CHP Gençlik Kolları Genel Başkanı Killik: AK Parti'nin kutuplaştırma siyasetini yıktık

CHP Gençlik Kolları Genel Başkanı Killik: AK Parti'nin kutuplaştırma siyasetini yıktık

CHP Gençlik Kolları Genel Başkanlığı görevine gelen Gençosman Killik, ailesinin 'muhafazakar' yapısının dikkat çekmesine dair "İşte ben partimle tam da bu noktada gurur duyuyorum" dedi. 'Muhafazakâr bir ailenin çocuğu CHP'de bir yere gelemez' algısını kırdığını ifade eden Killik, "AKP iktidarının kutuplaştırma ve kimlik siyasetiyle insanlara yerleştirdiği önyargılar böylelikle tamamen kırılmış oluyor" diye konuştu.

BUSE YILMAZ

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Gençlik Kolları'nın 7 Kasım'da düzenlenen 16. Kurultayı'nda Gençlik Kolları Genel Başkanı olarak seçilen Av. Gençosman Killik, KARAR'a özel açıklamalarda bulundu.

Göreve seçildiği andan itibaren ailesinin 'muhafazakar' yapısının dikkat çektiği Killik, konuyla ilgili "Gerek aile fotoğrafım, gerek ismim ve Konyalı olmam, memur çocuğu olmam insanlara ilginç geldi, işte ben partimle tam da bu noktada gurur duyuyorum. 'Muhafazakâr bir ailenin çocuğu CHP içerisinde bir yere gelemeyebilir. Gelmesinin önünü tıkanır' algısı vardı. Fakat artık benim aile yapıma uygun insanlar, 'Demek bizim çocuklarımız da oralarda varlar ve emekleriyle CHP içinde bir noktalara gelip bizim sesimiz olabiliyor' diyorlar. AKP iktidarının kutuplaştırma ve kimlik siyasetiyle insanlara yerleştirdiği önyargılar böylelikle tamamen kırılmış oluyor" dedi.

Sözü, siyasi görüşünün nasıl şekillendiğinden, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun 'helalleşme' çıkışından, Z kuşağının beklentilerinden, parti çalışmalarından, hedeflerinden ve başka birçok önemli başlıktan bahseden Killik'e bırakalım...

1. CHP Gençlik Kolları Genel Başkanı seçilmenizle beraber aile fotoğrafınız medyada yayımlandı. Birçok kişi, ailenizin toplum algısındaki 'CHP'li' imajına uymadığı yönünde yorumlarda bulundu. Bu yorumlar hakkında ne söylemek istersiniz?

Evet, bu konu çok konuşuldu. Gerek aile fotoğrafım, gerek ismim ve Konyalı olmam, memur çocuğu olmam insanlara ilginç geldi, işte ben partimle tam da bu noktada gurur duyuyorum. Benim ailemde siyasetle uğraşan kimse yoktu, hatta ilk başladığım günlerde pek fazla Cumhuriyet Halk Partili de yoktu ama ben küçük yaşlarımdan beri partide emek verdim, Konya’da il gençlik kolları başkanlığı yaptım ve şimdi de gençlik kolları genel başkanı seçilebildim. Benim seçilebilmem aslında CHP içindeki demokratik ortamın ve de toplumun tamamını kapsama iradesinin bir göstergesi ve mesajı.

'MUHAFAZAKAR AİLE ÇOCUĞU CHP'DE BİR YERE GELEMEZ' ALGISI VARDI

Özellikle az önce söylediğim sebeplerden dolayı dışarıda şöyle bir algı vardı: "Konyalı olan birisi, muhafazakâr bir ailenin çocuğu CHP içerisinde bir yere gelemeyebilir. Gelmesinin önünü tıkanır." Halbuki benim hiç öyle bir problem olmadı. Bu insanlar için de mesaj oldu, geri dönüşler de alıyorum. Benim aile yapıma uygun insanlar, "Demek bizim çocuklarımız da oralarda varlar ve emekleriyle CHP içinde bir noktalara gelip bizim sesimiz olabiliyor" diyorlar. Bunu yaşayıp gördüler. AKP iktidarının kutuplaştırma ve kimlik siyasetiyle insanlara yerleştirdiği önyargılar böylelikle tamamen kırılmış oluyor.

