Kıbrıs’ta Rum kesiminin Türkiye’nin bütün ikazlarına rağmen ABD’li petrol devi ExxonMobil ile birlikte doğalgaz sondajına başlaması Akdeniz’de suları yeniden ısıttı. Rum yönetiminin tek taraflı adım atmaması için uyarıldığını hatırlatan Dışişleri Bakanlığı “Bu adım çözüm sürecinin hassas dengelerini değiştirecek bir girişim. İstikrara katkı sağlamayacaktır. Türkiye olarak biz de hem kendi karasularımızda hem de KKTC’nin ruhsatlandırdığı sahalarda faaliyetlerimize başlayacağız. Haklarımızı savunmak için gerekli siyasi ve diplomatik adımları atacağız” mesajını verdi.
Türkiye, tüm ikazlarına rağmen ABD’li petrol devi ExxonMobil ile Kıbrıs açıklarında doğalgaz sondaj çalışmalarına başlanmasına sert tepki gösterdi. Dışişleri Bakanlığı bu adımın bölgenin istikrarına katkı sağlamayacağını açıkladı.
Kıbrıs’ta Rum kesiminin Türkiye’nin bütün ikazlarına rağmen ABD’li petrol devi ExxonMobil ile birlikte doğalgaz sondajına başlaması Akdeniz’de suları yeniden ısıttı. Rum yönetiminin attığı adım Ankara’dan sert tepki gördü. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy “ABD’li petrol devi ExxonMobil’in Kıbrıs Adası açıklarında aramasının Akdeniz’deki istikrarı etkileyeceğini söyledi. Aksoy konuyla ilgili bir soruya verdiği yazılı yanıtta şunları ifade etti: “Exxon Mobil şirketinin Kıbrıs Adası açıklarında, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin verdiği sözde 10 numaralı ‘parselde’ doğalgaz arama faaliyeti başlatması bölgenin istikrarına katkıda bulunmamaktadır. Sorunun çözümü açısından da belirli hassas dengeleri değiştirebilecektir. Kıbrıs Adası çevresindeki tüm doğal kaynakların sadece Kıbrıs Rum tarafına değil, her iki tarafa da ait olduğunu söyleyerek, Kıbrıs Rum yönetimini Doğu Akdeniz’de tek taraflı hidrokarbon faaliyetlerini durdurması yönünde uyarmıştık. Bu vesileyle Rumların bu tek yanlı arama ve çıkarma çalışmalarına iştirak eden şirketlere yönelik ikazımızı yineliyoruz. Kıbrıs Adasının doğal kaynaklarının paylaşımının Kıbrıs meselesinin özüyle ilgili bir konu olduğunu tekrar hatırlatıyoruz. Bundan önce olduğu gibi, bundan sonra da KKTC ile eşgüdüm içinde, Kıbrıs Türk halkının, Ada’nın ortak sahibi olarak, uluslararası hukuktan kaynaklanan hak ve çıkarlarını korumak amacıyla, gerekli diplomatik ve siyasi adımları atmayı sürdüreceğiz. Kendi kıta sahanlığımıza ilaveten, KKTC’nin Türk Petrolleri’ne verdiği ruhsat sahalarında da faaliyetlerde bulunmaya başlayacağız.”
