Kur ve ÖTV ikilisiyle artan otomobil fiyatları, aynı tepkiyi düşük kurla veremiyor. Yaşanan araç stok sorunları ve Merkez tahminlerine göre bile bitmeyen yüksek kur riski yeni araç sahibi olmada müşteriyi tedirgin ediyor. Yüzde 5’lik kur farkının etkisi olmadığını anlatan Honda Türkiye Genel Müdür Yardımcısı Kılıçer “Bunu yaparsak bir önceki yüksek kur seviyesinden araç alan müşteriyi küstürmüş olursunuz. Amaç sabit ama rekabetçi fiyat” dedi.
ALİ YILDIRIM
Türkiye’de iç pazar hiç kuşkusuz kur ve vergi dilimlerine bağlı. Yüksek kurla birlikte freni patlamış gibi artan araç fiyatları, ÖTV ile buluşunca ‘otomobil uçar gider’ tablosu oluşuyor. Özellikle birçok marka kur farkını hemen yansıtmak zorunda kalıyor. Araç tedariğinde yaşanan sorunlarla birlikte fiyatlar zamana yayılamıyor. Gelen otomobil yeni fiyatıyla hemen satışa geçiyor.
Fakat düşen fiyatlar karşısında markalar bu kadar aceleci davranamıyor. Bunun en büyük nedenleri arasında yüksek kur beklentisinin hiç bitmemesi ve tabi ki müşteri memnuniyeti var. Yaklaşık 10 yıl aradan sonra pazara yeniden sunulan Honda City lansmanında konuşan Honda Türkiye Genel Müdür Yardımcısı Bülent Kılıçer, kurun gideceği noktanın çok önemli olduğunu anlattı. “Geçmişten kaynaklanan bir sorun var” diyen Kılıçer “Şu anda 8.30’lar civarında oradaki oynaklığı fiyatlara yansıtmak aslında çok mümkün değil. En başta bunu yaparsak bir önceki yüksek kur seviyesinden araç alan müşteriyi küstürmüş olursunuz. Burada mümkün olduğunca sabit ama rekabetçi bir fiyatla çıkmamız gerektiğini düşünüyoruz. Baktığınızda Merkez Bankası’nın tahminleri bile yukarı yönlü. Bu bağlamda tabloda bizim için önemli olan rekabetçi fiyat. Fiyat ve talep dengesini tutturmak bizim için önemli. Bir müşterinin 5 bayi bile gezdiği oluyor” dedi. Merkez Bankası’nın yaptığı ankete göre, yıl sonu kur tahmini 8.94 TL.
Türkiye’nin sedan ağırlık bir pazar olduğunu anlatan Kılıçer, çip krizine de değindi. Satışların nasıl şekilleneceğini kestiremediklerini vurgulayan Kılıçer, Honda’nın bundan minimum düzeyde etkilendiğini belirtti. Kılıçer lansmanı yapılan Honda City için yıl sonuna kadar 4 bin adetlik satış rakamına ulaşmayı hedeflediklerini ifade etti. Honda Türkiye’nin toplam hedefinin ise 30 bin adet olduğunu sözlerine ekleyerek “2021 yılında pazarın 650 bin bandında olmasını beklerken biz de 30 bin adet ile rekor satışa ulaşmayı hedefliyoruz. Çip kriziyle ne olacağını biz de bilmiyoruz” açıklamasını yaptı.
ÜRETİMİN BİTMESİ BİR ŞEYİ DEĞİŞTİRMEYECEK
Honda Türkiye için yeni bir dönemin başlayacağını belirten Honda Türkiye Başkanı Takuya Tsumura “Türkiye pazarının ihtiyacına yönelik ürün gamımızı genişletiyoruz. Ülkede en çok sedan tercih edildiğini göz önüne aldığımızda bu ihtiyaca yönelik ürünler sunmalıyız. 2021 hedeflerimizden biri buydu. Satışa sunacağımız yeni modellerimizle bu hedefimizi gerçekleştirdik. Üretimin sonlanması ardından başlayacak yeni dönemde atacağımız büyüme adımları ve yatırımlarımız ile Honda’nın pazardaki konumu güçlenecek. Satış ve satış sonrası operasyonlarımızdaki başarıyı, müşteri memnuniyeti kalitemizi artırarak sürdürecek, yeni modellerimizle yine yollarda olacağız” açıklamasını da yaptı.
10 YIL ARADAN SONRA YENİ HONDA CITY TÜRKİYE’DE
Honda City, Elegance ve Executive donanım seçenekleriyle 11 Eylül 2021 tarihinde 219 bin TL’den başlayan fiyatı ile Türkiye’de satışa çıkıyor. Model, yakıt verimliliği ile ön plana çıkan 1.5 litre i-VTEC motoru ve sürüş konforu vaat eden CVT şanzımanı ile sürüş keyfi sunuyor. Hem şehir içi hem şehir dışı yollarda keyifli bir sürüş konforu sunan araç, fonksiyonel kullanım alanları ve kabin içi dizaynı ile dikkat çekiyor. Otomobilin 10’uncu nesil Civic’e göre 20 mm daha geniş arka yolcu diz mesafesi oldukça ferah bir iç mekan sunuyor. Yeni City, 16” alaşım jantları ve LED farları ile modern ve güçlü bir tasarım sunarken; 8” multimedya ekranı, Apple CarPlay ve Android Auto’yu destekleyen bilgi-eğlence sistemi, anahtarsız giriş - çalıştırma düğmesi ve 519 litrelik geniş bagaj hacmi ile kullanıcılar için akıllı bir seçim olarak öne çıkıyor.
Mevsim seçmeyen lastiğe talep patladı
Michelin yeni ürünü olan 4 mevsim lastiği CrossClimate 2’yi tanıttı. Michelin Türkiye Satış Direktörü Akçagöz, pandemiyle birlikte pazarın küçüldüğünü fakat sonrasında talebin patladığını anlattı. Akçagöz “Şu anda tüm fabrikalar Avrupa’da da talep artışına yetişmeye çalışıyor. Özellikle 4 mevsim lastiğinde önümüzdeki 5 senden yüzde 16’lık bir büyüme bekliyoruz” dedi.
Dünyanın önde gelen lastik üreticilerinden Michelin, yeni ürünü CrossClimate 2’yi satışa sundu. Avrupa genelinde eş zamanlı olarak piyasaya sürülen markanın yeni nesil dört mevsim lastiği; kuru ve ıslak zeminde frenleme performansı, enerji verimliliği ve uzun ömürlülük açısından bir yaz lastiğinin faydaları ve bir kış lastiğinin, karlı zeminde ve düşük sıcaklıklarda yol tutuşu ve frenleme performansını birlikte sunuyor.
CrossClimate 2, 15 ila 20 inç jantlar için 105 ebatta temin edilmekte olup, bu üretim bakımından zorlu bir görev anlamına geliyor. Bir önceki seri olan CrossClimate+ kataloğundan yüzde 40 daha geniş olan listede 65 yeni ebat bulunuyor. CrossClimate 2 serisi; Fransa, Almanya, İtalya ve İspanya başta olmak üzere yedi Avrupa fabrikasında özel olarak üretiliyor.
Yeni nesil lastiğin tanıtım toplantısında açıklamalarda bulunan Michelin Türkiye Satış Direktörü Sertan Akçagöz, pandemiyle birlikte pazarın küçüldüğünü fakat sonrasında talebin patladığını anlattı. Akçagöz “Pazar tüm Avrupa ile biraz küçüldü fabrikalar kendilerini tekrar planlamaya soktu fakat ondan sonra inanılmaz bir artış oldu ve şu anda tüm fabrikalar Avrupa’da da o talep artışına yetişmeye çalışıyor. Özellikle 4 mevsim lastiğinde önümüzdeki 5 senden yüzde 16’lık bir büyüme bekliyoruz. Biz kendi içimizde pazardan daha fazla büyüyoruz. Bizim müşterimiz daha fazla buraya doğru kayıyor” dedi. Pandemi döneminde kapanmalarla birlikte aslında sektörün tam tur döndüğünü anlatan Akçagöz “Ağır vasıta ve binek kısmı olarak. Ağır vasıtada pandemi döneminin başında hepimiz panik olduk ama bir yandan da ürünlerin hareketliliği devam etti. Biz evde oturduk ama en ufak bir ürün bile kapımıza kadar geldi ve beklenmedik bir pazar değişikliği oldu. Nedir bu mesela; kamyonet grubunda, küçük araçlarda uluslararası nakliyede çok büyük artışlar oldu. Madencilikte de ağır vasıta lastiklerinde çok fazla artış yaşandı” diye konuştu.
Eskiden petrol şimdi çip gelecekte lityum krizi
Motor AŞİN, elektrikli otomobillerin satış sonrası pazarı ve yedek parça sektöründe oluşturduğu değişime değindi. Elektrikli otomobil satın alma maliyetlerinin, içten yanmalı motorla çalışan otomobillerle aynı seviyeye ulaştığında satış sonrasının da ivme kazanacağı belirtilirken, küresel pazarda üretilen araçların 2025 yılına kadar ciddi oranda elektriklilerden oluşacağı öngörülüyor. Otomotiv sektörünün baş döndürücü bir hızla gelişim kat ettiğini dile getiren Motor AŞİN Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Saim Aşçı “Günümüzde bir otomobilde ortalama 900 metre kablo, 100 adet elektronik kontrol ünitesi, 1000 ile 1500 adet arasında çip bulunsa da önümüzdeki yıllarda mekanik parçaların yerini çok daha fazla elektronik ekipmanın aldığına şahit olacağız. 2022 yılına kadar dünya çapındaki üreticiler, 200’den fazla yeni elektrikli otomobil modeli tanıtmış olacak. Ancak içinde bulunduğumuz günlerde yaşanan çip krizi gibi araç bataryalarında kullanılan lityum da geçmişte yaşanan petrol krizlerine benzer şekilde yüksek talep ve hızlı elektrifikasyon dönüşümü sebebiyle gelecekte yeni krizlere yol açabilir” ifadelerine yer verdi.
Dünyanın ilk dijital otomobil fuarı gün sayıyor
Dünyanın ilk dijital Autoshow organizasyonu olma özelliğine sahip Autoshow 2021 Mobility fuarı 14-26 Eylül tarihlerinde otomotiv tutkunlarıyla buluşuyor. Otomotiv Distribütörleri Derneği (ODD) tarafından “Mobilite” teması ile gerçekleştirilecek olan organizasyonda, ziyaretçiler otomobillerin ve hafif ticari araçların yanı sıra ilk kez motosiklet ve scooterlerı da inceleyebilecek. ODD tarafından düzenlenen ilk dijital Autoshow olma özelliğine sahip olacak organizasyonda katılımcı her marka; sanal gezinti için boyutlandırılmış özel stant alanını tasarlamış durumda. ODD Yönetim Kurulu Başkanı Ali Bilaloğlu “Autoshow’u bu yıl çağımızın ihtiyaç ve teknolojilerine adapte ederek, Türkiye’nin ilk dijital Autoshow’u olarak “Mobilite” teması buluşturuyoruz. Çok sayıda otomotiv markasını bir araya getirecek ve dünyadan herkesin erişimine açık olacak bu dijital platformun ülkemiz otomotiv sektörünün tanıtımına katkıda bulunacağına inanıyoruz” dedi. ODD Genel Koordinatörü Dr. Hayri Erce ise “Mekan ve zaman sınırını ortadan kaldıran dijital Autoshow fuarı, tüm ziyaretçilerin istedikleri zaman istedikleri yerden ulaşabilecek” diye konuştu. Fuara www.odd.org.tr adresinden giriş yaparak kaydolmak mümkün.
Dacia’dan 7 kişilik hobi aracı
Kompakt sınıftaki modellerine bir yenisini daha ekleyen Dacia, doğa düşkünü geniş ailelere için Jogger’ı pazara sunmaya hazırlanıyor. Kasım ayında siparişe açılacak olan yeni araç, bir MPV’nin genişliğini SUV görünümüyle 7 kişiye aynı anda seyahat imkanı sunuyor. Dacia Jogger; tamamen yeni TCe 110 benzinli ve ECO-G 100 olmak üzere iki farklı motorla pazara sunulacak. 2023 yılında ürün gamına hibrit motor seçeneği de eklenecek olan Dacia Jogger, pazardaki en erişilebilir 7 koltuklu hibrit olmayı hedefliyor. 2022 ilk çeyrekte bayilerde yerini alacak olan yeni Jogger’ın, Kasım 2021’de aralarında Türkiye’nin de bulunduğu yaklaşık 30 ülkede siparişe açılması planlanıyor. 5 kişilik versiyon 708 litre VDA bagaj hacmi sunuyor. 7 kişilik versiyonda bagaj hacmi 160 litre veya 565 litre olarak ayarlanabiliyor.
Yeni Kodiaq 455 bin liradan geldi
Skoda Kodiaq yenilendi. Yeni yüzü ile daha dinamik ve özgüvenli bir tasarıma kavuşan model, lansmana özel 455 bin TL’den satışa sunuldu. Dizel ve benzinli motor seçeneklerine sahip araçta güç aralığı 150 HP’den 245 HP’ye uzanıyor. Ülkemizde giriş seviyesi olarak sunulacak 1.5 TSI 150 HP motor, 7 ileri DSG şanzımanla kombine ediliyor. Ürün gamının en üst seviyesinde ise 2.0 TSI 245 PS kombinasyonuyla RS versiyonu yer alıyor.
TikTak’ta voltaj Zoe ile artacak
Renault MAİS ve TikTak, önemli bir anlaşmaya imza attı. TikTak, anlaşma kapsamında 400 adet Renault Zoe tedarik ederek filosunu elektrikli araçlarla büyütecek. Renault MAİS Genel Müdürü Berk Çağdaş “TikTak ile yaptığımız anlaşmanın, üçüncü nesil Zoe gibi tüketicinin tüm beklentilerini karşılayan, çevre dostu elektrikli otomobillerin ülkemizde daha fazla yaygınlaşmasına katkıda bulunacağına inanıyoruz. Günümüzde teknoloji ve maliyet odaklı paylaşımlı araç kullanımına yönelik talepler artıyor. Bu doğrultuda iş birliklerine önümüzdeki dönemde de devam edeceğiz” ifadelerini kullandı. TikTak CEO’su Ersan Öztürk “18 milyon dolar değerindeki bu anlaşma, mobilite hizmetimizin yeni nesil elektrikli araçlar ile büyümesi için çok önemli bir adım niteliği taşıyor” diye konuştu.
Yaris Cross ile küçük SUV’da yükselecek
Toyota, B-SUV sınıfındaki yeni oyuncusunu pazara sunmaya hazırlanıyor. Yaris Cross modelinin test sürüşünü gerçekleştiren marka, hatchback modellerden geçiş yapmak isteyen kullanıcılara da hitap edecek. Toyota’nın yeni SUV modeli Yaris Cross, üç silindirli 1.5 litre hibrit ve 1.5 litre benzinli motor seçenekleriyle tercih edilebilecek. Toyota’nın dördüncü nesil hibrit teknolojisine sahip olan Yaris Cross yüksek verimlilik ve yüksek performansı bir arada sunacak. Yaris Cross’un hibrit versiyonu 116 HP güç ile birlikte WLTP çevrimine göre 4.4-5.0 lt/100 km yakıt tüketimi ve 100-114 g/km CO2 emisyon gerçekleştiriyor. 1.5 litre benzinli motorla da sunulacak
