Bayiden aldım 4 tane eve geldim 1 tane

Bayiden aldım 4 tane eve geldim 1 tane

Lexus’un dikkat çeken modeli LC 500 Convertible, Türkiye’de yola çıktı. Sipariş üzerine Türkiye’de yola çıkacak olan modelin fiyatı da yaklaşık 4 milyon lira. Aracın vergisiz fiyatının 1 milyon 56 bin lira olduğunu söyleyen Yönetim Kurulu Başkanı Bozkurt “Modelimiz özelinde bakıldığında 3 araç devlete bir araç tüketiciye alınmış olunuyor” dedi.

Japon otomotiv üreticisi Toyota tarafından üretilen Lexus, Türkiye’de model atağını sürdürmeye devam ediyor. Yeni LC 500 Convertible modelini tanıtan marka, aynı zamanda aracın Türkiye’deki satışına da başladı. Sipariş üzerine ülkeye giriş yapan model için ortalama 2-3 ay beklemek gerekiyor.

LC 500 Convertible için ise yaklaşık 4 milyon lira ödemek gerekiyor. Modelin lansmanında sorularımızı cevaplayan Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO Ali Haydar Bozkurt, aracın vergisiz fiyatının 1 milyon 56 bin lira olduğunu söyledi. Liste fiyatının 3 milyon 990 bin lira olduğunu hatırlatan Bozkurt “Yeni modelimiz özelinde bakıldığında 3 araç devlete bir araç tüketiciye alınmış olunuyor” dedi.

İkinci 5 yıllık süreci başlattıklarına değinen Bozkurt “Şu anda sadece 1 tane olan bu modelin çok kısa sürede satılacağını tahmin ediyoruz. Hem mevsimsel olarak zamanı hem de otomobili görenler, bu tasarıma baktıklarında ve aracın sesini duyduklarında bu özel otomobili satın almak isteyeceklerdir” diye konuştu.

Geçen 5 yıllık süreçte birçok söz verdiklerini hatırlatan Bozkurt şöyle devam etti: “Lexus’u Türkiye pazarına sunarken yolda kalırsanız ve ulaşılamayacak bir yerdeyseniz helikopter dahi yollarız demiştik. 5 senedir hiç helikopter kaldırmadık. Çünkü kimse yolda kalmadı.” Bozkurt, bu sene şirket mottosunun ‘Hayatı Kolaylaştırmak’ üzerine olduğunun altını çizerek “Artık öyle bir çağdayız ki müşterisinin hayatını kim kolaylaştırıyorsa o kazanacaktır. Biz de Lexus müşterilerine satış aşamasından araçlarını keyifle kullandıkları yıllar boyunca tüm satış sonrası ihtiyaçlarına kadar ve hatta araçlarını satmak istediklerinde dahi her zaman yanlarında olduğumuzu hissettiriyoruz. Bizim Lexus’da yarattığımız en temel fark, budur” ifadelerini kullandı.

HAVAYI KOKLAYAN OTOMOBİL

Toyota, tamamen yeni ve şehir tarzı SUV’u Yaris Cross’un üretimine Fransa’da, Valenciennes’deki fabrikasında başladı. Aracın üretimi için Toyota 400 milyon Euro yatırım gerçekleştirerek 4. nesil Yaris ve tamamen yeni Yaris Cross’un fabrikada aynı hatta üretilmesi sağlandı. Güncellemelerle birlikte Toyota’nın Fransa’daki TMMF fabrikasının yıllık üretim kapasitesi 300 bin araca çıktı. Yaris Cross üretimiyle birlikte Fransa’daki Toyota fabrikasında toplam çalışan sayısı ise yaklaşık 5 bine ulaştı. Yaris Cross, Toyota’nın 2025’te Avrupa’da 1.5 milyon satış adedi planıyla büyüme hedefinin önemli bir parçası olacak.

Lexus Açık Hava kontrol sistemi, tavan açık veya kapalı olduğunda sensörleriyle klimayı özel olarak ortalama dereceye ayarlıyor. Aracın üstü soğuk havalarda da açıldığında sürücü ve ön yolcu için vücudun alt kısmını ısıtan model, baş ve omuz bölgesinde de sıcaklığı kontrol sağlıyor. Kafalıklarda yer alan ayarlanabilir ısıtıcılar ise yolcuların boyuna göre otomatik olarak kendisini ayarlıyor. Tavan sadece 15 saniyede açılıp kapanabiliyor 477 HP güç ve 520 Nm tork üreten atmosferik 5.0 litre V8 motora ve 10 ileri Direct Shift otomatik şanzımana sahip olan araç, 0-100 km/s hızlanmasını 5 saniyede tamamlıyor ve maksimum 270 km/s hıza ulaşabiliyor.

VERGİNİN VERGİSİ TÜRKİYE'DE GELİŞİMİ ENGELLİYOR

Otomotiv sektörü bu yıl iç pazarda ve ihracatta başarılı sonuçlar elde ediyor. Toplam pazarın 1 milyona doğru vites büyüttüğünü anlatan OSD Başkanı Yenigün “Ülkemizde başka bir dünya var. Verginin vergisini ödeyen bir sektörüz. ÖTV’nin KDV’sini ödüyoruz. Devletin gelire ihtiyacı var fakat otomotiv sanayinin Türkiye’de gelişimini engelleyen bir süreç” dedi.

Otomotiv sektörü pandemi sonrasında Türkiye’de şimdilik beklentilerden iyi gidiyor. Geçen yıl kapanma sonrasında talep bu yıl baz etkisiyle patlarken, asıl hedef 2017 rakamlarnı geçmek. Sektör hakkında online basın toplantısında değerlendirmelerde bulunan Otomotiv Sanayi Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Haydar Yenigün, yüksek gözüken rakamlarla ‘kendimizi oyalamayalım’ derken, 2017’deki yüksek üretim sayılarını yakalanması gerektiğini paylaştı.

İç pazardan da bahseden Yenigün “Pazar bu sene, geçtiğimiz yıla göre oldukça iyi bir grafik çiziyor. Hatta şöyle söyleyeyim; ODD’deki arkadaşlarla konuştuğumuzda, oradan anladığım, onlarda da beklentilerin üzerinde giden bir sektör algısı var. Bu, ne kadar daha sürecek? Önümüzdeki dönemlerde göreceğiz ama şu anda toplam pazar rakamı beklentisi kimine göre 900 bin, kimine göre 1 milyona doğru gidiyor gibi” dedi. Türkiye’deki vergi sisteminde değinen Yenigün “Ülkemizde başka bir dünya var. Enteresan bir vergilendirme sistemimiz var. İçinden çıkmak gerçekten mümkün değil. Verginin vergisini ödeyen bir sektörüz. ÖTV’nin KDV’sini ödüyoruz. Bunlar gereklilikler sonucunda çıkıyor anlıyorum, devletin de neticede gelire ihtiyacı var. Ama bu otomotiv sanayinin Türkiye’de gelişimini engelleyen bir süreç. Bu süreç nasıl düzelir dersek, Ankara’daki kanun koyucularla görüşmelerimiz her daim devam ediyor. Ben yakın zamanda hükümetin, devletin dünyadaki örnekleri de inceleyerek, ki hep birlikte inceliyoruz. Burada kendi yol haritamızı, karbon nötral sıfır karbonlu otomotiv sektörü oluşabilmesi için neler yapılması gerekir çalışmasını kanun koyucular ve biz STK’larla birlikte yapacağımızı ve bunun yakın zamanda açıklanacağını umuyorum. Dolayısıyla Avrupa’dan daha geç devreye girmekle birlikte, bizim memleketimiz de o ekosistemin içinde bir memleket olarak girecek ama biraz geç gireceğiz” açıklamasını yaptı.

