Ekipler, depremde anne ve oğlunu sarılmış halde çıkardı

Ekipler, depremde anne ve oğlunu sarılmış halde çıkardı

Elazığ depremine giden AFAD Sakarya ekibi, kendilerini en çok duygulandıran durumun, bir anneyi oğluna sarılı olarak çıkarmaları olduğunu söyledi

Elazığ ve Malatya’da meydana gelen deprem sonrası bölgeye giderek çalışmalara destek olan AFAD Sakarya ekibi orada yaşadıklarını anlattı. AFAD Sakarya İl Müdürlüğünde ekip amiri olan Taner Bayındır yaptığı açıklamada, "İnanın insanüstü gayret gösteriyor personel çünkü belki bir canlıya ulaşırız umudu var" dedi.Merkez üssü Elazığ’ın Sivrice ilçesi olan 6,8 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. 24 Ocak Cuma akşam saatlerinde meydana gelen depremde, 35’i Elazığ’da, dördü Malatya’da olmak üzere en az 41 kişi hayatını kaybetti, bin 607 kişi de yaralandı. Deprem sonrası AFAD koordinesinde bir çok ilden takviye Elazığ ve Malatya’ya gönderildi. Elazığ’a AFAD Sakarya İl Müdürlüğüne bağlı 15 kişilik ekip, 1 kurtarma aracı, 1 yatakhane kamyonu ile bölgeye gitti. Sürsürü Mahallesinde enkazda aramalara katılan ekipler görevlerini başarılı şekilde yerine getirdi. Görevlerini tamamlayan ekipler Sakarya’ya döndü. Elazığ’da yaşadıklarını anlatan ekipler uykusuz mücadele ettiklerini belirtti.Anne ve oğlu sarılmış halde çıkardık13 yıldır AFAD’ta görev yapan Murat Ergül yaptığı açıklamada, “Olayı ilk duyduğumuz andan itibaren birliğimizde en kısa sürede toparlandık ve yaklaşık 6 saat sonrada olay yerine ulaşıp müdahaleye başladık. Normalde bir vardiya sistemiyle çalışmamız gerekiyordu ama hiçbir vardiya durumunu düşünmeden hep birlikte son kazazedemiz çıkana kadar müdahalede bulunduk. Bizi en çok duygulandıran durum ise bir annenin oğluna sarılı olarak çıkardığımız kazazedelerimiz vardı. Tabii her çıkardığımız kazazedelerimiz bizi ayrı bir üzüntüye boğdu. Görevlerimiz dışında insani yardımlarımızı da yaptık. Çadır kurulumu gıda dağıtımlarında da organizede bulunduk” dedi.Arama köpeklerini kullandıkDeprem bölgesinde arama köpeklerini de kullandıklarını belirten AFAD’ta Birim Amirliği görevi yapan Taner Bayındır, “İlk emir geldiğinde biz burada nöbetçiydik. Hemen hazırlığımız yaptık 8 personel bir kurtarma aracı ve bir yatakhane kamyonumuzu alarak müdürümüzün talimatlarını bekledik. Biz öncelikle kara yoluyla gitmeyi tercih etmiştik fakat yetkililer tarafından daha pratik olacağı düşünülerek kargo uçağı ile gitmemiz tavsiye edildi. Kargo uçaklarıyla gece saat 4.30 gibi Elazığ’a inmiş olduk. Uçakla gittiğimiz için 6 saat sonra olay yerinde olduk. Bu durum ise bizim olaya daha hızlı bir şekilde müdahale etmemize yardımcı oldu. Elazığ’a ulaştığımız gibi öncelikli olarak kriz merkezine kaydımızı yaptırdık. Saat 5.30 - 6.00 gibi bize Sürsürü Mahallesinde bulunan bir enkazı veridiler. Enkaz yerine gittiğimizde 9 kişi aranıyordu. Tabi enkaz üzerinde Adana birliği, Bursa birliği ve İstanbul birliğinden gelen arkadaşlar vardı. Onlarla birlikte organize bir şekilde çalışmaya başladık. Tabi bu enkazın çöküş şekli çok farklıydı. Ortadan çöktüğü için personelin girmesi çok zordu. 3’üncü ve 4’üncü katlar halen ayakta 1’nci 2’nci katlar tamamen çökmüş ve cansız bedenler 1’nci ve 2’nci kattaydı. Biz buraya yanımızda götürdüğümüz canlı tespit cihazlarını kulandık orada bulunan arama köpeklerini kullandık" diye konuştu.İlk günümüz sadece enkazı kaldırmakla geçtiİnsan üstü gayret gösterdiğini belirten Bayındır, "Fakat hiçbir canlıya emare yoktu yani hiçbir ses alamadık. Bunu üzerine kadavra köpekleri vardı jandarmanın onlardan faydalandık. Onlar orda bir ses verdiler bizde oralarda olabilirler diye o bölgede çalışma başlattık. İlk günümüz sadece enkazı kaldırmakla geçti. Bizde inanın elimizden geldiği kadar çapa gösteriyoruz mesela ben arkadaşları vardiyalı bir şekilde çalıştırmaya çalıştım birazda olsa dinlensinler diye ama personelde dinlenmek istemedi sürekli çalışmak istedi. 1-2 saatlik uyku ile tekrardan gelip enkaz bölgesinde çalıma yapıyorlar. İnanın insanüstü gayret gösteriyor personel çünkü belki bir canlıya ulaşırız umudu var içimizde. Daha önceden de gittiğim depremlerde enkaz altından çıkardığımız canlı vatandaşlarımız olduğu için bu duyguları iyi kötü biliyorum. Enkaz altından canlı bir insanı kurtarmak ve o insana yeniden bir umut olabilmek ama bu sefer nasip olmadı. Yinede insanların cansız bedenlerini bulduk ve ailelerine teslim etmenin mutluluğunu yaşadık” şeklinde konuştu.Tekrar 15 kişilik bir ekibimiz sahaya gönderildiDeprem bölgesinde hala 15 kişilik ekibin hala deprem bölgesinde olduğunu belirten AFAD Sakarya İl Müdürü Hüseyin Kaşkaş, “6,8 büyüklüğünde Elazığ ilimizde bir deprem meydana geldi, tabi deprem Elazığ başta olmak üzere Malatya ve civar illerde de etkili oldu. Depremin meydana geldiği andan itibaren İçişleri Bakanlığımız Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığımız ve ilde de Valimizin talimatlarıyla derhal bölgeye bir ekip intikal ettirmemiz istenildi. Bu kapsamda 16 kişilik bir arama kurtarma ekibimiz, 2 arama kurtarma aracıyla birlikte buradan İstanbul Havalimanına sevk edildi. İstanbul Havalimanından da arama kurtarma araçlarımız kargo uçaklarıyla bölgeye intikal ettirildi. Ekiplerimizde uçakla birlikte bölgeye ulaştırıldı. Ve bölgeye ulaştıkları andan itibaren de orada AFAD Başkanlığımızın koordinasyonu, müdahale daire başkanımızın emri altında görevlendirilen enkazda gece-gündüz çalışmalar yaptılar. Tabi ilk etapta 16 kişilik bir ekibimiz oraya gönderildi, o ekip arama kurtarma bittikten sonra geri geldi ve tekrar 15 kişilik bir ekibimiz sahaya gönderildi, orada çalışmaları devam ediyor” ifadelerini kullandı.Afet öncesinde ortaya konulması lazımVatandaşların afet sırasında gösterdikleri hassasiyeti afet öncesinde ortaya konulması gerektiğinden bahseden Kaşkaş, "Afetin 3 tane aşaması var; afet öncesi, sırası ve sonrası. Bunları birer cümle ile ifade edecek olursak, afet öncesinde afet risklerini belirlemek, tedbir almak ve olası bir afette de can ve mal kaybını en aza indirmek. Afet sırası ise; afete hızlı ve etkili müdahale etmek, sonrasında da bozulan hayatın kısa süre içerisinde normale dönüşmesini sağlamaktır. Afete müdahale anlamında AFAD Başkanlığımız kurulduktan sonra Dünya’da ilk ve tek olan bir plan yapılmıştır. TAMP dediğimiz Türkiye Afet Müdahale Planı. Bu plan tüm kurumların, kuruluşların rollerini belirleyen bir plandır. Tabiri caizse bir afet olduğunda bu afette hangi kurum, hangi işlemleri, hangi personel ile nerede ve nasıl yapacak bunların tamamı planlanmış, programlanmış ve tüm müdahale faaliyetleri de buna göre yapılmaktadır. Elazığ depremindeki müdahale faaliyetleri de Türkiye Afet Müdahale Planı kapsamında gerçekleşti. Onun için çok hızlı ve etkili bir müdahale gerçekleşti . Afet anında ortaya konulan hassasiyet, duyarlılık afet öncesinde gösterilmediği sürece biz çok daha acılar çekeriz. O bakımdan öncelikli olarak, afet öncesine yoğunlaşmamış lazım. Afet sırasında gösterdiğimiz hassasiyetin afet öncesinde ortaya konulması lazım” dedi.

SAKARYA/İHA


(FOTOĞRAF)


Öne Çıkanlar
YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN