Borsada kim oynuyor?

Merkez Bankası “Haftalık Menkul Kıymet İstatistikleri” verisine göre 20/01/2017-14/04/2017 tarihleri arasında yabancılar borsadan net olarak 1 milyar 172 milyon dolarlık hisse senedi alımı gerçekleştirmiş.

Anılan dönemde yabancılar yine 1 milyar 167 milyon dolarlık devlet borçlanma senetlerinden alım yapmışlar. Repo ve özel sektör tahvillerine de 203 milyon dolarlık yeni yatırımda bulunulmuş.

Böylece yabancıların ülkemizdeki hisse senetleri varlıkları 41 milyar doları aşarken, devlet iç borçlanma senetleri varlıkları da 27 milyar dolara gelmiş oldu. (14 nisan 2017 itibari ile)

***

Yukarıdaki verilere dikkat ederseniz, Türkiye’nin yeni bir yönetim sistemini oyladığı referandum dönemini gösteriyor. Oysa bizler referandum süreci boyunca yabancıların Türkiye siyasetine çok sert şekilde eleştiriler getirdiğini görüyorduk.

Almanya ile yaşanan gerilim, Hollanda ile yaşanan tartışma, Avusturya ile yaşanan restleşme ve hatta Yunanistan ile yaşanan Kardak krizi bu dönemde gerçekleşmiştir. Sahnenin önünde “bizi çekemeyen bir Avrupa” algısı var iken, meğerse sahnenin arkasında bize para akıtan bir Avrupa varmış.

Referandum döneminde Kardak Adasına asker çıkaran bir Türkiye’den, referandum sonrası burnunun dibindeki adada mangal yapan komşu ülke askerine ses çıkarmayan ülkeye gelebiliyormuşuz. Meğerse perdenin önünde düşman bellediklerimiz, perdenin arkasında bizim iyi olmamız için para gönderiyormuşlar.

Sahi Avrupalılar, siz ne yapıyorsunuz?

Dost musunuz?

Düşman mı?

Yerliler döviz alıyor

Bildiğiniz gibi referandum sonrası özellikle borsada önemli yükselişler yaşanıyor. Borsa, 90 binden 94 bin endekse yükseldi. Gerçi referandum öncesinde de 76 bin seviyesinden 90 bine kadar çok önemli bir yükseliş yaşanmıştı. Ama rekor kırılması referandum sonrasına nasipmiş.

Kim kırdı bu rekoru?

Henüz son iki haftalık veriler yayınlanmadı. Ama yerli yatırımcının 70 bin seviyelerinden 90 binin üzerine çıkmış olan borsayı rekora taşıyacak bir gücü olmadığı kesin. Ya büyük hissedarlar devreye alındı (kendi hisselerini almaları sallık verildi); veya büyük yerli fonlar alım yapıyor. Belki de “herif” işidir.

Borsada yerli yatırımcı neden oynamıyor?

Bakınız, Merkez Bankası “Haftalık Para ve Banka İstatistikleri” verisine göre “yabancı para mevduatları” 06/01/2017 tarihinde 170 milyar 725 milyon dolardan 14/04/2017 tarihine 187 milyar 066 milyon dolara yükseliyor.

Kısaca, yabancıların hisse senedi ve tahvil alımı yaptığı dönemde, yerliler adeta kapışırcasına döviz alımı yapmışlar. Yabancı para mevduatlarındaki artış tam 16 milyar 341 milyon dolar olmuş.

Yabancı döviz getirmiş

Yerli dövizleri almış.

İşte bu nedenle borsada yaşanan yükselişe paralel döviz piyasasında bir dengeleme yaşanmamış. Borsa yükselmiş ama dolar düşmemiş.

KARAR farkı

Bizler Karar ekibi olarak 02 Ocak 2017 günü “Borsanın altın yılı 2017” manşetini atmıştık. O tarihte borsa endeksi 78 bin seviyelerindeydi. Güven Adalı arkadaşımızın hazırladığı haberde, dolar/TL kurunun da 3,70-3,80 bandında son bulması beklendiği yer alıyordu.

Elbette o günler zor günlerdi.

Karamsarlığın en yoğun olduğu dönemde yatırım uzmanı arkadaşlara iyimser görüşlerini sorduğumuzda, aldığımız cevaplar bizi bu habere yönlendirdi. Nitekim bugün borsa rekorlar kırıyor. Ama bu rekorların altında yerliden çok “düşman ilan ettiğimiz” yabacıların imzası var.

“Uçuyoruz” manşetlerini o yabancılar sayesinde gazetelerin sayfalarına taşıyoruz. Olsun, biraz çelişkili olsa da sonuçta uçuyoruz.

Ama ben asıl noktaya dikkat çekmek istiyorum. Borsada yaşanan bu yükselişin altının dolması gerekiyor. Reel sektöre hemen yansımaları olmalı. Aksi takdirde aynı zaman zarfında işsizlikte, bütçe açığında, faizlerde de bizi uçuracak rakamlar gelebilir.

Bakın İŞ-Kur hala veri açıklamıyor.

Her ay veri açıklayan İş-Kur, en son Ocak verisini yayınladı. Aradan 3 ay geçti ama yeni veri yok. Acaba işsizlik azaldı mı? İstihdam kampanyasında söylenen 800 bin kişiye ulaşıldı mı? Bilmiyoruz.

Nitekim TÜİK bile verilerde geride kalıyor.

Bir çok navigasyon şirketi trafik göstergelerine Osman Gazi Köprüsünü, Yavuz Sultan Selim Köprüsünü, Avrasya Tünelini ekledi, ama TÜİK bir türlü enflasyon hesabına bu yeni köprü ve otoyolları ekleyemedi.

Bir son noktada döviz piyasasına ilişkin olsun: Yerliler neden bu kadar çok döviz alıyor? Ortada uzun vade açısından çok ciddi bir sorun olabilir. Bence bu soruna şimdiden eğilmek gerekiyor.

Bahar geldi

Yaz da geçebilir.

Ama sonbaharı şimdiden düşünmek gerekiyor.

YORUMLAR (16)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
16 Yorum