Bir Pokemon’cunun gündelik maceraları

Bir Pokemon’cunun gündelik maceraları

Seneler önce ‘İnteraktif tabanlı ve rekabete dayalı bir Pokemon oyunu hayli ilginç olurdu’ diyordum, neticede de oldu. Pokemon GO şu an dünyanın en popüler oyunu. Ala. Ama normalde ekmek almaya bile üşenip gitmeyenler şimdi parklarda, AVM’lerde, dağlarda, ormanlarda koşarak Pokemon avlıyor. Ben de onlardan bir tanesiyim.

HABER: ERKUT TEZERDİ

Anime dizi Pokemon, 90’ların sonunda Türkiye’de yayınlanmaya başladı. Okulda da çok popülerdi. Cips paketlerinden Pokemon tasoları çıkıyordu. Daha doğrusu biz, taso var mı yok mu diye ellerimizle yoklayarak tespit ettiğimiz, içinde taso olan cips paketlerini bakkaldan alıyorduk. Daha sonra bu tasoları biriktirip mahallede, okulda üst üste atarak savaşıyorduk. Kimisinin Pikachu tasosu değerliydi kimisinin Bulbasaur’ı kimisinin de de Charizard’ı. Aynı çizgi dizideki gibi Pokemonları dövüştürme fikri eğlenceliydi. Şimdi de hayaller tamamen gerçek oldu. Çünkü asıl savaş şimdi başladı! Eğer Pokemon hayranıysanız Pokemon GO oyunu size de ilaç gibi gelecek.

SALONDA CHARMANDER VAR

Pokemon GO Türkiye için henüz çıkışını gerçekleştirmedi. Ama üçüncü parti sitelerden yasal olmayan bir şekilde telefonlara indirip oynamak mümkün. Oyunun test videolarını daha önce izlediğimden neyle karşılaşacağımı biliyordum ama telefona kurar kurmaz evimde salonun ortasında Charmander Pokemon’u çıkacağını hiç tahmin etmemiştim. Ben daha ‘Ne oluyor burda’ demeye kalmadan o zıplıyordu. Kamera evin için gösteriyordu ama koltuğun üzerinde zıplayan bir Charmander vardı. Oyunun bana başlangıçta sunduğu Pokemonlar arasındaymış. Ve ona aynı anime serisindeki gibi ‘Pokeball’ adı verilen yakalama toplarıyla sahip olmam gerekiyordu. Ben oyunun sınırlı sayıda verdiği topları yakalamak için yarın yokmuşçasına fırlatıyordum. Dışarıdan biri Pokemon’u yakalamak için yaptığım hareketleri görse aerobik yapıyorum zannedebilirdi. Charmander’ı yakaladım. Ama yetmezdi. Hırs gözlerimi kararttı. Ve karalık hala kaybolmuş değil! Daha fazla Pokemon benim olmalıydı. Haritayı açtım. Pekomon’ları bulacağım yerleri saptadım.

Uyarı: Pokemon GO bağımlılık yapar!

TOPLU AV SEZONU

Telefonumun şarjı azdı. Bu yüzden Powerbank’i cebime koydum. Kulaklığımı takıp, telefonun da veri bağlantısını açarak evden dışarıya koştum. Harita üzerinde belirli noktalar görünüyordu. Mecidiyeköy’deki İzzetpaşa Park’ı da onlardan bir tanesi. Sağda, solda Pokemon’lar çıkmaya başladı. Topları fırlatarak Pokemon’ları yakalamaya başladım. Rhyhorn, Weedle, Eevee, Pidgey, Abra ve iki Zubat... O sıra kafamı telefonun ekranından kaldırdım. Yalnız değildim. Pokemon avına çıkmış benim yaşlarımda başkaları da vardı. Kalabalık bir kafile Pokemon avına çıkmıştı. Bazısı takım elbiseli bazısı günlük kıyafetli bazısı da evli barklı... Hepsiyle göz göze geldik. Çok samimi bir şekilde tanıştık. Whatsapp’ta grup kurduk. ‘Demek ki dedim bu sadece benimle alakalı değil!’ Bu işin gerçekten hakkını vermek isteyen Pokemon sevdalıları var. Ayrıca savaşalım dedik ama yapamadık. Çünkü Pokemon’ları savaştırmak için beşinci seviye olmak gerekiyor. Fakat Pokemon avlayacağım derken İstanbul’un semtlerini iyice öğrendiğimi belirtmeden geçmeyeyim.

İŞİN ZEVKİ SAVAŞIRKEN ORTAYA ÇIKIYOR

Caddebostan’da Pokemon buluşması oldu. Tıpkı anime serisindeki gibi giyinenler vardı. Ardından da Göztepe Parkı’nda toplu av başladı. GYM salonları için kapışıldı. GYM’lerde herkes en güçlü Pokemon’larını ortaya çıkardı. Ekrana birkaç kere vurarak saldırı yapıyorsunuz. Bazen de rakibin ataklarından kaçabiliyorsunuz. Amaç bir an önce rakip Pokemon’u devirmek. O savaş çok zevkliydi. Pokemon yakalamak için kafelere, parkın içine, apartmanlara dalanlar oldu. Umarım yakında köprüden, balkondan atlayan birileri olmaz. Çünkü Pokemon’lar yakalanmamak için atılan toplardan kaçıyorlar. Allah muhafaza bu da bazen sorun yaratabiliyor. Cadde ortasında Pokemon yakalamaya çalışırken dalgınlıktan üzerine gelen arabayı görmeyen var. Korna sesi son uyarıcı olabilir.

GYM'LERİ SAHİPSİZ BIRAKMAYIN

Kabataş - Bağcılar Tramvay hattı üzerinde çok sayıda Pokemon var. İster tramvaya binerek dilerseniz de o yolun kenarında yürüyerek Pokemon’ları yakalayabilirsiniz. Test edildi onaylandı. Fakat Pokemon yakalamak isteyen çok sayıda oyuncuyla karşılaşacaksınız. Haliyle bu da düelloya davet demek. Oyunun tüm dünyada oynanma rekorları kırmasındaki en büyük neden de işte bu: Tamamen rekabet. Dövüş kaybedince sinir krizi geçirenler tanıyorum. Şimdi toplu ava çıkıyor GYM’leri ele geçiriyoruz. GYM’leri sahipsiz bırakınca da başkaları gelip alıyor. Bu döngü baya bir devam edeceğe benziyor. Kimsenin henüz pes etmeye niyeti yok. Takımla haberleştik. Alarmı gece 04.00’e kurduk. GYM’leri ele geçirecez. Gelenlere de şöyle diyeceğiz: “Burası bizim mekan, yine bekleriz.”

Öne Çıkanlar
YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN