Son dakika! Erdoğan'dan 'asker eğlencesi' talimatı: Müsaade etmeyeceksiniz

Son dakika! Erdoğan'dan 'asker eğlencesi' talimatı: Müsaade etmeyeceksiniz

Son dakika haberi... Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul Valiliği'ne asker eğlenceleri ile ilgili talimat verdiğini belirterek 'Böyle bir yaklaşım olmaz. Bu konularda Valime de söyledim, 'İstanbul'da kesinlikle bunlara müsaade etmeyeceksiniz. Böyle bir uğurlama olduğu anda toparlayın götürün.' Çünkü biz bu insanları öyle kenarda, köşede yürürken, gezerken bulmadık' dedi.

İstanbul'da tepki çeken asker uğurlamalarının ardından talimat verdiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan "Bu konularda Valime de söyledim, 'İstanbul'da kesinlikle bunlara müsaade etmeyeceksiniz. Böyle bir uğurlama olduğu anda toparlayın götürün" dedi.

Erdoğan, Kartal Dr. Lütfi Kırdar Şehir Hastanesi'nin açılış töreninde konuştu.

Erdoğan'ın açıklamaları şöyle:

"Yassıada mahkemelerinin acımasızlığından payını alanlardan biri de merhum Lütfi Kırdar'dır. Lütfi Kırdar, Yassıada'da birçok uyduruk davadan yargılanmıştır. Bunlardan birisi CHP'nin kışkırtmasıyla düzenlenen 28-29 Nisan öğrenci olaylarıdır. Öğrencilerin öldürüldüğü, hatta kıyma makinesine atıldığı gibi pek çok yalanın havada uçuştuğu yargılamalar sırasında Mahkeme Başkanı, Lütfi Kırdar'ı huzuruna çağırır.

"LÜTFİ KIRDAR, İĞRENÇ HAKARETLERE MARUZ KALIR"

Mahkeme Başkanı malum Salim Başol, merhum Kırdar'a görevi ve davayla hiçbir alakası olmayan şu soruyu sorar: 'İstanbul'a büyük hizmetler yapmış bir kimsesiniz. Neden CHP'den istifa ederek Demokrat Parti'ye geçtiniz?' Merhum Lütfi Kırdar, 'Demokrat Parti...' diyerek söze başladığı esnada birden fenalaşır ve sandalyeye oturmak için izin ister. Ancak Mahkeme Başkanı buna müsaade etmez. İğrenç iftiralar ve hakaretlere maruz kalan Lütfi Kırdar'ın kalbi bu kadar haksızlığa daha fazla dayanamaz. 17 Şubat'ta iki askerin kollarında mahkeme salonundan çıkarılırken oğlu ve yol arkadaşlarının gözleri önünde vefat eder.

Cenaze merasimi, İstanbul halkının darbeye karşı sessiz bir tepkisine dönüşmüştür. 10 binlerce İstanbullu son görevlerini ifa etmek için 27 Mayıs mağduru eski valilerinin cenazesine koşmuştur. Milletimiz nasıl ki Yassıada şehitlerini kalbine gömerken, darbecileri ve hukuk dışı kararlara imza atan hakimleri asla affetmemişse, işte bu insanları da o derece gönlüne bağrına basmıştır.

"ÇEVREYE DUYARLI, DEPREME DAYANIKLI..."

Yeni hastanemizin İstanbul'a yakışır bir eser olmasının yanı sıra çevreye duyarlı, depreme dayanıklı olmasını özellikle istedik. 618 milyon liralık bir yatırımla 302 bin metrekare kapalı alana sahip 5 bloktan oluşan, otoparkı, konferans salonu, yeşil alanı ve diğer özellikleriyle bu muhteşem eseri ilçemize ve İstanbul'umuza kazandırdık. Hastanemiz 145'i yoğun bakım olmak üzere 1105 yatak kapasitesine sahip. Hastane bina zemininde bulunan 855 izolatörle İstanbul'un depreme en hazırlıklı, en dayanıklı tesislerinden birisi olmuştur.

Donanımıyla, altyapısıyla kendi alanının öncülerinden olan hastanemizde yıllık 3,5 milyon hastanın ayakta, 150 bin hastanın yatarak tedavi görmesini planlıyoruz. Burada kanser cerrahisi başta olmak üzere senede 100 bin ameliyat yapılmasını öngörüyoruz. Hastanemizi inşa edeceğimiz 150 yataklı onkoloji hastanesiyle daha da büyüteceğiz. Böylece yatak kapasitesini 1250'ye, poliklinik sayısını ise 250'ye çıkarmış olacağız.

"EN DÜŞÜK CAN KAYBI İLE ATLATAN ÜLKELER ARASINDAYIZ"

Salgına en gelişmiş ülkeler dahil çoğu devlet hazırlıksız yakalanmıştır. Fakat biz dikkat ederseniz hep bir şey söyledik; 'Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi / Olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi.' Ecdadımız Kanuni'nin bize vermiş olduğu bu ilhamla biz ne geliyorsa elimizden onu yaptık, yapmaya devam edeceğiz, çünkü sağlık bu denli önemli.

Türkiye, işte bu salgın dönemine 40 bin yoğun bakım yatağı, 246 bin yatak kapasitesi, 1213 bilgisayarlı tomografi cihazı, 4 bin tedavi kurumu, hepsinden önemlisi 1 milyon 100 bin sağlık ordusuyla girmiştir. Çok kısa sürede inşa ettiğimiz veya hizmete girme vaktini öne aldığımız hastanelerle sağlık altyapımızı daha da güçlendirdik. Aldığımız tedbirler ve geliştirdiğimiz yöntemler sayesinde salgını en düşük can kaybı oranıyla altlatan ülkeler arasında yer aldık.

"BÖYLE BİR UĞURLA OLDUĞU ANDA TOPARLAYIN GÖTÜRÜN"

Asker uğurlama derken arkadaşınızı zehirliyorsunuz. Böyle bir yaklaşım olmaz. Bu konularda Valime de söyledim, 'İstanbul'da kesinlikle bunlara müsaade etmeyeceksiniz. Böyle bir uğurlama olduğu anda toparlayın götürün.' Çünkü biz bu insanları öyle kenarda, köşede yürürken, gezerken bulmadık.

Bunlar bize Rabbimizin emanetidir. Genç, virüse karşı bağışıklık anlamına gelmez. Üzüntülü olmak, ihmalkar davranmayı gerektirmez. Bizim inancımızda tedbirsiz tevekkül olmaz. Rehavetin sonu ya hastalık ya da pişmanlıktır. Kontrollü bir şekilde hayatımızı normalleştirirken tedbirleri elden bırakmayacağız. Vatandaşlarımızı salgına karşı dikkatli olmaya, kurallara riayet etmeye davet ediyorum.

"ŞEHİR HASTANELERİMİZ AVRUPA'DA BİR NUMARADIR"

Bizim şehir hastanelerimiz, bunu iddialı bir şekilde söylüyorum, Avrupa'da bir numaradır, dünyada ise sayılıdır. Hamdolsun, biz bu noktaya gelmiş bulunuyoruz. Bundan sonra ise icraatlarımızla bu hastanelerimiz sağlık turizminde çok ciddi bir çekim alanı oluşturacaktır."

Öne Çıkanlar
YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN