Tarladan ürünleri topladıktan sonra kalan ürün artıklarını çiftçilerin yakmasıyla anız yangınları orman yangınlarına evriliyor. Ziraat Yüksek Mühendisi Açar, anız yakmanın faydalı bir yöntem olmadığını belirterek bunun toprakta oluşan milyonlarca canlıyı yok ettiğini belirtti. "Çiftçimiz ürün artıklarını toprağı bertaraf ederek gömmesi en azından toprağın organik yapısına daha fazla katkı verir" dedi.
Edirne'de çeltik ve benzeri saplı mahsullerin hasadı sonrası tarlada kalan bitki saplarını sürülerek temizlenmesi masraflı olduğu için bazı üreticiler tarafından yakılıyor. Ateş ise rüzgarın etkisiyle yayılarak çevredeki ağaçlara sıçrıyor ve orman yangınına yol açıyor.
Türkiye Tarım Danışmanları Derneği (TAR-DER) Başkan Yardımcısı ve Uzman Tarım Danışmanı Ziraat Yüksek Mühendisi Lütfü Açar da son günlerde Edirne'de artan anız yangınlarına dikkat çekti. Anız yakmanın hem toprağa hem de çevreye verdiği zararlar konusunda uyarılarda bulundu.
'TOPRAKTA OLUŞAN MİLYONLARCA CANLIYI BİR ANDA YOK EDİYOR'
Çiftçilerin genellikle tarla üzerindeki atıkları en kolay yoldan yakarak yok ettiğini belirten Açar, "Bunu neden yapıyor? Fazla kalan sapları bu şekilde bertaraf ederek, bir sonraki döneme tohum yatağı hazırlıyor. Ama anız yangınlarını şöyle görmek lazım. Yangın bir felakettir. Bir görülen, bir de görülmeyen boyutu vardır. Görülmeyen boyutu da zaman içerisinde kendini göstermektedir. Yangının çıktığı yerde aslında pek çok canlı yanıyor. Toprakta oluşan milyonlarca canlıyı bir anda yok ediyoruz. Üretici yıllar önce bu alışkanlığı kazanmış. Ama zaman içerisinde oluşan zararlar anlaşılmış. Ancak öyle veya böyle bu anızlar maalesef yakılmaktadır" dedi.
Türkiye Tarım Danışmanları Derneği (TAR-DER) Başkan Yardımcısı ve Uzman Tarım Danışmanı Ziraat Yüksek Mühendisi Lütfü Açar
'ARTIKLARI BERTARAF EDEREK TOPRAĞA GÖMMEK DAHA KATKILI'
Çiftçinin toprak içinde yaşayan canlılar hakkında bilinçlendirilmesi gerektiğini ifade eden Açar, "En çok bilinçlendirmemiz gereken olay toprağın içindeki o canlıların yok edilmesidir. Toprak ideal bir tohum yatağında organik yapının 2 ile 3 aralığında olması lazım. Bu ideal bir tohum yatağı olarak söylenmektedir. Ancak anız yangınları ve yanlış faaliyetler sonucunda bugün toprakta 1 ile 2 arasında bir organik yapının oluştuğunu, ortalamanın da 1,5 olduğunu görüyoruz. Topraktaki organik yapının 1 puan düştüğünü görüyoruz. Bu da ciddi bir olumsuzluktur. Bu günlerde üretici tohum yatağı hazırlayacak, girdi temin edilecek. Tabi bir maliyet artışıyla karşı karşıya kalınmaktadır. Tarımsal bir arazide herhangi bir ürün artığını yok etmek için anız yakmak doğru bir olay değil. Çiftçimiz ürün artıklarını toprağı bertaraf ederek gömmesi en azından toprağın organik yapısına daha fazla katkı verir" diye konuştu.
'ANIZ YAKIMINA CEZAİ İŞLEM UYGULANIYOR'
Açar, anız yakmanın yasak olduğunu anımsatarak, "Devlet anız yakanlara cezai işlem uygulamakta. Bu konuda bize düşen görev çiftçimizi bilgilendirmek. Çiftçimizi anız yakmamak konusunda ikna etmek önemlidir. Çeltik ekim alanlarının olduğu Keşan, İpsala ve Enez üçgeninde de çeltik saplarının yakıldığını görüyoruz. Çeltik anızlarının yakılması, yine o toprağın yanması demektir. Toprağın olumsuz şartlara hazırlandığının bilinmesi gerekir. Anızların yakılmaması başka şekilde bertaraf edilmesi konusunda şartların oluşmasını istiyoruz. Yakılmadan da bu çeltik sapları bertaraf edilebilir" ifadelerini kullandı.
