Atölyelerinde, geleneksel el sanatlarını yaşatmak ve gelecek nesillere aktarmak için çeşitli çalışmalar yürütülen enstitüde, atıl durumdaki teknolojik aletlerin değerlendirilmesi amacıyla 2 yıl önce çalışma başlatıldı.
Bu kapsamda grafik ve tasarım ile fotoğraf atölyesinden 3'ü öğretmen ve 27'si öğrenci 30 kişi, çeşitli kurumlardan toplanan atık 300 bilgisayarın yaklaşık 2 bin 500 parçasıyla iki farklı temada proje geliştirdi.
Teknolojinin insanı yalnızlaştırması, ruhsuzlaştırması ve soyutlaştırması ele alınan ilk tema kapsamında 15, Osmanlı dönemi motiflerinin konu edinildiği ikinci tema için de 10 tablo yapıldı.
Tabloların yapımında, bilgisayarların klavyesinden faresine, ekran kartından monitörüne, sabit sürücüsünden kablolarına, çiplerinden tellerine kadar her parçası değerlendirildi.
Tamamlanması yaklaşık 2 yıl süren tablolarda farklı anlatımlar da dikkati çekti. Ressam Osman Hamdi Bey'in eseri ünlü "Kaplumbağa Terbiyecisi" tablosundaki kaplumbağalar, bilgisayar fareleriyle anlatıldı.
Bilim insanı Albert Einstein'ın dil çıkardığı ünlü fotoğrafı da klavye parçaları, kablolar ve çiplerle oluşturuldu.
Adana Olgunlaşma Enstitüsü Müdürü Meral Altınkaya, yaptığı açıklamada, teknolojinin çok hızlı ilerlemesinin hayatı kolaylaştırdığını ancak bununla beraber çok fazla atığın da ortaya çıktığını söyledi.