2. Ne zaman kendinize siyasi bir kariyer çizmeye karar verdiniz? Partinize nasıl katıldınız?

Ben küçük yaşlardan itibaren siyasete çok ilgi ve merak duyan bir çocuktum. Yaz tatili döneminde çalışmaya gittiğim sanayide beni etkileyen abilerim oldu. Orada işçilerin uzun ve yorucu mesai saatleri sonunda çok düşük ücretler kazandığını gördüm ve kendi vicdanımda bunun doğru olmadığını ve de değişmesi için mücadele etmem gerektiğini düşündüm. Okuduğum kitapların da etkisiyle kendimi sol siyaset safında konumlandırdım. Sonrasında da sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun genel başkan olacağı gün, artık özgürlükçü ve sol bir mücadele vereceğine inandığım CHP’ye üye oldum. O küçük yaşta iyi ki de o kararı vermişim.

MAĞDURİYET YAŞAMIŞ HER KESİMLE HELALLEŞECEĞİZ

3. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, katıldığı KARAR TV yayınında "Muhafazakar kesimle helalleşmemiz lazım" ifadesini kullandı. Bu ifade her kesimce epey irdelendi ve farklı yorumlandı. Siz CHP liderinin bu sözünü nasıl yorumluyorsunuz?

Genel Başkanımızın KARAR TV yayınında söylediği şeyler çok önemliydi ve Türkiye’nin önemli bir yarasına parmak bastığı için toplumda ve siyasette büyük bir karşılık yarattı. Ben kendi inancım gereği hata yapmamanın sadece Allah’a mahsus olduğuna inanıyorum. Dolayısıyla insanlar ve insanlar tarafından yönetilen partilerin hata yapmasını normal karşılıyorum. CHP’nin de geçmiş dönemlerde belki o insanların hassasiyetlerini anlayamadığı, o insanların sorunlarına çözüm aramadığı dönemler oldu. Biz o eksiklikleri kapatmak istiyoruz. Türkiye’deki tüm kesimlerin -sadece muhafazakâr özeline indirgememek lazım- sorunlarına, beklentilerine karşılık vermek istiyoruz. Muhafazakarlar da bu ülkenin mozaiği. Biz o mozaik de dahil ülkemizde mağdur edilmiş her kesimle barışmak ve bütünleşmek ve ortak bir gelecek kurmak istiyoruz. Burada sadece şunu özellikle vurgulamak gerekiyor: Biz mağdur olmuş insanlarla, mağduriyet yaşamış kesimlerle helalleşeceğiz. Mağduriyete neden olanların ise hukuk çerçevesinde cezalarını çekmeleri gerekiyor.

Z KUŞAĞI, DÜNYADAKİ GENÇLERLE AYNI REFAH SEVİYESİNDE YAŞAMAK İSTİYOR

4. Sizce Z kuşağının siyasetten beklentisi nedir? Bir önceki kuşağa kıyasla farklı ihtiyaç ve beklentileri var mı?

1990 ve 2000’li yıllarda doğmuş kuşağın -teknolojik gelişmeler sayesinde- önceki kuşaklara göre dünya ile etkileşimi çok farklı ve fazla oldu. Biz gençler gelişmiş ülkelerdeki akranlarımızın refah seviyesini ve hangi imkanlarla yaşadığını biliyor ve de anında görebiliyoruz. Onlar harçlıklarıyla telefon, PlayStation hatta neredeyse araba alabilirken bizim telefon, bilgisayar, PlayStation sahibi olabilmek için aylarca taksit ödememiz gerektiğinin, araba almanın çok küçük bir azınlık dışında çoğu genç için bir hayal olduğunun farkındayız. Hepimiz üniversiteden mezun olunca işsiz kalmakla yüzleşiyoruz, düşüncemizi ifade edersek başımıza bir şey gelir mi diye korkuyoruz.

Doğal olarak gençlerin ve Z kuşağı olarak ifade edilen grubun siyasetten beklentisi de bunlarla ilişkili oluyor. Yani dünyadaki gençlerle aynı refah seviyesinde yaşamak, özgür hissetmek ve gelecek kaygısı yaşamamak istiyorlar. Hatta siyasetle çok fazla ilgilenmek bile istemiyorlar.

5. Z kuşağının partinize yaklaşımını nasıl buluyorsunuz?

Biz Z kuşağı içerisinde 1. parti konumundayız. Kamuoyu araştırmaları bunu çok net ortaya koyuyor. Hatta anketlere göre bize en yakın oy oranına sahip olan partinin 2 katı oranında bir oya sahibiz. Son dönemde Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’nun “Gençlerin Demokrat Amcası” olarak çizdiği profilin karşılık bulması ve gençlerin mevcut iktidardan sıkılmış olmasının bunda etkisi büyük. Z kuşağı AKP dışında bir iktidar görmedi. Artık bu hükümetin sorunlarına ve beklentilerine umut olamayacağının farkındalar.

HER KESİMDEN GENCE ULAŞMAYA ÇALIŞIYORUZ

6. Gençlerle genellikle nasıl bir araya geliyorsunuz? Ne gibi çalışmalar yürütüyorsunuz ve yürütmeyi planlıyorsunuz? CHP'nin sizden önceki Gençlik Kolları yönetiminden farklı bir tutumunuz var mı?

Şehir şehir gençlik buluşmaları gerçekleştiriyoruz. Adana’da atanamayan öğretmenlerle bir araya geldik. Kocaeli’de sabit saat uygulaması sebebiyle gece karanlığında işe, okula gitmek zorunda kalan vatandaşlarımızla dertleştik. Bir yandan kendi çalışmalarımızı yaparken bir yandan da Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’nu gençlerle buluşturuyoruz. Son olarak kendisini Kars’ta üniversitelilerle buluşturduk, Antalya’da teknoloji buluşmasına götürdük.

Her kesimden gence ulaşmaya çalışıyoruz. Gençleri sadece eğlenmek isteyen, kafelere giden, bilgisayar oyunu oynayan bir grup olarak görmemek gerekiyor. Türkiye’nin kağıt toplayıcılığı yapan, ya da Z kuşağı olarak nitelendirilen yaş grubunda olmasına rağmen çocuk sahibi olan gençleri de var. Onların eve ekmek götürebilmek veya çocuğuna bebek bezi alabilmek gibi dertleri var.

CHP Gençlik Kolları 1961 yılında ilk kurultayını yapmış. Burada büyük bir kurumsal hafıza var, çoğu siyasi partiden eski. O yüzden çalışmalarımızı belirli bir düzen içinde yapıyoruz. Fakat önceki yönetimden farklı olarak gençliğin içinde daha fazla yer almaya çalışıyoruz diyebilirim.

Z KUŞAĞI GENÇ BİR İKTİDAR İSTİYOR

7. Z kuşağının önümüzdeki Cumhurbaşkanlığı seçiminde oy kullanma oranının yüksek olacağını düşünüyor musunuz?

Önümüzdeki seçimlerde yaklaşık 6.5 milyon yeni seçmen oy kullanacak. Bu önceki seçimlere göre bir rekor. Ben katılımın da rekor düzeyde olacağını düşünüyorum. Toplumda ciddi bir değişim beklentisi var. Çünkü AKP iktidarı yaşlandı. Z kuşağı artık genç ve yeni bir iktidar istiyor. Bu konuda da sandıkta üzerlerine düşeni yapacaklardır.

Öne Çıkanlar
YORUMLAR (9)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
9 Yorum
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN