Gidin hayatınızın tavşanını bulun

Gidin hayatınızın tavşanını bulun

Finlandiyalı romancı Arto Paasilinna tarafından kaleme alınan ‘Tavşan Yılı’ modern bir ‘Alice Harikalar Diyarında’ öyküsünü andırıyor. Bügüne dek 41 dile çevrilen, İskandinav edebiyatının en ünlü eserlerinden olan bu romanda, gerçek bir hayat hikâyesi okuyucuya ulaşıyor. Büyük değişimlerin küçük adımlarla başlayacağının mesajı veriliyor.

ZEYNEP KARAKUŞLUİSTANBUL [email protected]

Herkes omuzlarında taşıdığı yükleri bir kenara bırakıp derin bir nefes almak ve sonunda huzura kavuşmak istiyor. Bu birincisi. Günümüzün en büyük hapishaneleri olan gri beton yığınları arasında sıkışıp kalan insanlar, birbirinden habersiz bir şekilde zaman tüketmekten başka bir eylemde bulunmuyor, yeryüzünde yaşayan diğer tüm canlılardan bihaber, etrafında olan bitene duyarsız, bencil toplumlar yetişiyor. Bu ikincisi. İlahi bir güç veya evrenin döngüsü bize ‘gerçek hayat’ın bu olmadığına dair işaretler gönderse de çoğu zaman bu mucizelere kör oluyoruz, her zaman bir yol gösteren arıyoruz fakat karşımıza bir ‘tavşan’ çıkıp bize ‘Bir de dünyaya bu taraftan bak’ demiyor. Bu üçüncüsü. Tüm bu ikilemlerin arasında ise yıllar öncesinden uzanan bir el ‘neden olmasın’ diye göz kırpıyor. Bu da dördüncüsü... Finlandiyalı romancı Arto Paasilinna tarafından yazılan, Domingo Yayınevi’nden çıkan ‘Tavşan Yılı’ndan (Jäniksen vuosi) tüm bu sonuçları çıkarmak mümkün. 1975 yılında yazılan roman zaman içinde 41 dile çevrildi ve İskandinav edebiyatının en çok satan eserlerinden biri oldu.

‘Tavşan Yılı’ büyük bir değişimin küçük adımlarla başlayacağını anlatıyor. Hikâyenin baş kahramanı Kaarlo Vatanen beraberindeki fotoğrafçı iş arkadaşıyla bir haber için Finlandiya’nın başkenti Helsinki’ye doğru yola çıkıyor. Fakat bu yolculuktan sonra hayatı tamamen değişiyor. Nasıl mı? Arabaya çarpan bir yaban tavşanıyla irkilen ikili durumu kontrol etmek için araçtan iniyorlar. Ancak ormanın karanlığında kaybolan hayvanı bulamıyorlar. Vatanen’in hayatının dönüm noktası olan bu olay onu, tavşanın peşinden ormanın içine doğru sürüklüyor. Arkadaşını, işini, eşini ve tüm hayatını geride bırakan gazeteci, tavşanın yaralı bacağını sararken benliğindeki boşlukları fark ediyor. Bir yıl süren yol arkadaşlığı sırasında da yangınlar, tutuklamalar, saldırılar gören ikili, yılmadan hayatlarını diledikleri gibi şekillendirmeye devam ediyor. Hiçbir kural ve düzeni tanımayan Vatanen, yavru tavşanı gördüğü andan itibaren hayatı kendi kurallarına göre yaşamaya karar veriyor. Bu, onun dönüm noktası oluyor.

Paasilinna’ya göre büyük bir ‘devrimci’ olarak nitelendirilen bu gazeteci, her ne yaşarsa yaşasın yol arkadaşını arkasında bırakmıyor. Bir yaban tavşanının yaralarını sarıp onu evlat edinen ve başkalarının çizdiği yolda yürümeyi reddeden bir adamın da serbest dolaşması elbette ilginç maceraları doğuruyor.

Gerçek bir yaşamöyküsünden kurgulanan romanın kahramanıyla röportaj yapan Paasilinna şu cümlelerle Kaarlo Vatanen’i anlatıyor: “Zihnime kazınan görüntü, birçok konuda derin düşüncelere sahip, yaratılışında iyiliksever bir adama ait. Sonuncu röportajımızı bitirirken söylediği son sözleri asla unutmayacağım: ‘Hayatta olur böyle şeyler.’ Özgeçmişi ve davranış biçimi, nazarımda Vatanen’i bir devrimci, gerçek bir düzen yıkıcı olarak ortaya koyuyor ve azametinin sırrı da işte burada yatıyor.” Yazarın sözleri aslında hayatının tükenmişliğinden sıkılıp da bir işaret bekleyen Vatanen’in üzerinden tüm insanlığa karşı bir uyarı, adeta bir serzeniş hali. Özetle: Hayatı yaşamak için her zaman karşımıza bir yaban tavşanı çıkmaz!

Paasilinna gazeteci hakkındaki düşüncelerini şöyle devam ettiriyor: “Kasvetli hücresinde Vatanen’in, sanki annesiymiş gibi tavşanın tüylerini nazikçe okşayışını seyrederken, insan dayanışmasının ne sonuçlar doğurabileceğinin farkındaydım. Gözleri yaşlı mahkum taş duvarlara bakarken, içime doğan belli belirsiz bir hissin beni rahatsız ettiği bazı anıları hatırlıyorum; dünyadaki hiçbir şey, bu muzdarip adamın, varlığının tüm gücünü bir kez daha göstermesini engelleyemezdi.”

18-04/22/ta.jpg

Arto Paasilinna
Domingo Yayınevi
144 sayfa / 18 TL

Kitapları 40’tan fazla dile çevrildi

20 Nisan 1942’de Finlandiya’da doğan Arto Paasilinna, 30 yaşına geldiğinde hayatını kazanmasını sağlayan gazeteciliği bir yana bıraktı, yazarlığa kolları sıvadı. Paasilinna şu zamana dek 35 roman ve 7 kurgusal olmayan kitap yazdı, dünya çapında üne kavuştu. Kitapları 40’tan fazla dile çevrildi. En ünlü eseri ‘Tavşan Yılı’dır. UNESCO’nun Temsili Çalışmalar Koleksiyonu’na da giren bu roman iki versiyon halinde beyazperdeye uyarlandı. 24 kısımdan oluşan ‘Tavşan Yılı’nın tüm dünyada bu kadar tercih edilmesinin nedenleri arasında, insanların içindeki boşlukları göstermesi yer alıyor. Roman, griye boyalı kentlerde, kalıplara hapsedilmiş insanların kaosun içinde kendilerine oluşturmaya çalıştıkları düzene karşı bir başkaldırı niteliğinde.

 

 

Öne Çıkanlar
YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN