Teşkilât-ı Mahsusa'nın 'gölgelenmeyen' yönleri

Teşkilât-ı Mahsusa'nın 'gölgelenmeyen' yönleri

Öğretmen ve yazar Osman Fikret Topallı’nın anılarından derlenen 'Müdafaa-i Hukuk ve İstiklal Harbi Tarihlerinde Giresun' kitabı, Giresun'da Teşkilât-ı Mahsusa'nın kuruluşu sırasındaki ve Millî Mücâdele'nin silâhlı aşama sürecindeki olaylara birinci ağızdan tanıklık ediyor. Teşkilat-ı Mahsusa'yı 'orduya bağlı, fakat hususi bir bünyesi ve idaresi olan bir muhârebe müfrezesi' olarak tanımlayan Topallı, kâğıt üzerindeki bütün isimlerin hakikati gölgeleme yöntemi olduğunu îmâ ediyor.

TANER AY | KARAR

Trabzon’daki Serander Yayınevi’nden çıkan ‘Müdafaa-i Hukuk ve İstiklâl Harbi Tarihlerinde Giresun’ isimli eseri elimden bırakamadım. Osman Fikret Topallı’nın anılarını dört bölüm olarak Veysel Usta ile Mustafa Çulfaz yayına hazırlamışlar. Eser Giresun’da Teşkilât-ı Mahsusa’nın kuruluşundaki ve Millî Mücâdele’nin silâhlı aşama sürecindeki olayların birinci ağızdan tanıklığı olması açısından çok önemli. Ayrıca, merhûm, Topal Osman Ağa’nın en yakınından bir isim olduğundan, anıları, ‘Topal Osman Olayı’konusunda ayrı bir hassasiyete sâhip. ‘Topal Osman Olayı’ için olayları tefsir ve tadil ederek çok şey yazıldı, ama işin hakikatını araştırırken mutlaka Topallı’nın anılarının da okunması gerekiyor. Eserde Topal Osman’a hayli kapsamlı yer verildiğinden, bu konu ayrı bir yazıyı gerektiriyor.

01-001.jpgTeşkilat-ı Mahsusa’nın doğu cephesindeki faaliyetlerinde aktif görev alan Giresunlu Topal Osman

Benim ilgimi çeken ilk ayrıntı, Teşkilât-ı Mahsusa oldu. Bu örgütü ‘orduya bağlı, fakat hususi bir bünyesi ve idaresi olan bir muhârebe müfrezesi’ olarak tanımlayan Topallı, kâğıt üzerindeki bütün isimlerin hakikatı gölgeleme yöntemi olduğunu îmâ ediyor. Örgüt doğrudan Talat’a ve Alman Genelkurmayı’na bağlı olup, başındaki kumandan da Alman subayı Stange’dir. Ama Talat’a Dr. Nazım ‘beyin’ vazifesi görmektedir. Bazı kaynaklarda İbrahim Bey diye geçen ‘hayalet subay’ ise, aslında Binbaşı Stange’den başkası değildir. Teşkilât-ı Mahsusa’daki Türk subayı sanılandan azdır, onlar da Makedonya’da gayr-i nizâmî çete faâliyeti yürütmüş olanlar arasından seçilmiş olanlardır. Teşkilât-ı Mahsusa’nın asıl kadrosunu ise, ‘gönüllüler’ oluşturuyor. ‘Gönüllüler’ de, İttihat ve Terakki’nin fedailerinden, hapishânelerdeki mahkûmlardan ve dağa çıkan silâhlı eşkıyadan temin edilmiştir. Bu yapıyı bilmeden Teşkilât-ı Mahsusa’nın operasyonlarının ve tehcirin sıhhatli bir değerlendirmesini yapmak mümkün değildir. Topallı, Giresun’dan Teşkilât-ı Mahsusa’ya toplamda 444 kişinin katıldığını ve bunlardan isimlerini bir bir zikrettiği şahısların kumandasında beş müfreze meydâna getirildiğini belirtiyor.

KİTABIN SÜRPRİZİ: LENİN’İN ARKADAŞI HASAN TAHSİN BEY

Osman Fikret Topallı’nın anılarının asıl sürpriziyse, Hacı Hüseyin Mahallesi’nin Acara muhâcirlerinden Hemşioğlu Hasan Tahsin Bey oldu. Hasan Tahsin Bey bir öğretmendir ve Fransızca, Almanca, Gürcüce, Rumca gibi dillerini bilir. Enver, Cemal ve Talat paşalar firâr ettiklerinde, o da Batum’da ortaya çıkar. Topallı, “Biz Anadolu’da istiklâl mücâdelesine başladığımızda Hasan Bey de Batum’da mücâdele ediyordu,” diyor. Orada 1919-1921 yılları arasında Memed Beg Abaşidze ile birlikte ‘İslam Gürcüstanı’ ismli bir günlük gazete çıkarıyor. Sadece Mustafa Suphi’nin değil, Lenin’in de arkadaşıdır. Topallı’nın yazdığına göre, Hasan Tahsin Bey, bazen Lenin’in gönderdiği hususi tayyare ile Moskova’ya gitmekte, misâfir-i hassı olarak günlerce Kremlin’de kalmaktadır. Ancak, bir süre sonra, akıl sağlığı bozulacak, iki buçuk yıl kadar hastahânede yatacak, taburcu olduktan sonraysa ona Tiflis’te hizmetçili bir ev tahsis edilecektir. Sonrası bilinmiyor. Sadece arkadaşı Mehmed Beg Abaşidze’nin Stalin’in 1937 tasfiyesinde tutuklanıp idâm edildiği kesindir. Hasan Tahsin Bey de o yıla kadar sağ kaldıysa, tasfiyelerde ortadan kaldırılmış olabilir. Acara kaynaklarında ismi Hasan Tahsin Himşiaşvili olarak geçiyor.

01-002.jpgGiresunlu öğretmen ve yazar Osman Fikret Topallı, Cumhuriyet’in 10 yılı kutlamalarında.

GİRESUN 'YAŞASIN BOLŞEVİK KARDEŞLER' NARALARI

Topallı’nın anılarında Giresun’daki Bolşevik örgütlenme de çok değerli bir ayrıntıdır. Topallı, “1 Mayıs 1920 günü Giresun’a bakıyoruz ki, mülkiyesi, askeriyesi, Müdafaa-i Milliyesi ve belediyesi her sınıf halk ayaklanmış, Rus ve Türk bayrakları ellerinde davul zurnalarla 1 Mayıs Bayramı yapılıyor ve ara sıra ‘Yaşasın Bolşevik kardeşler, yaşasın!’ naraları kopuyor” diye yazıyor. Giresun’un çeteleri dahi Bolşevikler ile içli dışlıdır. Yedikleri içtikleri ayrı gitmez. Tuapse âdetâ yeni bir Trabzon veya yeni bir Giresun olmuş gibidir. Kimi arıyorsan, onu Tuapse’de bulabiliyorsun. Teknelerle hemen her gün karşı kıyıya geçiliyor, oradan da millî mücâdeleye silâh taşınıyor. Hangi reisler bu işin içindeyse hepsi isim isim Topallı’nın anılarında bulunuyor. Giresunlular’ın Bolşevikler ile kurduğu bu sıkı ilişkiyse, kentte en fazla ‘beşinci kolu ve Pontusçuları’ korkutmaktadır...

01-004.jpg

Öne Çıkanlar
YORUMLAR (2)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
2 Yorum
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN