Bilip gördüğünden daha fazlasını yapmayan Süreyya

Bilip gördüğünden daha fazlasını yapmayan Süreyya

Okurla ilk kez 2011 yılında ‘Unutma Beni Apartmanı’ adlı romanıyla buluşan Nermin Yıldırım’ın bu çalışması yeniden basıldı... Bir yere kök salmaktan imtina eden Süreyya’nın öyküsünü anlatan Yıldırım, bu çok katmanlı çalışmasında zaman zaman kadına biçilen rolleri alaşağı ediyor, doğrusuyla yanlışıyla kadın kahramanını okura sevdirmeyi başarıyor.

17-12/08/ilk-eserim-copy.jpg

İNCİ DÖNDAŞ

İstanbul Cihangir’de bir apartman, adı ‘Unutma Beni Apartmanı’. İlk duyduğunuzda çok romantik bir isim olduğuna kanaat getiriyorsunuz. İşte bu apartmanın adı Nermin Yıldırım’ın ilk romanına isim olmuştu. Nasıl ki bir apartmandan içeriye ilk kez girerken pek çok şey görmeye hazırsınızdır, romanın kapağını da açtığınızda aynı şeye hazır olun. Çünkü Yıldırım size öyle bir öykü anlatıyor ki çok katmanlı, hüzünlü, bazen eğlenceli, hayatı sorgulayıcı. hep kitap tarafından yeniden basılan roman, hala okumayanlar için Nermin Yıldırım gibi nitelikli bir yazarla tanışması açısından çok iyi bir fırsat... Yıldırım daha ilk satırında iyi bir yazar olduğunu hissettiriyor.

Roman Yıldırım’ın diğer çalışmalarında olduğu gibi çok etkili bir cümleyle başlıyor: “Kendim çok günahsızmışım gibi sana ceza kesebilir miyim?” Süreyya’nın öyküsünün kapısı bu cümleyle heyecan dolu sayfalara açılıyor. Aslında hikâye klasik; bir yere kök salmayan, kimsenin sorumluluğunu almak istemeyen 43 yaşındaki Süreyya’nın o güne dek hiç görmediği annesinin sesini bir gün ansızın telefonda duymasıyla başlıyor her şey. Bu beklenmedik telefon ona ömrü boyunca kendisinden vazgeçenleri, kendisinin vazgeçtiklerini, kaçırdığı fırsatları, kuramadığı yakınlıkları, kısacası yeryüzünde hep bir yerden kaçarak yaşadığı hayatını gözden geçirmesine vesile oluyor. Satırlar arasında tanıştığınız bu kadın o kadar dürüst, sahici, sözünü sakınmayan, vazgeçmekten korkmayan biri ki.. Fırsatını bulduğunda kendisiyle dalga geçmeyi, kendisini eleştirmeyi de ihmal etmiyor.

Ne dediğiniz değil, nasıl söylediğiniz önemlidir ya işte bu hikâyeyi öyle zengin anlatmış ki Yıldırım. Dilini eski kelimelerle süslemiş, hiçbiri kulağı tırmalamıyor, hepsi bir puzzle’ın parçası gibi yerine oturmuş. Özellikle romandaki karakterlerin Süreyya gözünden tanımlanmasını okumak, tadını okurun damağında bırakıyor. Psikolojik tahliller çok zengin, Süreyya’nın yaşadığı ikilemler son derece iyi yansıtılmış. Yazarın dili ve anlatımı Süreyya kötü bir şey yapsa da ona kızmanıza engel oluyor. Çocuğunu bırakan Süreyya da kendisine kızılmamasını istiyor, bunun için şu etkili sözleri sarf ediyor: “Annesiz bir çocuğun neler yaşayabileceğini bilen, aynı dertten mustarip biri olarak nasıl olur da çocuğumu aynı kadere mahkum edebildiğimi sorabilirler bana. Sormasınlar. Ben bilip gördüğümden fazlasını yapmadım.” Çünkü Süreyya öyle bir karakter ki can acıtmak pahasına bile olsa hayatı boyunca vazgeçme hakkından hiç feragat etmiyor. Annelik konusunda söyledikleri ezberleri bozuyor, toplumdaki kadınlık rollerini usturuplu bir şekilde sorguluyor. Süreyya bu; sevmekten sevilmekten çekiniyor, ne zaman birine yaklaşacağını hissetse en çok ondan uzaklaşmaya çalışıyor.

17-12/08/nermin-kapak-s4-copy.jpg
Unutma Beni Apartmanı
Nermin Yıldırım
hep kitap
424 sayfa / 27 TL

‘Unutma Beni Apartmanı’nda roman içinde roman da okuyorsunuz. Çünkü Süreyya hayalet bir yazar. Radyoda program yapan neşeli, sevimli, cana yakın, on parmağında on marifet olan harika kızlardan biri olan NY ile tanışınca ve ona hazırladığı romandan bahseden Süreyya hayalet yazarlığa adım atıyor. Roman, NY’nin imzasıyla yayımlanıyor, tüm edebiyat dergileri NY’den övgüyle bahsediyor, roman edebiyat dünyasını uzun bir müddet meşgul ediyor. Sonrası kesilmiyor tabii, Süreyya NY için para karşılığında romanlar kaleme almayı sürdürüyor. Böylece Süreyya’nın yazdığı romanları da okuyorsunuz bu roman içinde. Romanın alt planında Türkiye’nin tarihi de var. 99 Marmara depremi, ensest, annelik, kadın erkek ilişkilerine dair göndermelerin olduğu alt metinler ise oya gibi işlenmiş.

Nermin Yıldırım’ın ‘Unutma Beni Apartmanı’ 2011’de yayımlandı. Bu onun güzel eserler yazacağının bir işaretiydi. Sonraki yılları yazar son derece verimli geçirdi, birbirinden güzel başka hikâyeler anlattı. En son geçen mayıs ayında ‘Dokunmadan’ adlı romanı çıkmıştı... Hepsinde bir kadın karakter var, doğrusuyla yanlışıyla, günahıyla sevabıyla, acısıyla tatlısıyla hayatı yaşıyorlar. Ama hep sorguluyorlar... Yazarın tarzı romanlarında benzer ama ‘Unutma Dersleri’nden ayrı bahsetmek lazım... Orada anlattığı eğlenceli ve hüzünlü bir ayrılık hikâyesini de çok seveceksiniz.

Öne Çıkanlar
YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN