Ligde ‘üç büyük’ kriz var

Ligde ‘üç büyük’ kriz var

Yeni sezonda Avrupa hedefiyle yola çıkan Beşiktaş, Fenerbahçe ve Galatasaray Süper Lig’in ilk iki haftasında bekleneni veremedi. Kanarya, Malatya’da yıkıldı. Kartal ve Aslan üç puanı aldı ama geride soru işaretleri bıraktı.

SELİM YILDIRIM/İSTANBUL

Yeni sezona yepyeni umutlarla başlayan Türk futbolunun devleri Beşiktaş, Fenerbahçe, Galatasaray ve Trabzonspor, geride kalan süreçte gelecek adına ümit vermedi. Fenerbahçe ve Trabzonspor yetersiz görüntüsünün bedelini henüz ikinci haftası geçilen Süper Lig’de birer mağlubiyetle öderken, 6’şar puana ulaşan Beşiktaş ve Galatasaray da taraftarının görmek istediği seviyeye ulaşabilmiş değil...

Fabri, Tosic, Mitrovic, Franco, Boyko, Talisca ve Veli Kavlak ile yolları ayrılan Beşiktaş, kodrosunu ise Umut Nayır, Güven Yalçın, Enzo Roco ve Dorukhan Toköz ile takviye etti. Sezonu 26 Temmuz’da B36 Torshavn ile oynadığı Avrupa Ligi 2. ön eleme turu ilk maçı ile açan Siyah-Beyazlı takımda şu ana kadar yenilerden sadece Roco ile Dorukhan (13 dakika) forma şansı buldu. 4 Avrupa Ligi ve 2 Süper Lig maçı oynayan Kartal, Akhisarspor karşılaşmasının ilk yarısı hariç istediğini sahaya yansıtamadı.

TALISCA’NIN YOKLUĞU HİSSEDİLİYOR

Kalibre bakımından çok gerilerde olan B36 Torshavn karşısında sergilenen oyundan bahsetmeye bile gerek yok. LASK Linz ile oynanan iki karşılaşmadaki futbol ise tam anlamıyla hayal kırıklığı... İstanbul’daki ilk maçta idare eden ve 1-0 kazanan Beşiktaş, rövanşta taraftarının yüreğini ağzına getirdi. 72’de oyuna giren Negredo’nun 90’da attığı kritik gol olmasa; geçen sezon Şampiyonlar Ligi’nde fırtınalar estiren Kara Kartal, Avrupa Ligi defterini 3. ön eleme turu aşamasında kapatmış olacaktı. BB Erzurumspor sınavının ilk yarısında LASK Linz rövanşını da aratan Siyah-Beyazlılar, değişikliklerin olumlu sonuç vermesi ile ‘idare eder’ bir havaya bürünüp günü kurtardı. Ancak taraftarın aklındaki soru işaretleri biraz daha fazlalaştı.

Ne olmuştu peki Beşiktaş’a? Geçen sezona göre ne değişmişti de her maçta yeni bir kâbus yaşar olmuştu? Takımdan ayrılan futbolculardan sadece Tosic ve Talisca direkt oynuyordu. Tosic’in mücadeleci yapısı savunma güvenliği açısından elbette önemli. Ancak takımın organizasyon kısırlığı gösterdi ki asıl kayıp Talisca’nın gitmesi ve onun boşluğunu dolduracak bir transfer yapılmamasıydı. Lens’in performansını yükseltmesi, Negredo’nun sezona iyi başlaması da yetmedi Beşiktaş’a. 10 numaralığı her daim tartışılan Oğuzhan, omzuna bu sorumluluğun yüklenmesi halinde taşıyamayacağını birçok kez gösterdi. Yani Kara Kartal için bir maestro transferi en büyük öncelik. Kale ve santrfordan bile...

FENERBAHÇE’NİN SORUNU KALEDE

Benfica beraberliği ile Şampiyonlar Ligi’ne havlu attıktan sonra gittiği Evkur Yeni Malatyaspor deplasmanında iyi direnen rakibine gerekli karşılığı veremeyen ve ligde ilk yenilgisini yaşayan Fenerbahçe’de de işler yolunda gitmiyor. Ali Koç’un başkan seçilmesinin ardından camiada gözlenen olumlu havanın daha ne kadar muhafaza edilebileceği büyük bir soru işareti. Salih Uçan’ı kiralık gönderen, Fernandao’yu da satan Sarı-Lacivertlilerin yolu geçen sezon kiralık olarak oynayan Janssen ve Neto ile de ayrıldı. Buna karşılık kaleci Berke, Barış Alıcı, Ferdi Kadıoğlu, Andre Ayew ve İslam Slimani kadroya katıldı. Buna bir de Aykut Kocaman zamanında unutulan Eljif Elmas’ın kazanılmasını eklemek mümkün. Ayew ve Slimani gibi uluslararası deneyime sahip iki hücumcuya ek genç yaşına rağmen son derece ustaca işler yapan Barış’ın gidenlerin yerini dolduramamış olması çok da mantıklı değil. Ancak ortada Fenerbahçe’nin bu sezon oynadığı 4 resmi maçta 3 gol atıp, kalesinde 4 gol gördüğü gibi bir gerçek var...

Zaten hücumda sorun yaşanırken Giuliano’yu da satan Sarı-Lacivertlilerin bundan sonraki süreçte transferde izleyeceği yol çok önemli. Gözler forvete çevrilmiş durumda. Ancak belki de Fenerbahçe’yi bekleyen en büyük tehlike kalede yaşanan olumsuzluğun devam etme ihtimali. Çünkü tecrübesine yakışmayan goller yiyen Volkan da ilk alternatifi olan Kameni de hiç güven vermiyor. Ayew, Slimani, Soldado, Barış, Valbuena, Alper, Mehmet Ekici, Eljif Elmas gibi skor üretimine yatkın oyuncuların yanyana oynamaya alışmasıyla ilerideki sorun çözülebilir. Ancak; geride sırasını bekleyen Berke ve Erten gibi gençlerden birinin sıçrama yapmaması durumunda kalenin toparlanma umudu düşük gibi görünüyor. Özellikle Benfica’nın İstanbul’daki maçta bulduğu gol ile Yeni Malatyaspor deplasmanında yenilen gol çok ama çok düşündürücü. Sarı-Lacivertlilerin acilen çözmesi gereken bir diğer sorun da hücuma katkı veremediği gibi savunma güvenliği konusunda da endişelendiren sol bek... Ve tüm bunların ötesinde Fenerbahçe’nin topa daha çok hakim olmaktan ziyade olumlu kullanmayı öğrenmesi gerek. Bursaspor’un 3 isabetli şutta bir gol bulduğu maçta rakip kaleye 3 isabetli şut gönderip 2 gol üreten Kanarya, yüzde 67 topla oynama oranına ulaştığı Yeni Malatya deplasmanında da benzer bir görüntü sergiledi. Rakip kaleye sadece 2 isabetli şutu bulunan Fenerbahçe gol üretemezken, ev sahibi takım 4 isabetli şutun birinde golü bulup kazanan taraf oldu...

ASLAN BİR TIK ÖNDE AMA YETMEZ!

Şampiyonlar Ligi’nde direkt grup aşamasında yer alacağı için Avrupa yürüyüşü henüz başlamayan Galatasaray, ligde oynadığı karşılaşmalarda ezeli rakipleri Beşiktaş ve Fenerbahçe’ye göre bir tık daha iyi göründü. Ankaragücü deplasmanında rakibi topla daha fazla (yüzde 54) oynamasına rağmen daha üretken görünen Cimbom, toplam şutta 15’e 6, isabetli şutta da 1’e 4 üstünlük sağladı. Sarı-Kırmızılıların 1-0 geriye düşmesine rağmen reaksiyon gösterip, 3-1 kazanması da 2. golü Kone kendi kalesine atmasına rağmen maçı bırakmama adına olumlu bir göstergeydi. Ancak Aslan’ın Göztepe karşısındaki performansı biraz daha uyarı niteliği taşıyor. Oyunun her anında varlığını hissettiren ve iyi işler yapacağının sinyallerini veren Onyekuru’nun ustaca golü ile öne geçtikten sonra İstanbul’a 5 eksikle gelen rakibine fazlaca pozisyon vermesi geçen sezon yaşanan savunma sıkıntılarının aynen devam ettiğinin göstergesiydi. Bir topu da direkten dönen Göztepe şanslı gününde olsa yeniden galibiyet sayısını bulmak Cimbom için pek de kolay olmayabilirdi.

Oyuna sonradan dahil olan Emre Akbaba’nın, geçen sezonki iştahlı görüntüsüne geri dönen Gomis’in, benliğiyle mücadele eden Fernando’nun ve Donk’un performansları olumlu göstergelerdi. Ancak tüm bu faktörler Süper Lig için yeterli olsa bile Galatasaray’ın Şampiyonlar Ligi’nde arzu ettiği sonuçları alabilmesi zor görünüyor.

TRABZONSPOR YARIŞA KATILABİLİR

Trabzonspor’a gelince... Bu sezon Avrupa’ya açılamayan Bordo-Mavili kulüp, yeni yönetimi ile başladığı sezonun ilk haftasında son yıllardaki hayal kırıklıklarını sürdüreceği izlenimi verdi. Türk futbolunun yükselen değeri Medipol Başakşehir karşısında hiçbir varlık gösteremeyerek 2-0 kaybeden Karadeniz ekibi, sahasındaki Demir Grup Sivasspor mücadelesinde ise özellikle ilk yarıda bambaşka bir görüntü sergiledi. Sosa, Olcay, Onazi, Abdülkadir Ömür, Yusuf Yazıcı ve Rodallega’nın gününde olmasıyla rakip kaleyi abluka altına alan ve henüz 27. dakikada 3-0’ı bulan Trabzonspor, sonrasında ise anlamsız bir duraksama yaşadı. İkinci yarıda topu rakibe bırakan Bordo-Mavililer, bu kez iki yeni stoperi Toure ve Hosseini’nin uyumu ile ayakta kaldı. İyi oyununu 90 dakikaya yayamasa da ortaya bir potansiyel koyma ve puan açısından iyi bir haftayı geride bırakan Trabzonspor, rakiplerinden farklı olarak sadece lig ve Türkiye Kupası ile ilgileneceği için biraz daha toparlanma ile şampiyonluk yarışında yıllar sonra yeniden söz sahibi olabilir...   

Öne Çıkanlar
YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN