Ak Parti iktidara gelmeden önce ülkede altın ithalatı veya ihracatı öyle büyük meblağ tutmuyordu. Mesela 2000 yılında ihracat yok denecek seviyedeyken ithalat ise sadece 10 milyon dolar civarındaydı. 2001 krizinde altın ithalatı 989 milyon dolar ile dikkat çekmeye başladı. Ve sonraki yıllarda nerede ise sürekli arttı.

2003 yılında AK Parti’nin ilk yılı dolarken altın ithalatı 2 milyar 598 milyon dolara ulaşırken, ihracat sadece 76 milyon dolar seviyesinde kalıyordu.

2004 yılında artık altın ithalatı gibi ihracatı da dikkat çekmeye başladı. Artık ihracatımız da milyar doları geçiyordu.

Nitekim 2003-2016 sonuna kadar olan sürede;

toplam altın ithalatı: 79 milyar 269 milyon dolara ulaşırken

toplam altın ihracatı: 64 milyar 222 milyon dolara çıktı.

Toplam 14 yılda net altın ithalatımız 15 milyar 047 milyon dolar oldu. Kabaca yıllık net altın ithalatımız 1,1 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti.

Burada bir noktayı daha belirtmemiz gerekiyor: 2010 sonrası yıllık bazda bazen aşırı ithalat olurken, hemen ertesi yıl ise telafi edici bir ihracat gerçekleşiyordu. Mesela 2012 yılında altın ihracatı 16,3 milyar dolarken ithalat 8,5 milyar dolardı. Ama 2013 yılında bu sefer altın ihracatı 3,3 milyar dolarda kalırken, ithalat 15,2 milyar dolara yükseliyordu.

BAŞKANLIK SİSTEMİ ALTINI GETİRDİ

2003-2016 yıllarında toplam 79,3 milyar dolar ithalat ve 64,2 milyar dolar altın ithal eden Türkiye, yıllık net 1,1 milyar dolar altın almış oldu. Ama iş Başkanlık referandumu sonrası değişti.

2017-2021* (ilk 4 ay) döneminde ise ülkemiz toplam 67 milyar 757 milyon dolarlık altın ithal etti. Aynı süre toplamında da sadece 15 milyar 368 milyon dolarlık altın ihracatı gerçekleşti. Böylece net altın ithalatımız 4 yıl 4 ayda 52 milyar 389 milyon dolara çıktı.

İsterseniz bunu daha net anlamak açısından aylık olarak verelim:

Türkiye’nin 2003-2016 döneminde aylık net altın ithalatı 89,5 milyon dolarda kaldı.

Oysa Başkanlık Sistemi referandumda kabul edilmesinin ardından aylık net altın ithalatımız 1 milyar dolara çıktı.

***

Acaba ne oldu da Türk Halkı altın yatırımını bu derece artırdı?

Mesela 2010-2016 arasında dış ticarette İran faktörü ile BAE, İngiltere, Türkiye üçgeninde bir altın ticareti vardı. Ülkede net kalan altın ise 2003-2016 arasında sadece 15,2 milyar dolardı. Ama Başkanlık Sistemi geldikten sonra nerede ise her ay 1 milyar dolarlık net altın alımı gerçekleşti.

Şimdi burada şahsi düşüncemi ifade edeceğim.

Ülkemiz kripto para piyasasında dünyada dördüncü hacim büyüklüğünde işlem yapıyor. Oysa ekonomik olarak bizden çok daha güçlü ve zengin ülkelerde bile bu hacim bizim gerimizde.

Acaba neden bu derece finansal kumar oynayan bir toplum olduk? Ya da neden yatırım aracı arayışımız sürekli farklı yollara sapıyor?

Bu tablo tek bir ana nedenle izah edilebilir düşüncesindeyim: Ekonomiye olan güven kaybı sonuç olarak reel yatırım isteğini bitirme noktasına getirdi. Sermayesi olanların reel yatırım yerine alternatif kazanç olarak finansal yatırım arayışına girdiklerini söyleyebiliriz.

Altın ise başka bir neden daha barındırıyor olabilir. O neden ise kayıt dışına çıkış alanı olabilir. Düşünsenize bankadaki dövizlerinizin bile size tekrar satıldığı bir yerde neden kayıtlı yatırıma gideceksiniz ki?

Sonuç ortada. Farklı düşünceleriniz olabilir ama sonuç değişmiyor. 4 yıl 4 ayda 52,4 milyar dolarlık altın ithal etmişiz.

Acaba bu altınlar nerede? İşte bir başka soru da aslında burasıdır.

Her kazma vurulduğunda altın bulduklarını açıklayan TMSF şirketleri bile altın talebine yetişemiyorsa burada başka nedenler de var demektir. İşte biz de o nedenler konusunda kafa yormaya devam edeceğiz.