42 Maslak'ta bir dilek ağacı

42 Maslak'ta bir dilek ağacı

Ahmet Güneştekin’in iç içe geçmiş bisikletlerden çalıştığı Dilek Ağacı ile dev harf bloklarından kurguladığı ve Venedik Bienali 56. Uluslararası Sanat Sergisi ile eş zamanlı sergilendiğinde büyük ilgi gören Kostantiniyye, Erol Özmandıracı’nın 42 Maslak için oluşturduğu özel koleksiyona alındı.

Sanatçının 42 Maslak için özel olarak çalıştığı Dilek Ağacı, 42 Maslak’ta verilen özel bir davet ile sanatseverlerin beğenisine sunuldu.

Eserlerin 42 Maslak’ta sergilenmesi nedeniyle verilen davette Bay İnşaat Yönetim Kurulu Üyesi Erol Özmandıracı:

“42 Maslak olarak sanatı sınırlı kaldığı sergi ve gösteri alanları içerisinden çıkarmak ve yaşamın tüm alanına yaymak amacıyla oluşturduğumuz sanat alanı Art!SPACE Gallery’de, uzun yıllardır çağdaş sanattan, fotoğrafa birçok kültür ve sanat etkinliğine ev sahipliği yaptık. Sanatı daha geniş alanlara taşımayı ve sanatı daha çok sayıda insanla buluşturarak kültür ve sanat alanında önemli bir referans noktası olmayı hedefledik. Bu hedefimize ulaşma noktasında eserlerini koleksiyonumuza dahil etmemize fırsat tanıyan değerli dostum, Türkiye’deki çağdaş sanatı uluslararası sanat platformlarında başarıyla temsil eden sanatçımız Ahmet Güneştekin’in, Kostantiniyye ve Dilek Ağacı heykellerini, tüm sanatseverlerle buluşturmaktan mutluluk duyuyoruz” dedi.

 “BİSİKLET BİR RÜYADIR" 

Parçalarına ayırdığı bisikletleri çam ağacı formunda bir konstrüksiyon üzerine labirent gibi yerleştiren sanatçının, bisikletlerle oluşturduğu kurgu, bir hareket yanılsaması değildir. Çocukluğun hayal nesnesine dönüşen Dilek Ağacı’ndaki bu bisikletler, hiçbir yere gitmiyor. Dilek Ağacı’ndaki bisikletler, Ahmet Güneştekin’e göre çocukluktur, hayal gücüdür, özgürlüktür, kırmızıdır, ama her şeyden önce bisiklet gündüz düşlenen bir rüyadır, çocukluğun arzu nesnesidir. 

Dilek Ağacı, ilksel zamanların ağacı yaşamın kaynağı olarak deneyimleyerek ritüel hale getirdiği mayıs direğinin bugün çağdaş kültüre eklemlenerek, sanatın nesnesine dönüşme biçimlerinden biri olarak belirir. Yaşamın mitosların etrafından şekillendiği zamanlarda şenliklerin simgesi olan mayıs direği esasında yerinden sökülmüş bir ağaç gövdesidir, çoğunlukla bir çam ağacıdır; ve bugün yaşayan modern kültürlerin neredeyse çoğunda benimsenen yılbaşı kutlamalarının merkezinde yer alan ağaç süsleme pratiğinin kökenlerinin oluşturması olasıdır. 

Dilek Ağacı ile birlikte yaşam merkezinde sergilenecek Kostantiniyye heykeli ise, Kostantiniyye kelimesinin harflerini içeren dev rengarenk harf bloklarından oluşuyor. Harf blokları, yaşadığımız kent coğrafyasının kültürel belleğine yerleşen geçmiş adlarından, benimsenen kültür ve dinlere ait işaretlerin kabartmalarıyla çalışıldı. Sanatçı Kostantiniyye heykelinde her bir isimlendirmeyi bir düşünsel katman olarak kurguladı, amaç bu katmanları yeniden anımsatmak. 

Kostantiniyye, öznelerin temsillerinin yer almadığı bir inşa sürecinin oluşumuna işaret ederek, mikro tarihlerin ve ortak belleğin varlığını anımsatır. Bu süreçlerin doğasını sorgulayarak dışarda bıraktığı öznelerin varlığına işaret eder. Ötekinin mekânsal ve dolayısıyla da söylemsel temsilden yok oluşuna, dev harf blokları içinde kullandığı şehrin geçmiş adlarında son ismi olan İstanbul’a yer vermeyerek dikkat çeker. 

Güneştekin, Kostantiniyye heykeli ile Byzantion, Nova Roma, Costantinople, Asitane, Byzantium, İslambol, Constantinopolis, Der Saadet, Dar-ul-Hilafet gibi şehrin önceki isimlerinin belirlenmiş stratejiler doğrultusunda yapıldığını anımsatarak, izleyeni imgesi, içinde yaşadığımız şimdiki zamanın tarihsel ve siyasal karmaşasında yankılanmakta olan mitolojilere ve evrimleşen kültüre yönelik yoğun bir okumaya çağırır.

Öne Çıkanlar
YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN