Ersönmez, MÖE adlı albümleriyle caz, rock ve blues’u harmanladı

Sarp Maden, Volkan Öktem ve Alp Ersönmez’den oluşan Maden Öktem Ersönmez hayranlarını çok bekletmedi, MÖE ismini verdikleri bir albüm çıkardı. ‘Modern caz üçlüsü’ olarak adlandırılan müzisyenler albümdeki yedi parçada hem besteci kimliklerini hem de enstrümanlardaki hakimiyetlerini ortaya koyuyor.

KARAR RÖPORTAJ / IŞIL ÇALIŞKAN

Bas gitarda Alp Ersönmez’in, davulda Volkan Öktem’in, gitarda ise Sarp Maden’in olduğu MadenÖktemErsönmez grubu ilk albümleri ‘MÖE’yi çıkardı. Caz, rock ve blues üçgeninde yedi parçanın bulunduğu albüm, grup üyelerinin kendine özgü müzik tarzını ve enstrümanlarındaki ustalıklarını ortaya koyuyor. MÖE’nin, eski grupları Quartet Muartet dönemlerine uzanan birlikteliklerinin getirdiği deneyim, her bestede dinleyiciyi farklı bir müzikal hikayenin içine çekiyor. Grup üyeleriyle albümü konuştuk.

Bu albüm fikri nasıl doğdu?

Volkan Öktem: Alp ve Sarp ile zaten yıllardır çeşitli projelerde beraber çalışıyorduk. Bir gün ‘Daha farklı ne yapabiliriz?’ diye düşündük, tarzımıza biraz daha elektronikler katarak farklı türlerde besteler yapmaya başladık. Daha önce çaldığımız, kendimize ait besteleri farklı yorumladık.

Alp Ersönmez: Biz zaten 2001’den beri beraber çalıyoruz; Quartet Muartet grubumuzla 2004 ve 2008’de iki albüm yaptık. Yeni besteler, yeni havalar çıkmaya başladı, bunu da albümleştirmek istedik. Quartet Muartet’ta çok daha yazılı çizili bir müzik vardı ama şimdi birbirimizi sahnede dinleyerek, doğaçlamaların daha çok olduğu, formların esnetildiği bir müzik yapıyoruz.

Yeni grubunuz MadenÖktemErsönmez’in eskisinden farkı nedir?

Sarp Maden: Burada bir piyano yok, ayrıca müzik de çok farklı. Quartet Muartet çok daha bir caz fusion çizgisinde bir gruptu ama MadenÖktemErsönmez çok daha sert, rock, elektronik ve avangart öğelerini barındıran bir müzik yapıyor.

V.Ö.: İki grup arasında elektronik, stil, beste ve yorum farkı var. Amacımız yeni melodileri, tınıları ve çalma anlayışını bulmak ya da uyarlamaktı. Quartet Muartet’ta kullandığımız, klasik anlamda caz, Latin gibi tarzlar bu albümde yok.

Değişen yıllar ve edindiğiniz tecrübeler size nasıl etkiledi?

S.M.: Uzun yıllardır müzik yapmaya başlayınca insan bazı şeyleri tekrarlamama algısı geliştirebiliyor. Dolayısıyla daha önce çaldığımız soloya benzemeyen, daha farklı tınılar, notalar barındıran bir solo çalma ihtiyacı ortaya çıkıyor. Belki o gençliğin heyecanıyla insan müzikal olarak daha az çalmak yerine çok fazla konuşabiliyor.

V.Ö.: En önemlisi birbirimizi müzikal anlamda çok daha iyi anladık, ‘ensemble’ diye tabir edilen beraber çalışımızdaki uyumumuz çok gelişti. Aslında MÖE grubu doğuşunu biraz da buna borçlu. Pilotlar için uçuş saatinin fazla olması tecrübe açısından ne kadar önemliyse aynı şey sahne ya da stüdyoda beraber saatlerce çalan bizler için de geçerli.

Herkesin merak ettiği bir soru olsa gerek. Albümdeki besteler nasıl ortaya çıkıyor?

A.E.: Bu albümde Volkan’ın ve benim birer bestemiz, Sarp’ın 5 tane bestesi var. Benim bestem SFG zaten solo albümüm ‘Yazısız’da yer almıştı, Erik Truffaz çalmıştı. Volkan’ın bestesi ilk kez kaydedildi. Yani bunlar daha yazılı-çizili olarak önümüze gelen ama daha sonra çok esnettiğimiz halleriyle kaydedilmiş parçalar oldu. Bundan sonraki albümde yer alacak parçalar da şu an şekillenmeye başlıyor. Yeni albüm genel olarak, provalarda bir araya geldiğimizde çaldığımız doğaçlamaların şarkılaştırılması gibi olacak. Yani bir şeyleri önceden düşünüp  nota kağıdına yazmaktansa, parçaları çalarak şekillendireceğiz.

V.Ö.: Henüz beraber yaptığımız bir beste çalışmamız yok. Genelde herkesin bireysel çalışması sonrasında yapılan bestelerini kabaca yapılmış aranjmanlarını provalarda kullanıyoruz. Prova esnasında karşılıklı fikir paylaşımları sonucu sürpriz değişikliklere karar veriyoruz. Bunları mutlaka kaydedip, üzerinde düşünüp fikir paylaşımlarında bulunduktan sonra hoşumuza giden ya da gitmeyen şeyleri düzeltip parçanın son haline karar veriyoruz.

MÜZİK BİR OKYANUS, İÇİNDE ÖZGÜRCE YÜZÜYORUZ

Bir röportajınızda müzik tarzı belirlemek müziğin sınırlarını daraltıyor demişsiniz. Son dönemde değişen tarz algısıyla ilgili yorumunuz nedir?

Alp Ersönmez: Evet tabii ki sonuçta ‘Ben bir rock müzisyeniyim’ dersen bu hiçbir zaman o tarzın dışında bir şeyler yapmayacaksın anlamına gelmiyor. Yapabilirsin, hatta bu tarzın içine kendini sokabilirsin. O nedenle bence lüzumlu bir tartışma değil, bizim zaten kafamıza taktığımız bir şey değil.

Sarp Maden: Bunun olmaması beni daha çok özgür hissettiriyor çünkü müzik bir okyanus gibi. Onun içindeki birbirinden farklı öğeleri özgürce kullanabilirim. Dolayısıyla herhangi bir tarzın içine giriyor mu girmiyor mu diye kaygılar taşımak istemiyorum.

Volkan Öktem: Eğer biz bir tarz düşünerek bu yola çıksaydık o zaman karar verdiğimiz tarzın sınırları dahilinde hareket ederdik ve böyle bir albüm kaydedemeyebilirdik. Mesela bu albümde 3-4 farklı müzik tarzını iç içe duyabilirsiniz.

BAZI ENSTRÜMANLARIN VARLIĞINDAN HABERSİZ DİNLEYİCİLER VAR

‘Sözsüz müzik’ anlayışının Türkiye’deki karşılığı nedir? Dinleyiciler tarafından yeterince anlaşılıp değer gördüğünü düşünüyor musunuz?

Volkan Öktem: Sözsüz müziğin daha az ilgi gördüğü bir gerçek ama bu sadece Türkiye ile sınırlı değil. Dinleyiciler genelde sözlü müzikten daha çok hoşlanıyor. Bazı enstrümanların varlığından hatta tınısının  ne olduğundan bile haberi olmayan dinleyiciler var. Bu biraz dinleyicinin kendisiyle alakalı. Ama en azından Türkiye’deki bazı sözlü müzik sound’larında vokal miksi biraz aşağıya çekilerek bazı dinleyicileri diğer enstrümanlardan haberdar edebilirler.

Sarp Maden: Tüm dünyada popüler müzik, halkın dinlediği müzik sözlü. Sözsüz müzik her zaman daha sanatsal görülüyor ve daha küçük bir kitle tarafından dinleniyor. Ama o küçük dinleyici kitlesi aslında eğitim ve kültür olarak her zaman daha üst düzey daha elit. O müziği anlayarak dinliyor. Bizim de hitap etmek istediğimiz kitle bu.

Öne Çıkanlar
YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN