Türk sporunu doping zehirliyor

Türk sporunu doping zehirliyor

Devşirme sporcuya karşı olduğunu ve okçulukta bu durumun yaşanmadığı için mutlu olduğunu belirten milli sporcu Mete Gazoz, doping yapan sporculara da sert çıktı. Gazoz, “Dopingli çıkan bir sporcu benim gözümde vatan hainidir. Orada kendisini değil ülkesini kötülüyor. Şampiyonalarda göğsünde taşıdığın bayrak için hayatını kaybeden onca insan varken, sen 35 saniyede ülkeni lekeliyorsun” dedi.

Dünyanın en iyi okçuları arasında yer alan ve Rio Olimpiyatları’nda 7’den 70’e herkese kendisini hayran bırakan milli sporcumuz Mete Gazoz Karar gazetesine çarpıcı açıklamalarda bulundu. 2019 Dünya Şampiyonası’nda takım kotası alarak 2020 Tokyo Olimpiyatları’na gitmek istediklerinin altını çizen Mete Gazoz en büyük hayalinin ise Rio’da kazandığı tecrübeyle Tokyo’dan altın madalyayla dönmek olduğunu ifade etti.

Okçuluk gibi Türklerin geçmişinde olan bir spor olimpiyatlarda seninle birlikte tekrar popüler oldu...

Okçuluğun Türk tarihi açısından yeri çok büyük. 2000 yılına kadar aslında Türk okçuluğu söz sahibi bir yerdeydi. 1996 ve 2000 olimpiyatlarında iki kere üst üste 4. olduk. 2000’den sonra bir düşüş yaşandı. Şimdilerde Türk okçuluğu eski günlerini bile geçmeye başladı.

* Mete Gazoz’u senden dinlersek...

Mete Gazoz 18 yaşında profesyonel okçuluk yapan bir sporcu. 3 yaşında babam sayesinde okçuluğa başladım. Babam da 25 yıldır okçuluk sporuyla ilgileniyor. Okçuluk camiasının içinde büyüdüm. Kardeşim var 6 yaş küçük o da okçu. 8 yaşında ilk Türkiye şampiyonama katıldım. İlk derecemi ise 12 yaşındayken Türkiye miniklerde şampiyon olarak aldım.

* Önümüzde hangi turnuvalar var katılacağın?

14-18 Şubat’ta Salon Dünya Şampiyonası’na gideceğim. Ondan sonra Shangay, Berlin ve Antalya’da uluslararası çeşitli turnuvalara katılacağım. Hedef yarışmamız ise 2020’den önce Açıkhava Büyükler Avrupa Şampiyonası’nda geçen sene kazandığım ikinciliğimi birinciliğe taşımak. Hedefim 2019 Avrupa Oyunları için takım kotası almak. Akdeniz Oyunları’nda söz sahibi ülkeyiz. Avrupa Şampiyonası’nda da ciddi bir ağırlığımız var. Rakibin karşısına Türk sporcu geldiğinde büyük bir endişe yaşıyorlar.

* En büyük hayalin?

2016 Rio Olimpiyatları’na Avrupa kıtasında birinci olarak gittim. Dünyada 1. olarak Tokyo’ya gitmek istiyorum. 2019’da dünya şampiyonasında takım kotası alıp 2020 Olimpiyatları’na böyle gitmek istiyoruz. Olimpiyatlara takım olarak gitme şansını kıl payı kaçırıyoruz. Bu hasrete son verme peşindeyiz. İnsanların bizim için ‘Türkiye olimpiyatlardan altın madalyayla döner’ düşüncesinde olmasını sağlamak istiyoruz.

* Türk sporunda devşirmeye nasıl bakıyorsun milli bir sporcu olarak?

Olimpiyatlardan sonra benim için ‘Bu kesin Türk değil, devşirmedir’ demişler. Ben olimpiyatlarda şunu görünce çok üzülmüştüm; bir tane atletizmci ‘biz bu sene atletizmde çok başarılıyız, 10 tane Türk sporcu var’ demişti. Kafileye bakıyorsun 40 tane atletizm sporcusu gözüküyor. Baktığınız zaman 2008’de devşirme sporcumuz Elvan Abeylegesse şampiyon olmuştu ama sonra dopingli çıktı. Dopingli çıkan bir sporcu benim gözümde vatan haini oluyor. Doping yapan birisi kendisini değil ülkesini kötülüyor. Şu anda milli sporcu Nevin Yanıt’ın doping yaptığını kim hatırlıyor? Ama atletizm camiasına sor dopingliyiz. En büyük örneği; Rusya atletizmde doping dolayısıyla ülke olarak men yedi ama Rusya yedi. Sporcu yaptığıyla orada taşıdığı ülkesinin bayrağını kötülüyor. Madalya için doping yapmak hainliktir. Senden sonra gelecek nesile kötü örnek olmaya ne hakkın var? Belki ileride dünyanın en hızlı koşucusu Türk doğacak ama senin yediğin halt dolayısıyla çocuğun bütün geleceği kararıyor. Geçmişte yaşanan dünya savaşlarında senin o lekelediğin bayrak için kaç milyon kişi öldü. Sense gidiyorsun 35 saniyede ülkeni lekeliyorsun. Bir ülkede bir sporcu dopingli çıktığı zaman, 100 yıl yapmasa bile o damga bir türlü dağılmıyor. Okçuluktan o yüzden çok memnunum. Bizim tarih boyunca dopingli sporcu yok ne Türkiye ne de dünyada.

18-02/06/asd-1517876786.png

Arkadaşımız Hakan Akar’a konuşan Mete Gazoz, okçuluğa daha çok işin meraklılarının geldiğini belirterek, bu sporu yapmak isteyenlere hayallerinin peşinden gitmelerini önerdi.

RİO’DA BABAMIN HAYALİNİ GERÇEĞE DÖNÜŞTÜRDÜM

Benim dönüm noktam 2015’teki dünya şampiyonası oldu. Oraya 2016 için kota almaya gittim ama kıl payı kaybettiğimde okçuluğu bırakma noktasına geldim. Annemle konuşmam sonrası ise kararımdan vazgeçtim. Çünkü ben orada en dibi gördüm. Ferdi yarışmada 6-0 en ağır sonuç ve o an beni çok etkiledi. Babamın ise en büyük hayali olimpiyatlarda yarışabilmekti, ben de ona 13 yaşında söz vererek, ‘Sen de benimle birlikte geleceksin’ demiştim. Ama spor psikoloğumuz, aile bağlarımızın çok kuvvetli olduğundan babamın olimpiyatlara benle gelmesini istemedi. Bana sorarsanız ben etkilenmezdim. Zaten benim Rio öncesi gittiğim her antrenmanda babam hep arkamdaydı.

OLİMPİYATLARDA KENDİM GİBİ DAVRANDIĞIM İÇİN SEVİLDİM

Türkiye’de 1. dünyada ise okçulukta 22. sırada yer alan Mete Gazoz, olimpiyatlarda yaşadığı duyguları şöyle anlattı: “Rio benim ortam olarak bildiğim bir yerdi. Ondan önce Avrupa Oyunları ve Akdeniz Oyunları’na da gittim. Antrenörüm de daha önce olimpiyatlarda yarıştığı için bu da benim için büyük bir artı oldu. En büyük mutluluğum ise onca emeğimin karşılığını almak. Telefonu elime alıp bakınca binlerce güzel mesaj aldım. Annem bile ‘Orada bir yarışma daha oldu onda mı şampiyon oldun?’ diye takıldı. Olimpiyatta kendim gibi davrandım. Belki de bu yüzden herkes beni bu kadar çok sevdi.

 

Öne Çıkanlar
YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN