Bitki ressamlığı, Türkiye florası ve harika bir dergi

Bir ay kadar önce Zeytinburnu Belediyesi’nden gelen kallavi paketi açınca içinden kalın bir dergi çıktı. Önce kitap zannettiğim bu mevsimlik tematik derginin ismi Z, alt başlığı “Kültür-Sanat-Şehir”, ilk sayının “tema”sı ise “Bitki Ressamlığı”... Sayfalarını çevirmeye başlayınca kelimenin asıl mânâsında profesyonelce bir işle karşılaştığımı anladım. Kâğıdından baskısına, tasarımından fotoğrafların kalitesine kadar her bakımdan dört dörtlük bir çalışma... Ve ilk sayı için seçilen tema, yani bitki ressamlığı, her biri sahasında uzman olan yazarlar tarafından bütün yönleriyle ele alınmış.

Yayın kurulunda değerli isimlerin yer aldığı Z’nin genel yayın yönetmenliğini dergicilikte çok tecrübeli bir isim olan Muhammed Nur Anbarlı üstlenmiş. “Ne Söylemiş Oluyoruz?” başlıklı takdim yazısında, “bilimsel bitki illüstrasyonu”nun sanatla bilimin bir arada yer aldığı özel bir alan olduğunu belirttikten sonra, bu özel alanı çok aşan bitki ressamlığının insanlık tarihiyle birlikte başladığını ve tarih boyunca taşa, mermere, ahşaba, halıya, kilime, kumaşa, çiniye, kağıda çiçek resimlerinin işlendiğini söylüyor. Z’nin özel sayısı bitki ressamlığını bütün zenginliğiyle yansıtan bir sayı olmuş. Sadece Türk-İslâm kültürünü değil, bütün kültürleri kucaklayan bir özel sayı...

***

Modern hayatın ve popüler kültürün çabucak tüketilebilir formatlar ve durmak bilmeyen bir hız tutkusu üzerinde yükseldiğini, önümüze konan yeni hedeflerin, yeni haz ve arzuların peşinde koşturarak günlerimizi soluk almadan geçirdiğimizi hatırlatan Anbarlı’nın şu cümlelerine imzamı hiç tereddüt etmeden atarım:

“Bir an duralamaya müsaade etmek istemeyen acımasız bir tempo içindeyiz. Kendimizi kaybediyoruz ve başta iç dünyamız olmak üzere en yakınlarımız, anne babamız, çoluk çocuğumuz, dost ve arkadaşlarımız ile kurduğumuz irtibatlarda gittikçe derinleşen uyumsuzluklar ve kopuşlar yaşanıyor. Bu yabancılaşmanın bir de kâinat ile ilgili boyutu var elbette. Etrafımızdaki kuşlara, ağaçlara, taşlara, rüzgâra yönelik bir anlayışsızlık içindeyiz. Huzursuz, asabi ve kaba tutumlar geliştirmemizde bu yabancılaşmanın etkisi olmalı. O yüzden her şey ile irtibatımızı yeniden kurmak, yeniden tanışmak, yüzleşmek ve var olan anlamlar dünyasını kavramak için kültür ve sanat alanına ihtiyaç duyuyoruz.”

***

Bu ihtiyacı derinden hisseden bir ekibin hazırladığı Z, dört yüz elli sayfalık büyük boy bir dergi… O kadar çok makale var ki, sadece başlıklarını sırlasam bu yazıyı doldurur. Çok önemsediğim bir konunun işlendiği “Türkiye Florası Yeniden ve Türkçe Olarak Yazılırken” başlıklı ilk yazı Mehmet Bilgin imzasını taşıyor. 15. yüzyıldan itibaren Türkiye florasına ilgi gösteren yabancıların önemli araştırmalar yaptıkları, en kapsamlı çalışmanın ise Türkiye’ye ilk defa 1929 yılında gelen İngiliz botanikçi Peter Hadland Davis tarafından yapıldığı bilinen bir gerçek. Davis’in Flora of Turkey and the East Aegean Island (195-1988) isimli on ciltlik dev eseri nasıl hazırladığını öğrenmek isteyenler bu yazıyı mutlaka okumalıdırlar. Aynı yazıdan Türkiye Florası’nın yeniden ve Türkçe yazılması için 2011 yılında Flora Araştırmaları Derneği’nin kurulduğunu, bu dernek tarafından hazırlanan projenin Cumhuriyet’in kuruluşunun 100. yılına armağan olarak hazırlanmak üzere Cumhurbaşkanlığına sunulduğunu öğreniyoruz. Bu meselelere çok önem verdiğini bildiğim Cumhurbaşkanımızın söz konusu projeyle ilgilendiğinden eminim.

Dergideki ikinci yazı Gülnur Ekşi imzasını taşıyor? “Bilimsel Bitki Ressamlığı: Tarihi ve Önemi”. Bu yazıyı Çin, Avustralya, Japon, İran ve Avrupa bitki ressamlığı hakkındaki yazılar takip ediyor. Anadolu’da bilimsel bitki ressamlığının tarihi, yeniden doğuşu, Türk bitki ressamlarının başarıları ve imza attıkları projeler hakkında doyurucu bilgilerin verildiği yazılardan sonra Türk bitki ressamlığı ve çiçek kültürü hakkında yazılmış yazılara yer veriliyor. Bunlardan birkaçının başlıklarını zikretmekle yetiniyorum: “Osmanlı’nın Çiçekleri” (Nurhan Atasoy), “Müzehhib Kara Memi’nin Çiçekleri İle Yeni Tasarımlar” (Gülbün Mesara), “Sanat Tarihimizin Bilinmeyen Bir Ressamı ve Çiçekleri (Azade Akar), “Ferman ve Beratlarda Çiçekler” (Kerime Yıldız), “Şükûfenameler: Osmanlı Döneminde Çiçekçilik” (Seyit Ali Kahraman), “Arkeoloji Müzesi’nde Açan Çiçekler” (Candan Nemlioğlu), “Rokoko’nun Türkçesi” (Nazlı Durmuşoğlu Utku), “İstanbul Lalesi ve Diğer Kültürlere Etkileri” (Ferda Olbak)...

Diğer yazıları merak edenler ellerini çabuk tutup Z’nin bu harika sayısını edinerek kütüphanelerinde görünür bir yere koymalarını tavsiye ederim.

***

Z, elbette Zeytinburnu Belediyesi’nin sanatsever başkanı Murat Aydın’ın entelektüel ilgisi sayesinde hayat bulan bir dergidir. Aynı zamanda güçlü bir fotoğraf sanatçısı olan Murat Bey, “Sunuş” yazısında şehir ve insanın tarih boyunca birbirini kesintisiz bir şekilde inşa ettiğini söyledikten sonra, “İlk sayısıyla huzurlarınızda olan Z dergisi umuyoruz ki, bugüne kadar başta kültür sanat alanında olmak üzere her kademede ısrar ve inançla savunduğumuz bu bilincin tezahür ettiği muhkem kalelerimizden biri olacaktır,” diyor.

Z, ilk sayısıyla kamu dergiciliğinde çıtayı çok yükseltmiştir. Gelecek sayılarda çıtanın yerini korumak bile büyük bir başarı olacaktır. Başta Murat Aydın Bey ve Muhammed Nur Anbarlı olmak üzere, Z’ye emeği geçen herkesi tebrik ediyorum.

NOT. Z dergisinin okuyucularına bir de hediyesi var. Bitki ressamlığının zarif örneklerinden bir seçki... Bu seçkide Zeytinburnu Tıbbî Bitkiler Bahçesi’nde yetiştirilen nadide bitkiler arasından çizimi yapılan çiçekler ve bitki ressamlığının güzel örneklerinden seçilmiş, rahatlıkla duvarlara asılabilecek kartpostallar yer alıyor.

17-10/08/asdasda.jpg

1 2 3

1) Z dergisinin kapağı

2) İdil Akalın’ın fırçasından Sakız Sardunyası. (Pelargonium peltatum)

3) Esma Özden İpek’in fırçasından Kocayemiş. (Arbutus unedo)

YORUMLAR (2)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
2 Yorum