GÖRÜŞMELER SÜRÜYOR SONUÇ YAKIN

Yeşil mutabakatın en önemli gündem maddelerinden biri olduğunu anlatan Haydar Yenigün “Özellikle ‘sınırda karbon düzenleme mekanizması’ diye tarif edilen düzenleme, esasında bir vergi. Bununla ilgili çok yoğun bir gündemimiz var. Karbon borsası, karbon değeri, şu anda Türkiye’de hâlâ belirlenmemiş durumda. Avrupa’ya yapacağımız satışlarda ana firmaların yapmaları gereken, yani karbon sıfır, karbonsuz üretim yapmak için yapmamız gerekenler ve tabii ki tedarik sanayiinin ve tabii ki lojistik sanayiinin bu konuda yapması gerekenler diye korkunç büyüklükte bir iş yükü var önümüzde. Yapmadığınız anda dünyaya, Avrupa’ya araç satamazsınız veya parça satamazsınız. Ankara’daki kanun koyucularla görüşmelerimiz sürüyor. Ben yakın zamanda hükümetin, dünyadaki örnekleri de inceleyerek, bir sonuca varacağına inanıyorum” dedi.

ÇİP KRİZİNİN FATURASI 110 MİLYAR DOLAR

Tüm dünyayı etkisi altına alan salgınla birlikte çip krizine de değinen Haydar Yenigün, bunun yakın ve orta vadeyi meşgul edeceğini vurguladı. Yenigün şöyle devam etti: “Sorun yaşanan fabrikalar yüksek kapasiteye döndü. Şimdi de onlara gelen hammadde sıkıntıları olduğunu gözlemlemeye başladık. Bizim de Türkiye olarak bu konuda bir şeyler yapmamız gerekiyor. Rakamlar ürkütücü bu dönemde. Uluslararası raporlara bakarak söylüyorum; bu yıl, şu ana kadar mikroçip krizinden ötürü 4.94 milyon adet araç üretilmedi. Bu rakamın yıl sonuna kadar 6.1 milyon adede ulaşması tahmin ediliyor. Mikroçip krizinin dünya otomotiv endüstrisine maliyeti ise 110 milyar dolar.”

YENİ SANTA FE İLE SUV AİLESİ TAMAM

Hyundai Türkiye’de atağa geçmeye devam ediyor. En son Türkiye’de üretilen B-SUV modeli Bayon’u tanıtan marka, şimdi de Santa Fe ile tüm dikkatleri üzerine çekiyor. Marka Kona, Bayon, Tucson ve Sante Fe ile birlikte böylece SUV ailesini de tamamlamış oldu. Yeni modelle ilgili yazılı açıklama yapan Hyundai Assan Genel Müdürü Murat Berkel “Yeni Santa Fe modelimiz ile SUV ailemiz genişlemeye devam ediyor. B-SUV ve C-SUV segmentlerindeki model çeşitliliğimizi şimdi de D-SUV segmentine taşıyarak iddiamızı iki katına çıkarıyoruz. Hyundai’nin premium sınıftaki en iyi modellerinden biri olan Santa Fe, yeni nesil yüksek performanslı 230 beygirlik turbo benzinli ve hibrit motoruyla tüm dikkatleri üzerine çekecek.

Yeni Santa Fe ayrıca, konforlu ve zengin donanımları sayesinde bize premimum markalardan yepyeni bir müşteri kitlesi taşıyacak” dedi. Yeni nesil 1.6 litrelik T-GDi “Smartstream” motorla donatılan premium otomobil, Hyundai’nin yeni Sürekli Değişken Valf Süresi (CVVD) teknolojisini kullanan ilk model. Performanslı kullanımın yanı sıra yakıt verimliliğini de ön planda tutan bu sistem, motoru daha da optimize etmek için “Düşük Basınçlı Egzoz Gazı Devirdaimi (LP EGR)” özelliğine sahip. Doğrudan enjeksiyonlu turbo beslemeli motor, 44.2 kW’lik elektrik motoruyla kombine olarak 230 beygir güç üretirken aynı zamanda 350 Nm maksimum tork sağlıyor. Gücünü 1.49 kWh lityum ion polimer bataryaya aktaran bu elektrik motoru, özellikle şehir içi trafiğinde Santa Fe’nin emisyon ve yakıt tüketim değerlerini aşağıya çekerken aynı zamanda performansa da önemli bir şekilde katkıda bulunuyor.

Türkiye’de tek bir donanım seçeneği ve motor tipi ile satışa sunulan Yeni Santa Fe, 7 koltuklu oturma düzeniyle 889 bin TL’lik etiket taşıyor.

KÜÇÜK SUV'DA YENİ OYUNCU OLACAK

Toyota, tamamen yeni ve şehir tarzı SUV’u Yaris Cross’un üretimine Fransa’da, Valenciennes’deki fabrikasında başladı. Aracın üretimi için Toyota 400 milyon Euro yatırım gerçekleştirerek 4. nesil Yaris ve tamamen yeni Yaris Cross’un fabrikada aynı hatta üretilmesi sağlandı. Güncellemelerle birlikte Toyota’nın Fransa’daki TMMF fabrikasının yıllık üretim kapasitesi 300 bin araca çıktı. Yaris Cross üretimiyle birlikte Fransa’daki Toyota fabrikasında toplam çalışan sayısı ise yaklaşık 5 bine ulaştı. Yaris Cross, Toyota’nın 2025’te Avrupa’da 1.5 milyon satış adedi planıyla büyüme hedefinin önemli bir parçası olacak.

ARAZİNİN KOYBOYUNA ELEKTRİK DESTEĞİ

Jeep; elektrifikasyon planının diğer bir adımı olan efsanevi Wrangler’ın PHEV versiyonunu dünya genelinde satışa sundu. Türkiye pazarına sipariş üzerine giriş yapacak olan Wrangler 4xe, şarj edilebilir hibrit güç-aktarma sistemine sahip. Şehir içi kullanımında 50 kilometreyi aşabilen elektrikli sürüş menzili günlük kullanım gereksinimlerini karşılıyor. 380 HP’lik toplam sistem gücü ve 637 Nm maksimum tork sunan 4xe teknolojisi, elektrikli modunda dört tekerlekten çekişe de sahip. Trail Rated özelliğini koruyan araç, araziden de vazgeçmiyor. Araç üç saatte tam şarj oluyor.

ZEUS PROJESİ'NİN TESTLERİ BAŞLIYOR
Land Rover’ın tasarımıyla olduğu kadar üstün arazi kabiliyetine de sahip modeli Defender’ın hidrojen yakıt hücreli elektrikli (FCEV) prototipini geliştiren marka, emisyonsuz sürüş keyfinde yeni bir dönemin kapılarını aralıyor. Geçtiğimiz aylarda duyurduğu “Reimagine” stratejisi ile sürdürülebilirlik ve elektrikli mobilete hedeflerine doğru emin adımlarla ilerleyen marka, en yeni ve çevreci teknolojilerini hayata geçiriyor. Bu strateji çerçevesinde 2036 yılında çevreye zarar vermeyen sıfır emisyon gazı salımlı ürün gamına sahip bir marka haline gelecek Land Rover, 2039 yılına kadar da tedarik zinciri ve diğer birçok operasyonunda net sıfır karbon salınımına ulaşmayı hedefliyor. Land Rover’ın bu mühendislik harikası, hidrojen yakıt hücreli Defender prototipi aynı zamanda “Zeus Projesi” olarak da biliniyor.

RENAULT GRUBU'NDAN MÜNİH ÇIKARMASI

Renault, 6-12 Eylül 2021 tarihleri arasında gerçekleştirilecek olan IAA Münih Otomobil Fuarı’nda en güncel yeniliklerini tüketicilerle buluşturacak. Yeni Renault MEGANE E-TECH 100% ELECTRIC modelinin dünya prömiyeri de fuarda gerçekleşecek. Dacia, Ocak ayında açıkladığı stratejik planı kapsamında ürün gamını yenilemeye devam ediyor. Yılbaşında tamamen yenilenen Sandero ailesi, ilkbaharla birlikte Spring, Haziran ayında Yeni Duster’ın ardından Dacia’nın yeni çok yönlü 7 koltuklu aile otomobili Münih’te dünya prömiyeri ile sahne alacak.

Öne Çıkanlar
YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN