ABD’nin krizi Türkiye’ye yaradı

ABD ve Çin arasında başlayan ticaret savaşları tüm dünyayı etkisi altına aldı. Bununla birlikte ABD’de artan resesyon ihtimali gelişmekte olan ülkelerden en çok Türkiye’ye yaradı. ABD’de düşmeye başlayan faizler ve dolardaki kayıp dış borç ödemede de kolaylık sağlayacak. Enerjide dışa bağımlı olan Türkiye için petrol fiyatlarının düşmesi de avantaj oldu.

ABD’nin başlattığı ticaret savaşları tüm dünya ekonomilerini etkilediği kadar Beyaz Saray’ı da kuşattı. Çin ile başlayan savaşın küresel ekonomi üzerindeki etkisi büyürken, ticarette hacim kaybetmeye devam ediyor. ABD’de yaşanan resesyon riski ise gelişmekte olan ülkelerden en fazla Türkiye’ye yaradı. Enerjide dışa bağımlılığı yüksek olan Türkiye için petrol büyük bir masraf kalemi. Yaklaşık 70-80 dolar seviyesinden düşen petrolün varil fiyatı 60 dolara kadar geriledi. Kur tarafında da düşüş sürüyor. Dolar/TL gün için 5.83 seviyesinden işlem görüyor. Ticaret savaşlarının yanı sıra Hürmüz Boğazı’nda petrol gemilerinin saldırıya uğraması gibi konular, küresel ekonomide risk iştahını azaltmış ve ABD tahvil getirileri rekor düşük seviyelere inmişti. Uluslararası Para Fonu (IMF) raporunda “Süregelen ticari anlaşmazlıkların derinleşmesi ya da düzelen mali piyasa koşullarının aniden tersine dönmesi, ABD ekonomisi için maddi risk taşıyor” denildi. IMF raporunda, ABD için 2019 büyüme öngörüsü, Nisan ayındaki yüzde 2.3 düzeyinden, yüzde 2.6’ya yükseltildi ve bu artışın “finansal piyasa koşullarındaki kolaylıklardan” kaynaklandığı belirtildi. IMF, bazı etkenlerin bu olumlu görünümü tehdit ettiğine de dikkat çekti ve ABD Merkez Bankası’na (FED), büyümeyi frenleyen faiz oranlarındaki artışları geciktirme çağrısı yaptı. ABD ekonomisinde yaşanan resesyon riski 2018’de 4 kez faiz artırımına giden FED’i parasal genişlemeye yönlendiriyor. Ticaret savaşları ile artan küresel belirsizlikler ve artan jeopolitik risklerle birlikte ABD’de büyüme rakamlarına ilişkin aşağı yönlü revizyonlar gerçekleşti. Geçen hafta cuma günü açıklama yapan Atlanta FED, 2019 yılı için büyüme tahminini yüzde 3.1’den yüzde 2.1’e indirdi. FED bu hafta yapacağı para politikası toplantısında faizleri değiştirmemesi ancak bu yılın ilerleyen zamanlarında faiz indirimine zemin hazırlaması bekleniyor. FED’in bugün açıklayacağı yeni ekonomik projeksiyonlar, politika yapıcıların ABD-Çin ticaret savaşından Trump’ın düşük faiz konusundaki ısrarından ve son zamanlardaki zayıf ekonomik verilerden nasıl etkilendiğine dair şimdiye kadarki en doğrudan bilgiyi verecek. Reuters’ın haberine göre analistler, FED’in politika faiz oranına (federal fon oranı) ilişkin yıl sonu tahminlerinin ‘noktasal grafiğinin’, giderek artan sayıda politika yapıcının önümüzdeki aylarda faizleri düşürmeye açık olacağını göstermesini bekliyorlar. Ancak bu yatırımcıların beklediği ya da Trump’ın istediği kadar sert bir faiz indirimi olmayacak. 

İÇ POLİTİKADAKİ RİSKLERE FED DESTEĞİ

ABD’de yaşanan resesyonla birlikte, Türkiye en karlı çıkan ülkelerden biri oldu. Haftaya 5.91 civarında başlayıp 5.85 seviyelerine gerileyen dolar/TL yeni güne 5.87’den başladı, ardından düşüşe geçerek 5.8253’e kadar indi. Dışa bağımlılık konusunda enerji Türkiye’nin en çok ithalat yaptığı kalemlerin başında geliyor. Yaşanan bu ekonomik karmaşayla birlikte petrolde de düşüş sürüyor. Brent petrol 1 hafta içinde ikinci kez 60 dolar seviyelerine indi. Petrol ve dolarla birlikte akaryakıtta yeni bir indirimin önü böylece açılmış oldu. Öte yandan Türkiye’nin dış borç konusunda da azımsanmayacak bir ödemesi var. ABD’de düşmeye başlayan faizler ve dolardaki kayıp dış borç ödemede de kolaylık sağlayacak. Türkiye’nin iç politikada yaşadığı riskler FED ile azalmaya başlıyor.

FAİZ İNDİRİMİ TEMMUZ AYINDA

Berenberg ABD, Amerika, Asya Başekonomisti Mickey Levy, FED’in haziran toplantısında daha güvercin olunacağına dair sinyaller verileceğini ve muhtemelen temmuz ayında faizlerde indirime gidebileceğini belirtti. Levy, FED’in faizleri ABD ve Çin arasındaki tansiyonun artabileceği beklentisiyle düşürmeyeceğini, faiz indiriminin tarifelerin ABD ekonomisini olumsuz etkilediği algısına karşılık olarak indirilebileceğini dile getirdi.

RESESYONA GİRME OLASILIĞI YÜZDE 30

Henüz kapsamlı bir açıklaması olmamasına rağmen getiri eğrisinin terse dönmesi ekonomistlerce gelecek dönemlerde faiz indirimi yapılacağı, bu sebepten uzun dönemli tahvil talebinin artarak faiz indirimi beklentisinin satın alındığı şeklinde ifade ediliyor. New York FED tarafından yapılan terse dönmüş getiri analizinde, son hesaplamaya göre ABD ekonomisinin gelecek 12 ay içinde resesyona girme olasılığı yüzde 30 seviyesinde bulunuyor. FED başkanı Jerome Powell, ay başında Chicago’da yaptığı bir konuşmada FED’in ticaret savaşları ve diğer etkenler tarafından ortaya çıkan risklere “en uygun” şekilde karşılık vereceklerini ifade etmişti. Toplantıdan yüzde 82 ihtimalle bir faiz indirimi beklemeyen analistler, temmuzda yapılacak toplantıda yüzde 68 ihtimalle 25 baz puanlık bir faiz indirimi bekliyor. Yıl sonuna kadar üç faiz indiriminin yapılacağı beklentisi de hakim görüş olarak piyasalarda dillendirilmeye başlandı.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.

Ekonomi Haberleri