KARAR Yazarları Yıldıray Oğur ve Akif Beki'nin KARAR TV'de gündemi değerlendirdi. Şevki Yılmaz'ın ''Rezervlerimizi bu hırsızlara mı bırakacaksınız?'' açıklamasından iktidarın ekonomi politikalarına kadar gündemin öne çıkan konu başlıklarını ele aldılar.
KARAR Yazarları Yıldıray Oğur ve Akif Beki'nin KARAR TV'de gündemin önemli konu başlıklarını ele aldılar.. Şevki Yılmaz'ın ''Rezervlerimizi bu hırsızlara mı bırakacaksınız?'' sözünü değerlendiren Beki, '' ''Kendi iktidarını devletle özdeşleştiren bir particilik var. AK Parti iktidara gelince 3Y ile mücadele edeceğiz demişti. Şimdi sizin iktidarda kalmanız yolsuzluk, yoksulluk, yasaklardan daha mı önemli. Bu biz iktidarsız yaşayamayız demektir'' dedi
BİZ İKTİDARSIZ YAŞAYAMAYIZ DİYORLAR
Akit yazarı Şevki Yılmaz'ın ''23 Kasım seçimlerine gelmeden AK Partisi kasanın ağzını açması lazım. Efendim 700 ton altınımız var, Merkez Bankası'nda şu kadar dolarımız var diyorsunuz. Kime bırakacaksınız? Bu hırsızlara mı?" sözlerini değerlendiren Beki;
''AK Parti'ye saçıp savuralım önerisi sunuyor, ekmek soğan yeriz ama devletsiz yaşayamayız diyor. Aslında biz iktidarsız yaşayamayız demek istiyorlar. Ne pahasına olursa olsun iktidarda kalmayız diyemedikleri için ne pahasına olursa olsun devleti ayakta tutmamalıyız diyorlar. Devlet AK Parti'den önce de vardı sonra da olacak. Açıkça çıkıp biz iktidarsız yaşayamayız deyin. Artık bizim fikrimiz iktidarda olmadan olmaz görüşü tekrar hortladı. Erdoğan'sız AK Parti, Erdoğan'sız Türkiye isteniyor gibi söylemler var. Dış güçler küresel güçler buna çalışıyorlar diye 5,6 yıldır bir rüzgar estiriyorlar. Cumhurbaşkanı yola çıkarken ortaya koyduğu ilkelere taban tabana zıt. Erdoğan, Erdoğan'cılığı kendisi reddederek partiyi kurdu. Şimdi geldiğimiz yerde, kendi iktidarını devletle özdeşleştiren bir particilik var. AK Parti iktidara gelince 3Y ile mücadele edeceğiz demişti. Bu biz iktidarsız yaşayamayız demektir. Şimdi sizin iktidarda kalmanız yolsuzluk, yoksulluk, yasaklardan daha mı önemli'' ifadelerini kullandı.
Oğur da konuya dair, ''İktidara ve muhalefete bu bakışı ilk defa Şevki Yılmaz'da görmüyoruz. Bu yaygın bir bakış normal demokratik sistemlerin dışına çıkmış durumda. İktidarlar değişir, seçimler olur ama bu anlayıştan çıkmadan demokratik yarıştan bahsedemeyiz.. Bir düşmanlaştırma söz konusu iktidarı bırakmamak adına hazineyi boşaltabilirsin denebiliyor. İktidarı korumak için vatanın bütün değerlerini yok edebilirsin diyorlar. Asıl bu vatanseverlik değil.
ENFLASYONUN KÖPÜĞÜ NASIL ALINACAK?
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 'Döviz kuru üzerindeki köpüğü hızla almıştık, enflasyondaki köpüğü de süratle alarak ülkeyi bu görüntüden kurtaracağız' sözlerini hatırlatan Beki, ''Merkez Bankası 2021 yılının son günü 70 milyar zararda görünürken bir anda sihirli bir işlem yaparak bir makyajla 60 milyar lira kara geçmiş gibi göründü. Şuanda Merkez Bankası başarılı ve karda gibi gösterildi. Bu göz boyayabilir ama gerçeği değiştirir mi? Halk ekmek kuyruklarını kaldırır mı hayır, güya Avrupa ölüp bitiyor ama açlıkla sınanma durumunda kalan biziz, ölüm kalım savaşını biz niye veriyoruz. Olmayan bir başarıyı hangi sihirli yöntemlerle varmış gibi gösterirsen göster açlıkla sınanan karnın gürültüsünü bastıramazsın. Bu kadar basit bir şey nasıl kavranamaz, bu idrakten nasıl uzaklaşılır. Sen aslında toksun deyince aç adamın açlığı bastırıl mı?'' dedi.
Beki sözlerine şöyle devam etti:
''Enflasyonun TÜİK'in üstün gayretleriyle bir dönem köpüğü alındı. Var olan enflasyon yokmuş gibi gösterildi. Fakirleşmeyi, yoksullaşmayı, ekmek kuyruklarını, hayat pahalılığını engelledi mi? Engellemedi. Yılın son günü doğalgaza, elektriğe fahiş zamlar geldi. Mecburiyetten yaptık üzgünüz, sebebi de biz değiliz küresel piyasalardaki maliyet artışları bunu zorunlu kıldı dediler. Zammı iktidardan duymuyoruz teknik kadrolar yapıyor. Atanmışlar yapıyor seçilmişler değil. Mecburiyetten zamlar yapılıyorsa üreticinin TÜİK enflasyonuna göre üretici maliyeti yüzde 80 artmış üretici niye bunu fiyatlarına yansıtmıyor yansıtırsa da niye fırsatçı oluyor.''
