Seçim sonuçları

Geçtiğimiz hafta, bilim, uzay çalışmaları, astronomi ve yapay zekâ konularında o kadar çok gelişme oldu ki; hangisini yazacağımı şaşırdım. Çözüm olarak kendi çapımda mini bir seçim yaptım. Haftanın bilimsel gelişmelerini sıraya koydum. Hepsi de önemliydi. Oyumu ilk sıradaki Aurora’ya yani Güneşteki fırtınalar sonucu meydana gelen ve kutuplarda genelde geceleri görülen renkli ve hareket eden ışıklara verdim. Şahsımdan başka oy kullanan olmadığı için seçimin kazananı da bu ilginç ışıklar oldu.

Bu arada bir oy deyip geçmeyelim. Bir oyun önemi çok büyük. Mesela 1776 yılında 1 oy ile Amerika’nın resmi dili Almanca yerine İngilizce olmuştur. Eğer o 1 kişi Almanca lehine oy verseydi bugün bütün bilgisayar dilleri ve elektronik aletler İngilizce değil Almanca olacaktı. Bilimsel makaleleri İngilizce değil Almanca yazmak zorunda kalacaktık ve çocuklarımızı İngilizce değil Almanca öğrenmesi için kurslara gönderecektik. Aynı şekilde 1850 yılında California ve Texas bir oy farkla Amerika Birleşik Devletlerine katıldı. Eğer o bir oy olmasaydı California ve Texas kendi başlarına devlet olacaklardı. Yine 1868 yılında ABD Başkanı Johnson bir kişinin oyuyla başkanlıktan indirilmekten kurtuldu. Hitler tek bir oy farkıyla partisine başkan seçildi. O 1 oy tersine olsaydı bugün tarihte Hitler diye birisini bilmeyecektik. Son olarak, bugün benim kullandığım bir oy bu bilim köşesinde yazılacak yazıyı belirledi.

Los Angeles ve San Diego’da yaşayan bir grup amatör astronom Alaska’nın şirin fakat karla kaplı bir şehri olan Fairbanks’e uçtu. Şahsımı da davet ettiler. Bu yolcuların hedefi ise Güneş Rüzgârları sonucu oluşan ve ‘kuzey ışıkları’ da denilen Auroraları izlemek, resim ve video çekmek ve bunları da astronomi dergileri ve bloglarında yayınlamaktı. Beni davet etme nedenleri ise hem tanışıyor olmamız hem de bu ışıkların arka planında neler olup bittiğini bir astrofizikçiden yerinde dinlemekti. Bu nazik daveti önce kabul ettim. Sonra başka bir programla aynı günlere denk geldiği için reddetmek zorunda kaldım. Fakat bu işin arka planını da burda anlatmam için vesile oldu.

Güneşimizde her saniye 600 milyon ton hidrojen 596 milyon ton helyuma dönüşür. Bu sebele Güneş her saniye 4 milyon ton kütle kaybeder. Bu kayıp, uzaya ışınım olarak dağılır. Güneşin ikinci kütle kaybı ise Güneş rüzgarları sayesindedir. Yıldızımız her saniye 1.5 milyon ton daha kütle kaybeder rüzgarlar sebebiyle. Güneş her saniye milyonlarca ton kütle kaybetmesine rağmen Güneş’in en az 4,5 milyar yıl ömrü var. Çünkü Güneş çok büyük. Hacim olarak Güneş Dünya’dan tam 1 miyon 300 bin kat büyük. İşte bu rüzgarlarla Güneş’ten ayrılan yüklü ve zararlı radyoaktif parçacıklar (elektronlar, atom çekirdekleri) saatte milyonlarca kilometreyi bulan hızla 40-50 saat içinde Dünya’mızın manyetosfer tabakasına çarparlar.

Dünyamızın merkezinde kor olarak bulunan ve yüzeyde de az miktarda yer alan demir madeninin tamamını çıkarırsak, Mars kadar büyük demir gezegen yapabiliriz. Yani Dünyamız, Mars kütlesine yakın demir madenlerine sahiptir. Sıvı halde gezegenimizin derinliklerinin dönen bu demir, Dünyamızın etrafında bir manyetik alan oluşturur. Biz bu alana Manyetosfer tabakası deriz.

İşte demir madeninin oluşturduğu manyetik alan, aynı bir çatı gibi bizi bu tehlikeli Güneş rüzgarından korur. Gelen parçacıkların büyük kısmının yönlerini değiştirip uzaklara gönderir. Dünyanın manyetik alanından ayrılan yüklü parçacıklar, manyetik alan çizgileri boyunca enerjilerini azaltıp uzun bir yol aldıktan sonra Dünya’ya geri dönerler ve kutup bölgelerinden giriş yaparlar.

O sırada onları atmosferde bulunan Hidrojen ve Azot (nitrojen) gazları karşılar ve bu parçacıklarla etkileşime geçerek iyonize olurlar enerji seviyeleri yükselir. Bir müddet sonra kararlı hale geçmek isterler ve aldıkları enerjiyi bırakırlar. İşte bu bırakılan enerji, gözle görülebilen foton olarak atmosfere yayılır. Eğer Hidrojen ile etkileşime geçmişse çoğunlukla yeşil ışık, bazen kırmızı ışık, azotla etkileşime geçmişlerse mavi ışık oluşuyor.

Auroaları en iyi izleme yeri Alaska veya Norveçtir. Astronomi Dergisi her yıl bu Auroraları izlemek üzere bu iki izleme yerine turlar düzenlemekte ve fotoğraf ve video çekimi yapmaktadır. Norveç’te ise buzulların arasında buzlardan otel odaları vardır ve bu odaların çatıları camdan yapılmıştır. Astronomi meraklıları gece boyunca yattıkları yerden bu muhteşem ışık gösterilerini izleyebilmektedirler.

Los Angeles ve San Diego şehirlerinde yaşayan bu amatör astronomlar kasım ayında Norveç’e, Mart ayında da Alaska’ya tur düzenliyorlar. Yanlarına da hem bu işi anlatacak bir bilim insanı, ve bu işi profesyonel fotoğraflayan ve katılan ekibe nasıl fotoğraf çekileceğini öğreten bir astronom almayı da ihmal etmiyorlar. Bu yıl bu güzel şansı kaçırmış olmam gelecekte gitmeme engel değil. İlk fırsatta bu esrarengiz ışıkları ziyaret edeceğim.

Auroraları görenlerden dinlediğime göre bu ışıkları izlemek müthiş bir tecrübe imiş. Çoğu hayatlarından yaşadıkları en ilginç olay olarak tanımlıyorlar ve “anlatılmaz, yaşanır” diyorlar. Hatta ruhen bir başka seviyeye çıktıklarını ve ufuklarının genişlediğini söyleyenler bile var.

NASA ise Auroraların sırlarını araştırmak üzere 5 uzay aracı tasarladı. Bu araçlardan ilkine “Ionospheric Structuring: In Situ and Groundbased Low Altitude StudieS” veya “ISINGLASS” ismi verildi. Görevi ise alçak irtifada Güneş rüzgarlarının iyonosferdeki davranışlarını incelemek. ISINGLASS 2 uzay aracından oluşuyor.

Auroraları inceleyecek 5 uzay aracından üçüncüsüne ise “PolarNOx” ismi verildi. Güneş rüzgarlarının azotla tepkimeye girmesinden Azot Oksit (NO) oluşuyor. Azot Oksit ise ozon tabakası için zararlı. Bu uzay aracının amacı ise, bu Azot Oksit’i incelemek. İste PolarNOx uzay aracı bu oluşan Azot Oksitlerin nerede toplandığını ve iklime etkisini araştıracak.

Dördüncü ve beşinci uzay aracının adı “Neutral Jets in Auroral Arcs” Yüksek enerjili elektronlar Dünya’nın manyetik alanı içinde nötr gazlarla etkileşerek 20 bin volt elektrik üretiliyor. Bu iki uzay aracı, oluşan elektrik akımını ve Auroraların oluşturduğu yayları inceleyecek.

19-04/01/ekran-resmi-2019-04-01-011818.png

YORUMLAR (4)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
4 Yorum