Kurdukları Atlantic Records şirketiyle müzik tarihine damgasını vuran Ahmet ve Nesuhi Ertegün kardeşler bir kez daha ABD’nin gündeminde... İkilinin 1930’larda ABD müzik dünyasında ırkçılığa karşı verdikleri mücadeleyi anlatan ‘Kapıyı Açık Bırak’ belgeseli DC Bağımsız Film Festivali’nde ‘En İyi Belgesel Film’ seçildi. Yönetmen koltuğunda Ümran Safter’in oturduğu yapım için sosyal medyadan da övgü mesajları paylaşıldı.
SALİHA SULTAN | KARAR
Ahmet ve Nesuhi Ertegün kardeşlerin 1930’larda ABD müzik dünyasında ırkçılığa karşı verdikleri mücadeleyi anlatan ‘Kapıyı Açık Bırak’ belgeseli Washington’da DC Bağımsız Film Festivali’nde ‘En İyi Belgesel Film’ ödülüne layık görüldü. Ümran Safter’in yönettiği belgesel müziğin gücünün ırkçılığa meydan okuyuşunu gözler önüne seriyor.
Caz müziğin efsanesi Ray Charles gibi siyahi sanatçıları müzik dünyasına kazandıran Ahmet ve Nesuhi Ertegün kardeşlerin Amerika’da ırkçılığa karşı verdikleri mücadeleyi anlatan ‘Kapıyı Açık Bırak’ belgeseli Washington’da DC Bağımsız Film Festivali’nde ‘En İyi Belgesel Film’ ödülüne layık görüldü. Yönetmenliğini Ümran Safter’in üstlendiği uzun metraj belgesel, 1930’lu ve 40’lı yılların ABD’sinde yaşanan ırkçılığa ve o dönem Türkiye’nin Washington Büyükelçiliğinin ırkçılıkla mücadelesini gözler önüne seriyor.
Yönetmen Safter, filmin 3 Nisan’da Washington’da gerçekleşen dünya prömiyerinde şu ifadeleri kullanmıştı: “Bu belgeseli aslında tüm dünyanın görmesini isterim. İki Türk gencinin müzik vasıtasıyla neleri başardıklarını, ırk ayrımcılığının keskin duvarlarını yıkmayı nasıl başardıklarını göstermek istiyorum. Irkçılık sadece Amerika’da değil, dünyanın geri kalanında da büyük bir sorun. Toplumlar çok kutuplaştı. Ama müziğin gücüyle tüm bunları aşabileceğimizi bu film bize çok iyi gösteriyor diye düşünüyorum. Ahmet ve Nesuhi Ertegün kardeşlerin başardığı şeyi dünyaya anlatmak istiyorum. Bu tür hikayelere ihtiyacımızın olduğunu düşünüyorum.”
1934-1944 yılları arasında Türkiye’nin Washington Büyükelçiliğini üstlenen Münir Ertegün’ün iki oğlu Ahmet ile Nesuhi’nin caza ilgileri, ırk ayrımcılığının yıkıcı etkilerinin yaşandığı bir dönemde siyahi caz sanatçılarına Büyükelçiliğin kapılarını açmış ve çok sayıda siyahi cazcı elçilikte düzenli performanslar sergilemişti.
Kısa süre içinde müzik dünyasında yankı bulan süreç ırk ayrımcılığıyla mücadele bağlamında hala önemli bir başarı olarak görülüyor. Ertegün kardeşlerin daha sonra kurdukları Atlantic Records, Amerikan müzik tarihinin en başarılı şirketlerinden biri olarak kabul ediliyor.
HER KESİMDEN SANATÇIYI KUCAKLAYAN İKİ TÜRK
Atlantic Records’un kurucularından Ertegün kardeşler, ABD müzik hayatına damga vuran siyahi şarkıcılar Ruth Brown, Big Joe Turner ve Ray Charles gibi müzisyenlerin plaklarını yayınladı.
Ertegünler, 1987 ve 1991’de Rock & Roll Hall of Fame ödülünü; 1993 ve 1995’de Grammy Yaşamboyu Başarı Ödülü’nü aldılar. Ahmet Ertegün 2005’de ilk kez verilen Grammy Onur Ödülü’nün de sahibi oldu. Nesuhi Ertegün 1898’da 71 yaşındayken kanser nedeniyle hayatını kaybetti.
Ahmet Ertegün ise 2006’da Rolling Stones konserinde ayağı kayarak düşmesinin ardından kaldırıldığı hastanede yaşama veda etti. Ertegün kardeşlerin mezarları anne ve babaları ile birlikte İstanbul Üsküdar’daki Özbekler Tekkesi mezarlığında bulunuyor.
