Ailevi Akdeniz Ateşi (FMF) hastalığı belirtileri | FMF tedavisi var mı?

Çoğunlukla Ortadoğu ve Akdeniz kökenli kişilerde rastlanan Ailevi Akdeniz Ateşi (FMF) göğüs, karın ve eklem ağrıları ile ortaya çıktıktan sonra yüksek ateş ile etkisini yükselten bir hastalıktır. Akraba evliliklerinin bu hastalığı taşıyan 2 taşıyıcının bir araya gelme riskini artırdığı biliniyor. İşte tedavisi…

 

Birkaç gün boyuncu devam eden karın ağrılarının ardından ortaya çıkan yüksek ateş ile kendini gösteren FMF yani Ailevi Akdeniz Ateşi hastalığının belirtileri, soğuk algınlığına benzer. Ateş, göğüs, karın ve eklem ağrısı nöbetleri 24-48 saat arasında sürebiliyor. İşte hastalıkla ilgili gelişmeler…

AİLEVİ AKDENİZ ATEŞİ (FMF) HASTALIĞI NEDİR?

Ailevi Akdeniz Ateşi (FMF) ya da eskiden yabancı literatürde Periyodik hastalık, Orta Doğu, Türk ve Arap toplumlarında ve Japonlarda görülen irsi ateşli hastalık çeşitlerindendir. Yenileyen ateş, göğüs, karın ve eklem ağrısı nöbetleri yapan bir hastalık olan Ailevi Akdeniz Ateşi’nde nöbetler çoğunlukla 24-48 saat devam eder. Hastalarda nöbetler hâricinde hiçbir belirti rastlanmaz.

ÖZELLİĞİ

Ailevi Akdeniz Ateşinin 3 temel özelliği vardır;

1. Çoğunlukla Akdeniz Bölgesi ve çevresinde rastlanılması (Karadeniz Bölgesi de dâhil)

2. Ailesel geçiş: Hastalığın doğması için baba ve annenin taşıyıcı veya hasta olması gerekir.

3. Ateş nöbetleri yapması: Ateş nöbetlerine karın eklem ya da göğüs ağrısı eşlik eder. Karın ağrısı, akut apandisit ile karışabilir ve çok şiddetli olabilir. Bu hastaların bir kısmı akut apandisit tanısı ile ameliyat edilmişlerdir ancak karın ağrıları geçmemiştir.

Hastalık uzun dönemde amiloidoz denen başka bir hastalığa yol açabilir. Amiloidozda vücutta farklı organlarda ‘amiloid’ adı verilen madde birikir, bunun ardından böbrek, kalp yetmezliği, bilinç kaybı, felç gibi problemler ortaya çıkar.

DİĞER GELİŞMELER İÇİN TIKLAYIN

TANISI

Nöbetler esnasında kan lökosit sayımı ve CRP artabilir, fakat nöbet sırasında alınan kanda fibrinojen seviyesinin artması daha özgül bir bulgudur. Kesin tanı genetik inceleme ile mümkündür ve çok yaygın olarak birçok üniversitede ve genetik tanı merkezinde yapılmaktadır. Hastanın nöbetler esnasında ve nöbet hâricindeki dönemlerde muayene edilmesi ve bazı laboratuvar incelemeleri ile tanı genetik inceleme olmadan da kolaylıkla konur. Fakat hem genetik danışma açısından hem de hastalık tanısının kesinleşmesi bakımından genetik test önerilir.

TEDAVİSİ

FMF tedavisinde amaç, atakların tedavisi, atakların engellenmesi, amiloidoz gelişmesinin ya da ilerlemesinin engellenmesidir. Kolşisin, tüm bu tedavi hedeflerine yönelik etkinliği kanıtlanmış bir ilaçtır. Kolşisin proflaksisi(koruyucu olarak kullanılması) hem FMF ataklarını hemde hastada kronik böbrek yetmezliği gelişmesini önler. Atakları her zaman tam olarak önlemese bile amiloidozu engelleyerek, kronik böbrek yetmezliği gelişimini durdurduğu gösterilmiştir.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.

Hayat Haberleri