Maradona beyazperdede gol atacak

Maradona beyazperdede gol atacak

Film mevsimi başlıyor. İKSV’nin düzenlediği ‘filmekimi’ kapsamında ödüllü yapımlar izleyiciyle buluşmaya hazırlanıyor. 4-22 Ekim arasında gösterime girecek 63 film arasında romandan uyarlanan yapımlar dikkat çekiyor. Yeşil sahanın yaşayan efsanesi Maradona’nın hayatının anlatıldığı ‘Diego Maradona’ ile İngiliz romancı William Golding’in ‘Sineklerin Tanrısı’ romanından esinlenilen ‘Monos’ önce çıkıyor.

SALİHA SULTAN

Sonbaharda yapılacak en güzel etkinliklerinden biri sinemaya gitmek. İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV), yaklaşık 20 yıldır düzenlediği Filmekimi ile sinemayı sadece gişe filmlerinden takip etmeyen sinemaseverlere dikkat çekici alternatifler sunuyor. İKSV bu yıl da Sundance, Cannes, Venedik, Toronto gibi saygın festivallerde gösterilmiş, ülkesinde Oscar adayı gösterilmiş, ödüller almış ve sinema eleştirmenlerinin gündemine girmiş yapımları izleyiciyle buluşturuyor. Filmekimi bu yıl göstereceği 63 filmle 4-13 Ekim’de İstanbul’da, 11-15 Ekim’de Ankara’da, 18-22 Ekim’de ise İzmir’de sinema rüzgarı estirecek.

19-10/02/4.jpg
Tavşan Jojo

HAİN

İtalyan adaletinin mafya mücadelesi

İtalyan sinemasının ‘Altın Çağı’nın önemli temsilcisi Marco Bellocchio’nun yönettiği film gerçek bir yaşam öyküsünü beyaz perdeye aktarıyor. Filmde İtalyan tarihinin en büyük mafya çatışması, Cosa Nostra liderlerinden Tommaso Buscetta’nın itirafından sonra 475 kişinin tutuklanması ve yargılanması anlatılıyor. Ünlü yönetmen Francis Ford Coppola‘Baba’filmlerinde Carleona ailesini yüceltiyordu, Bellocchio ise Buscetta’yı kahramanlaştırmadan, insani yönleriyle sahneye taşıyor.

ÖZGÜRLÜK

Fransız sineması devrimden vazgeçmiyor

Radikal olarak nitelenen Alberta Serra’nın yönettiği film 18. Yüzyıl Fransası’nı ve devrim öncesi dönemin toplumsal karşıtlığını alışılmadık bir şekilde ele alıyor. Cannes Film Festivalinde Jüri Özel Ödülü alan film kışkırtıcı, cesur, şok edici, cüretkâr sahneleriyle Cannes’da büyük tepki görmesiyle kendinden söz ettiriyor.

19-10/02/3.jpg
Monos

ACI VE ZAFER 

Banderas oyunculuğuyla zirve yapıyor

Cannes Film Festivali’nde Antonio Banderas’a En İyi Erkek Oyuncu ödülünü kazandıran Acı ve Zafer’in yönetmeni ve senaristi Pedro Almodovar. Banderas’ın oyunculuğunun zirvesine çıktığı filmin hikayesi yönetmenin kendi kişisel hikayesinden esinleniyor. Film oyunculukların, hikayenin yanı sıra sinema estetiği ile de dikkati çekiyor.

DAĞ EVİ

Prömiyerini Sundance’de  yapmıştı

Psikolojik gerilimin tavan yaptığı filmde, huzursuz edici bir dağ evindeki iki çocuğun ve müstakbel üvey annelerinin hikayesi anlatılıyor. Korku filmi tutkunlarından büyük beğeni alan film, prömiyerini yılın iddialı korku filmlerine yer veren Sundance Film Festivalinde yapmıştı. Filmin yönetmen koltuğunda Severin Fiala ve Veronika Franz oturuyor.

PARAZİT

Kore sinemasının ilk ödülü

Altın Palmiye kazanan ilk Kore filmi olan Parazit’in yönetmen koltuğunda Bong Joon-ho oturuyor. Güney Kore’de gişe rekorları kıran filmde zengin Park, fakir Kim ailelerinin trajikomik hikayesi anlatılıyor. On milyon dolarlık bütçe ile çekilen film evrensel bir konu olan zengin-fakir kutuplaşmasını zaman zaman gerilim ve şiddet sahneleriyle izleyiciye aktarıyor.

19-10/02/2.jpg

DIEGO MARADONA

Ünlü oyuncunun efsanesi sürüyor

Arjantinli futbolcu Maradona her ne kadar futbolu bıraksa da efsanesi sinema perdesine ilham vermeye devam ediyor. Hayatı da film gibi olan futbolcunun daha önce gösterilmemiş 500 saati aşkın görüntülerinden kurgulanan filmin yönetmeni‘Senna’ ve ‘Amy’ belgeselleriyle tanınan Asif Kapadia.

MONOS

Sineklerin Tanrısı’nın ruhu perdede

Berlin Film Festivali Panorama bölümünde gösterilen Monos filmi Kolombiya’da bir dağın tepesinde Amerikalı bir kadını rehin tutan silahlı sekiz çocuk askerin birbirlerine duyduğu bağlılığın sarsılmasını anlatıyor. Yönetmen Alejandro Landes’in renkleri doğrudan filmin anlatısına göre kurguladığı film izleyiciye Nobel Edebiyat Ödüllü İngiliz romancı ve şair William Golding’in ‘Sineklerin Tanrısı’ romanını hatırlatıyor.

GENÇ AHMED

Avrupa’daki Müslüman gencin bocalaması

Cannes Film Festivalinde Jean Pierre ve Luc Dardenne kardeşlere En İyi Yönetmen Ödülü kazandıran film Avrupa’da yaşayan Müslüman bir ailenin ergenlik çağındaki oğlu Ahmed’in hikayesini anlatıyor. Filmde Avrupa’da yaşayan Müslüman bir gencin asimile olduğunu düşündüğü ailesiyle çatışmasını, cemaatler ve köktendincilikle ilişkisini ele alıyor. Sinema eleştirmenleri filmin baş karakterinin radikalleşmesini eleştirmişti.

19-10/02/1-1569964327.jpg
Boyalı Kuş

BOYALI KUŞ

İkinci dünya savaşında çocuk olmak

İkinci Dünya Savaşı dönemini bir çocuğun gözünden anlatan ve yazıldığı dönemde oldukça eleştiriye maruz kalan Jerzy Kosinski nin 30’dan fazla dile çevrilen romanından uyaralanan film 35 mm sinemaskop siya-beyaz çekimle perdede. Çekya’nın Oskar adayı filmi Vaclav Marhoul yönetiyor.

TAVŞAN JOJO

Irkçılıkla yüzleşme

Toronto Film Festivalinde Grolsch Seyirci Ödülünü alan filmin yönetmini Yeni Zelanladı Taika Waititi. 10 yaşındaki Jojo’nun Almanya’nın faşist döneminden bunalıp kendisine hayali bir arkadaş olarak Hitler’i yaratmasını anlatıyor. Annesinin tavan arasında bir Yahudiyi sakladığını öğrenen Jojo, ırkçılığıyla yüzleşmek zorunda kalıyor.

 

Öne Çıkanlar
YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN