AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, partisinin Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısı sonrası açıklamalarda bulundu. Çelik, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın termik santrallere filtre takılmasını erteleyen düzenlemeyi veto ettiğini bildirdi.
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, MYK toplantısı sonrasında açıklama yaptı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, termik santrallere filtre uygulamasını erteleyen yasayı veto ettiğini aktaran Çelik'in açıklamalarından satır başları şöyle:
TERMİK SANTRALE FİLTRE DÜZENLEMESİ
Sayın Cumhurbaşkanımız, termik santrallere filtre takılmasını erteleyen düzenlemeyi veto etti.
Çevreyi korumak devletin ve vatandaşın görevidir. Cumhurbaşkanımız, ülkemizin ihtiyacının karşılanması zaruriyetinin, insan sağlığının önüne geçmemesi gerektiğini vurguluyor.
Sayın Cumhurbaşkanımız, kanun maddesinin yeniden değerlendirilmesinde fayda görmüştür.
Yeni belirlenecek süre 2-2,5 yıl kadar olmamalı.
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik önemli açıklamalarda bulundu
EVLAT NÖBETİNDE 91. GÜN
Diyarbakır'daki oturma eylemine katılan aile sayısı her geçen gün arttı. Bu eylem her şeyden önce vicdan eylemidir. Biz de her zaman yanlarında olduğumuzu ifade ediyoruz. Anne yüreği çocuğuna sahip çıkmaya devam ediyor.
ERDOĞAN'IN SİYASİ TEMASLARI
Sayın Cumhurbaşkanımız NATO zirvesinde ABD, Fransa, Almanya ve İngiltere liderleriyle görüşecek.
MACRON'UN SÖZLERİNE TEPKİ
NATO'daki müttefiklerimizin DEAŞ'la mücadele adı altında YPG'ye destek vermesi yanlış.
Barış Pınarı Harekatı sürecinde en çok karşıt görüş veren kişi Fransa Devlet Başkanı oldu. Aynı zamanda terör örgütlerini de en çok Macron kabul etti. NATO içinde bulunup da NATO'yu çıkarları için kullandığını biliyoruz.
Türkiye'nin Suriye'de ne işi olduğu bellidir. Terörle mücadele ediyoruz.
AKDENİZ'DE TÜRKİYE-LİBYA HAMLESİ
Türkiye ile Libya arasındaki mutabakatla tarihi bir adım atıldı. Doğu Akdeniz'de yeni bir aşamaya geçildi. Anlaşmanın uluslararası hukuka uygunluğu konusunda tereddüt yok.
Artık Sevilla Haritası tamamen yok hükmündedir. Yunanistan'la Mısır tarafından görüş gelmiyor. Sadece hezeyan düzeyinde açıklamalar yapılıyor.
Mısır, Türkiye'ye karşı olmak için Yunan tezleri doğrultusunda hareket ediyor.
AVRUPA'YA YENİ ENERJİ KÖPRÜSÜ
TANAP Projesi ile enerji arzı güvenliği de sağlanacak.
Gelecek yıl 10 milyar metreküp Avrupa'ya ihraç edilecek, kalan 6 milyar metreküp ise Türkiye'ye ayrılacak. Tüm bu yatırımlarla hem Türkiye önemli bir güç olduğunu gösterirken, aynı zamanda da bölgesel barışa verdiği önemi de göstermektedir. Biliyorsunuz yeni yılda Ocak ayında Türk-Akım'ın açılışı yapılacak.
İSRAİL'İN YENİ YERLEŞİM PLANI
İsrail Savunma Bakanı, El Halil kentinde yeni bir yerleşim yeri kurulması için projeyi onayladı. Bunun çok kötü bir neticesi var. Filistinlilere ait 50 bin konutun yıkılması gerekecek. Buraya koyulan her bir tuğla, şiddeti artıran bir adımdır.
Trump'ın Kudüs'ü başkent olarak kabul etmesi İsrail'i olumsuz anlamda cesaretlendirdi.
CHP'Lİ ERDOĞDU'NUN 'ANAYASA YOK' AÇIKLAMASI
Bir siyasetçi 'Türkiye'nin anayasası yok' diyorsa aslında, 'Partimizin meşruiyeti yoktur' demiş oluyor. Bazı sözler vardır, siyasi olarak söylenmez. Türkiye'nin anayasası vardır. Yeni anayasa da tabii ki birtakım değişikliklere uğrayabilir.
Anayasa değişikliği referanduma gitmiş, vatandaş kabul etmiş. O zaman bu kişiye şunu sormak lazım: Türkiye'yi kimin yönetmesini teklif ediyorsunuz? Öteden beri CHP'nin anayasa ile ilgili şöyle bir yaklaşımı vardır: Anayasa dursun, onun yerine vesayet olarak MGK gibi bir şey devleti yönetsin ya da bir hükümet seçilsin, cumhurbaşkanlığı makamı vesayet makamı olarak kalsın.
SOYLU'NUN ADİL ÖKSÜZ AÇIKLAMASI
İçişleri Bakanımız, "Nerede olduğunu biliyoruz, tespit etmeye çalışıyoruz" dedi. Bu şu demektir: FETÖ ile mücadele kılcal damarlarından tamamen temizlenene kadar sürecektir.
Devlet bilgisi olduğundan paylaşılması doğru olmaz.
ŞEHİR ÜNİVERSİTESİ'NİN DURUMU
Şehir Üniversitesi ile ilgili tartışma uzun zaman gündem oldu. Yönetim kurulundan çok sık açıklama yapıldı. Gelinen noktada, Şehir Üniversitesi'yle ilgili sürecin 'siyasal öç' olarak değerlendirilmesi, hem oranın yönetim kurulundan yapılan açıklamalarla hem de CHP'li yöneticilerin yaptığı açıklamalar karşısında bizim de bir şey söylememiz gerekiyor.
Üniversitedeki hocaların ilmi birikimine hürmetimiz büyüktür. Ve bu ilmi birikimin heba edilmesi mümkün değildir. Aynı zamanda burada okuyan çocukların hiçbir şekilde herhangi bir haktan mahrum edilmeleri söz konusu değildir. Bir üniversiteyi yok etmekle suçluyorlar. Cumhuriyet tarihinde en çok üniversite açmış kişi Cumhurbaşkanımızdır, hükümetlerimizdir.
Cumhurbaşkanımızın başbakanlığı döneminde bu üniversiteye bir arsa tahsis edilmiş. Olayın hiçbir siyasi tarafı olmamasına rağmen, bu bir şekilde üniversite yönetimi tarafından ve CHP heyetinin yaptığı açıklamalarla siyasal bir renk verilmeye çalışılmıştır. Cumhurbaşkanımızın başbakanlığı döneminde buraya tahsis edildi.
Daha sonra problem şöyle gelişiyor: Bu üniversite, cumhurbaşkanımızın cumhurbaşkanı olmasından sonra başbakanlıkça tamamen bu üniversiteye hibe ediliyor. Bu daha önce hiçbir üniversiteye yapılmamış. Kanunlara da aykırı, uygulamalara da. Daha sonra üniversite bankadan kredi almak için, kendisine hibe edilmiş araziyi bankaya teminat olarak gösterip kredi alıyorlar.
Mesele hocalara ya da öğrencilere yönelik bir uygulama değildir. Üniversitenin yanlış yönetilmesiyle ilgili bir meseledir.
