CHP'li bir vekilin Beştepe'de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'la görüştüğü iddiası ile gündemi uzun süre meşgul eden gazeteci Talat Atilla, canlı yayında konuya dair çarpıcı açıklamalar yaptı. 'Beştepe'ye giden CHP'li iddiasıyla gündeme gelen gazeteci Talat Atilla, CNN Türk canlı yayınında, Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Hakan'ın sorularını yanıtladı.
"Kaynağım o bilgi Kılıçdaroğlu'na da gitti' dedi" diyen, Atilla, 'Haberi neden siz yazmadınız' sorusuna da "Bazen gazeteciler haber kaynakları deşifre olmasın diye başka bir yere verebilirler." dedi. Kaynağının adını vermeyen Atilla, kaynağının CHP'li bir milletvekili olduğunu söylemekle yetindi ve 'Böyle bir tartışmanın öznesi olmaktan üzgünüm' dedi.
Attilla'nın açıklamalarından satır başları şu şekilde:
-Üst üste gelişmeler yaşandı. CHP'nin Sözcüsü Faik Öztrak beni kumpasın bir unsuru olarak gösterdi. Ben bir milletvekili arkadaşımdan rica ettim. 'Bu bir haksızlıktır. Bu sözünden dolayı özür dilesin' dedim. Benim hayatım boyunca gazeteciğim dışında bir eylemim olmadı. Ancak Öztrak özür dilemedi. Sayın Kılıçdaroğlu, Rahmi Turan'a 'Üzülmesin' şeklinde bir haber göndermiş. Tüm bunlar yaşanınca ben de konuşmaya karar verdim. Yaklaşık 10 gündür benimle ilgili bir kampanya var. Yüz binlerce tweet atıldı. 'Kim bu Talat Atilla' diye. Ben çocukluğunda 'Hava karardı oğlum eve gel' diyen neslin çocuğum. Ben hayatım boyunca mesleğim dışında hiçbir işle uğraşmadım. Sayın Cumhurbaşkanı ve Muharrem İnce bir açıklama yaptı. Bana habere kaynaklık eden CHP'linin verdiği bilgi 01.30'da görüşme olduğuna dair. Sayın Cumhurbaşkanı yalanlayınca bu tartışmayı uzatmanın bir anlamı yoktur.
Benim haber kaynağım bu bilgiyi getirdiği zaman benim ona dediğim şey şudur. 'Bu ciddi bir iddia bunun doğru olduğundan yüzde yüz emin misin' dedim. 'Eminim' dedi. 'Bu bilgi CHP'nin liderine de gitmiş bir bilgidir' dedi. Daha sonra Cumhurbaşkanı'nın açıklamalarını duyunca kaynağımla yeniden konuştum. 'Bu nedir? diye sordum. Kılıçdaroğlu'na bu bilgiyi soruyor ve Kılıçdaroğlu, 'Bu bilgi bana da geldi' diyor. Daha sonra televizyona çıkıp bir adım geriye adım atmış olsa da bu süreç belli oluyor.
-Gazeteciler bilir ki gazetecilerin en büyük haber kaynaklarından birisi başka gazetecilerdir. Bazen gazeteciler haber kaynakları deşifre olmasın diye bunu başka bir yere verebilirler.
-'Uğur Dündar CHP'yi dizayn ediyor' derler diye bir değerlendirmede bulundu. Haberin sağlamlığına da inanmamış olabilir. Rahmi Turan 'Ben bunu yazayım' dedi.
-Haber kaynağım bana 'Benim ismimi Rahmi Turan'a söyleyebilirsin' dedi. Ben de Rahmi Turan'ı aradım ve kendisine söyledim. Ben böyle bir tartışmanın öznesi olmaktan çok üzgünüm.
-Kılıçdaroğlu halen 'Hiçbir CHP'li çıkmamıştır' demedi. Muharrem İnce, 'CHP'nin içinde çete var' dedi. Ona çeteyi açıkla diyemeyenler bana kaynağını açıkla diyor.
-'Derimiz yüzseniz söylemeyeceğim' dedim. Türk medyası bu olayla kendi ayağına sıkmıştır. Bir şey oldu mu artık hemen 'Kaynağını açıkla' diyecekler.
-Rahmi Turan ile telefonla görüştük. Bir gönül kırgınlığım var ama abimdir yinede. Orada ismi açıklamayabilirdi. Ancak daha sonra ismi açıklamayı tercih etti. Bana şunu söyleyebilirdi, 'Ben çok sıkıştım sen kendini açıkla' diyebilirdi.
-Haberi getiren CHP'li ile şu anda görüşmüyoruz. O da birlikte görünmeyelim diye