İktidara yakın hocalar hiç olmazsa ''bu olmadı'' desin

Ahmet Taşgetiren ve Mehmet Ocaktan KARAR TV'de Erdoğan'ın Gezi eylemcileri için kullandığı “Bunlar çürük, bunlar sürtük” ifadelerini ve siyasette üslup tartışmalarını değerlendirdi.

KARAR TV'de yayınlanan Buradan Bakınca programında haftanın öne çıkan başlıklarını değerlendiren Mehmet Ocaktan, ''Sayın Cumhurbaşkanının Gezi'yi işaret ederek kullandığı o cümleyi gerçekten kullanmaktan haya ediyorum. Müslüman olarak beni son derece yaralayan bir şey'' ifadelerini kullanırken Taşgetiren de, ''Seçim sürecini böyle bir kamplaşma zeminine oturtmanın bizim değerlerimize olan bedelini birilerinin düşünmesi lazım. İktidara yakın medyanın içinde yazan bir takım hocalar var. Onlar da 'bu olmadı' desin hiç olmazsa'' dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin grup toplantısı konuşmasında Gezi eylemlerine katılanlara yönelik “Bu teröristler, eşkıyalar bira şişeleriyle caminin içini pislemişti” iddiasını tekrar gündeme getirerek “Bunlar çürük, bunlar sürtük” ifadelerini kullandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın sözlerini değerlendiren Ocaktan,

''Zaman zaman siyasette gerilimli dönemler olur. Bazen amacı aşan ifadelerde söylenebilir. Ama hiçbir dönemde bugün olduğu kadar çok kırıcı bir siyaset dili olmadı. Benim kanaatim bu noktada öyle bir dil kullanılıyor ki, bunlar haindir, vatan hainidir, dış güçlerin içerisindeki uzantılarıdır, aparattır, ajandır gibi. Normalde siyasette kullanılmaması gereken ifadeler kullanılıyor. Bunlar illetti zilletti bütün bunlara baktığımızda bunun bir sonu yok her geçen gün de level atlanıyor. Son olarak Sayın Cumhurbaşkanının Gezi'yi işaret ederek kullandığı o cümleyi gerçekten kullanmaktan haya ediyorum. Müslüman olarak beni son derece yaralayan bir şey. Zaman zaman konuşuyoruz dindar kesimlerle ilgili toplumun kanaatlerinde, inançlarında zedelenme var'' dedi. Ocaktan sözlerine şöyle devam etti:

''Dindar olarak kabul ettiğimiz insanlar öyle şeyler yapıyorlar, öyle şeyler söylüyorlar ki bunu doğal olarak bir Müslüman söylemez diyoruz. Mümin dediğimiz insanlar elinden dilinden başkalarının emin olduğu insanlardır. Böyle bir yapıdan gelen, böyle bir inanç ikliminden gelen insanların hiçbir ahlaki sınır tanımadan başkaları ile ilgili böyle kanaatler ortaya koyulabiliyorlarsa doğal olarak İslami hassasiyetleri olan insanlar böyle mi olur der. Böyle bir örnek ortaya koyarsanız o zaman topluma sizin söyleyecek sözünüz olmaz. Gelecek nesillere ilişkin de umutları yok etmiş olursunuz.''


Konuya ilişkin konuşan Taşgetiren de, ''Sayın cumhurbaşkanı Gezi ile olan hesaplaşmasını sürdürüyor. Kavala Davası Onun bir uzantısı. Gezi olayı 2023 Cumhurbaşkanlığı seçimleri sürecinde de kamplaşmanın bir aracı halinde kullanılacak gibi görünüyor. Cami motifi, bira, hayat tarzı gibi söylemlerle bir ayrıştırma yaratıp bunun içinden bir sonuç üretmek gibi algılıyorum ben ama yazık oluyor. Bir Müslüman kişilik imajı oralarda böyle kelimeler kullanılmalı mı? Hele Cumhurbaşkanı olunca kullanılmalı mı? İnsanlar Cumhurbaşkanı konusunda hassasiyet gösteriyorlar tepkilerini sınırlıyorlar ama bunun toplumda açtığı yara bence çok önemli'' şekelinde konuştu.

Taşgetiren sözlerine şöyle devam etti.

''Seçim sürecini böyle bir kamplaşma zeminine oturtmanın bizim değerlerimize olan bedelini birilerinin düşünmesi lazım. Buna Davutoğlu'nun gösterdiği tepki, Babacan'ın gösterdiği tepki, Karamollaoğlu'nun gösterdiği tepki, Saadet'in yeni bir videosu var. Edep yahu Dedi Davutoğlu, Meral Hanımın gösterdiği tepki bunlar önemli. İktidara yakın medyanın içinde yazan bir takım hocalar var. Onlar da bu olmadı desin hiç olmazsa.''

YAYINI İZLEMEK İÇİN TIKLAYINIZ!

Öne Çıkanlar
YORUMLAR (13)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
13 Yorum
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN