Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Özlü, koronavirüsün akciğerler, kalp ve böbreklerde kalıcı hasara neden olduğunu ve bu nedenle çok sayıda hastayı takip ettiklerini belirterek, "Türkiye çapında sayıları ne kadar? Sağlık sistemine veya hastaneye mali yükü nedir? Bunları Sağlık Bakanlığı takip etmektedir. Bunların bir kısmı oksijen tüpüne bağlı olarak yaşamak zorunda. Bazılarında ise sürekli oksijen kullanmasalar bile efor kısıtlaması söz konusu" açıklamasında bulundu.
Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Tevfik Özlü, 2020 yılından bu yana tüm dünyayı etkisi altına alan Kovid-19 hakkında açıklamalarda bulundu.
Koronavirüs testi pozitif çıkan vatandaşların bir kısmının virüsü atlattıktan sonra kalıcı olarak öksürük şikayetinde bulunabileceğini kaydeden Özlü, bu şekilde uzayan öksürüklerin özel bir yöntemle tedavi edilmesi gerektiğini belirtti.
"UZAYAN ÖKSÜRÜKLER ARAŞTIRILMALI"
Prof. Dr. Özlü, "Semptom gösteren kişilerin grip ya da koronavirüs olup olmadığını ayırt etmek mümkün değil. Test yapmak lazım fakat her ikisinde de hastalığı geçirenlerin bir kısmında uzun süreli öksürük kalıcı olabilir. 'Post enfeksiyon öksürük' dediğimiz bir tablo var. Ateş, burun akıntısı kırgınlık geçebilir ama öksürük ve hatta özellikle rahatsız edici öksürük aylarca sürebilir. Bu şekilde uzayan öksürüklerin araştırılması lazım ve özel bir şekilde tedavi edilmesi gerekiyor. Sadece gripte kullandığımız semptom giderici ya da öksürük kesici ilaçlarla bu öksürüğü önlemek ya da tedavi etmek mümkün değil. Eğer böyle uzayan bir öksürük varsa; bir göğüs hastalıkları uzmanına başvurulmalı" diye konuştu.
Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Özlü
"AKCİĞER KALP VE BÖBREKLERDE KALICI HASARI OLAN HASTALAR VAR"
Koronavirüs'ün bazı hastaların akciğerler, kalp ve böbreklerinde kalıcı hasara yol açtığını kaydeden Prof. Dr. Özlü, "Koronavirüs öncesi sağlıklı olan fakat sonra akciğerlerinde ağır hasar gelişmiş ve söz konusu hasarla ömür boyu yaşamak zorunda olan hastalarımız var. Bunların bir kısmı oksijen tüpüne bağlı olarak yaşamak zorunda, sürekli oksijen kullanıyor. Bazılarında ise sürekli oksijen kullanmasalar bile efor kısıtlaması söz konusu. Yürüyemiyor, merdiven çıkamıyor, günlük işlerini yapmakta zorlanıyor, nefes darlığı hissediyor. Bazı maalesef kalıcı ve uzayan hasarlar var. Akciğer dışında da kalp ve böbrek ile ilgili kalıcı hasarı olan hastalar söz konusu ya da pıhtı atmış, pıhtıya bağlı olarak bu şekilde hayatı zora girmiş hastalar bulunuyor. Türkiye çapında sayıları ne kadar? Sağlık sistemine veya hastaneye mali yükü nedir? Bunları Sağlık Bakanlığı takip etmektedir fakat bunların hasta için çok ciddi bir sıkıntı olduğu açıktı. Bizim de böyle takip ettiğimiz maalesef çok hastamız var" diye konuştu.
"YENİDEN AŞI YAPILMASI YÖNÜNDE HERHANGİ BİR ÖNERİMİZ YOK"
Aşılanmanın devam edip etmeyeceği konusunda açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Özlü, açıklamalarını şu şekilde noktaladı:
"Şu anda yeniden aşı yapılması yönünde herhangi bir önerimiz yok. Tam aşılama programını tamamlamış kişiler için yeni bir hatırlatmaya gerek yok ama önümüzdeki süreç ne olacak? Farklı bir varyant ile yeniden bir dalga başlar mı ya da önümüzdeki kışla tekrar bir dalgalanma olur mu; bunları görmemiz lazım. Seyrini hep birlikte önümüzdeki dönemde göreceğiz"
