‘Hikaye’ yazılıyor

Kimse tanımıyordu Ekrem İmamoğlu’nu.

Kim? Beylikdüzü Belediye başkanı.

Hmm. Allah Allah!

Binali Yıldırım elini kolunu sallaya sallaya kazanır İstanbul’u.

Acaba abartıyor muyuz işi, Binali Bey’i aday gösterirken? Başkasını gösterseydik olur muydu?

Böyle mırıltılar bile dolaştı ortalıkta, henüz adaylar kesinleşmemişken.

Ne biliyormuş ki İmamoğlu? Ne yapmış hayatında?

Eh işte ilçe belediye başkanlığı.

İlçe başkanlığı ama, adam için kitap yazmışlar 2016’da.

Kaç tane ilçe belediye reisi hakkında bu şekil kitap yazılmış?

(Benim Sevgili Başkanım, Ş. Mine Kılıç, Hümanist Kitap Yayıncılık.)

Anketler küçük farklar gösteriyordu İmamoğlu lehine. Ama hala favori Binali Bey’di.

Çıktı adam ortaya, sokak sokak gezdi, camilere gitti, Yasin-i Şerif bile okudu.

Bana tabii ki sakil geldi kameraların önünde Kur’an okuması.

Oy için kim yapsa sakil olur. Ama yaptı adam, ‘siz okuyorsanız, işte, kırık dökük ben de okurum’ demiş oldu milletin içinde.

Sonunda, milimetrik bir farkla da olsa geçti Binali Yıldırım’ı.

Bu adam biraz değişik. Hatta hayli değişik.

Tipik bir CHP’li profili çizmiyor.

Halkın ortalamasını hedefliyor.

Şimdi, bir siyasi aktör oldu, Ekrem İmamoğlu.

Attığı adımları kendi doğallığıyla atıyorsa, bu işi beceriyor.

Rol yapıyorsa, rolü de beceriyor.

Mazbatasını aldı, Büyükşehir Belediye Başkanlığı makamına oturdu.

Tamam, bu nihai durum değil.

YSK’da olağanüstü itiraz var. Bugün yarın neticelenir.

Belki de görevden alınır.

Bir 6-5 lafı dolaşıyor ortalıkta. Ama gerçek, ama spekülatif.

Mazbatayı kaybetmeyi o da dikkate alıyordur bir ihtimal olarak.

Ama kendi hikayesini yazmaya devam ediyor.

Seçim gecesi saat başı açıklamalar yapması, Anıt Kabir’e gitmesi, hep bu hikayenin parçaları.

Makamına oturur oturmaz belediyenin girdisini çıktısı kopyalatma talimatı vermesi dahil.

Maltepe’de miting yapması da öyle.

Mitingde mehter, dua, niyaz, amin, ne isterseniz.

CHP tavrı değil bu.

‘Sizin dükkanda ne varsa, bende de var’ tavrı.

CHP’yi ortaya doğru çeken bir tavır, eğer CHP örgütünde karşılık bulursa.

CHP bünyesinde çok bağnaz, çok yobaz unsurlar var. Aşılabilir mi onlar?

Belki önümüzdeki süreçte CHP bunun sancısını çekecek.

‘İmamoğlu lisan-ı hal ile CHP’ye siyasi kimlik öneriyor’ diye yazmıştım.

Önermeye devam ediyor İmamoğlu.

Eğer ciddiyse... Önerdiği kimlik CHP’ye hulul ederse... İğreti, takınılmış bir ‘taktik’ veya makyaj gibi değil de tabii bir hal olarak CHP’ye yerleşirse...

Türkiye’de siyaset Cumhurbaşkanlığı sistemine intibak etmeye başlamış demektir.

Neye yarar Maltepe mitingi?

Belki de seçimin iptal edilmesinin maliyetini yükseltmeye çabalıyor İmamoğlu bu mitingle.

Seçim iptal edilirse ne olur?

İmamoğlu’nun şimdiden bir hikayesi oldu.

Seçim iptal edilirse hikayesine kallavi bir fasıl daha eklenir.

‘Tekmili birden’ derler ya. Öyle bir şey olur.

Sonra?

Yeni bir seçim yapılır İstanbul’da.

O seçimi kim kazanır?

Kimse bilemez. Kimse garanti edemez.

‘Mesajı fazla kaçırdık, İstanbul’u kaybettik’ diye pişmanlık duyan AK Partililer var muhakkak.

Bunu sokakta görüyorum.

Ama toplum psikolojisi. İyi-kötü, adam kazandı seçimi, iptal etmek doğru olmaz deyip, ortada durduğu halde İmamoğlu lehine bilenenler de var.

Bunu da sokakta görüyorum.

Hangisi daha çok?

Malum, terazi dengeye çok yakın bir yerde duruyor. Ne taraf ağır basar?

Bunun anketini yapana rastlamadım. Yapmışlardır mutlaka.

Şu kazanır, bu kazanır diyebileceğim bir veriye sahip değilim.

Salt kendi gözlemlerim buna yetmez.

Şunu diyebilirim sadece...

Netice ne olursa olsun, ‘hikaye’ yazılmaya devam eder.

YORUMLAR (27)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
27 Yorum