Massachusetts Teknoloji Enstitüsü'nün yan şirketi olan Quaise Energy, 'sonsuz enerji' için dünyanın kabuğunu kimsenin inmediği kadar derine kazmayı planlıyor. Kullanılacak olan bu yeni füzyon teknolojisi ise ilk kez herhangi bir sondaj işleminde kullanılmış olacak.
Quaise adlı öncü bir enerji şirketi 2020 yılındaki lansmanından bu yana, Dünya’nın kabuğunu daha önce hiç kimsenin inmediği kadar derine kazacağını söyleyerek ilgileri üzerine çekti.
"BU FÜZYON TEKNOLOJİSİ ADETA BİLİM KURGU FİLMLERİNİ ANDIRIYOR"
Quaise’in bu aşırı derin jeotermal enerji planı dünyada şuana kadar görülmüş en büyüleyici yeşil enerji projelerinden biridir. Boston Merkezli olan ve MIT’nin (Massachusetts Teknoloji Enstitüsü) yan kuruluşu olan bu enerji şirketi asıl amacı füzyon deneylerinde plazmayı aşırı ısıtmak için geliştirilmiş olan güçlü bir milimetrik dalga ışını teknolojisini kendi amacı için yeniden tasarladığını söylüyor. Dünya’nın kabuğunun altındaki ve daha önce hiç karşılaşılmamış olan kayaları delmek için yeniden tasarlanan bu özel teknoloji ise adeta bilim kurgu filmlerini andırıyor.
"Quaise'in teknolojisinin çalışması durumunda Dünyanın herhangi bir yerinde mevcut olabilecek bu sınırsız süper kritik jeotermal gücün temsili bir görseli."
"SUYUN DÖRDÜNCÜ HALİNDEN ÇOK DAHA YÜKSEK BİR SICAKLIK"
Şirket ellerindeki bu teknolojinin normalde mümkün olan sondaj derinliklerinden çok daha derine inmelerini sağlayacağını ve 500 derece civarındaki kaya sıcaklıklarına kadar derine inebileceklerini söylüyor. Bu, suyun jeotermal enerji üretiminin verimliliğini radikal bir şekilde arttıran ve ‘süper kritik’ bir diğer adıyla suyun 373 derece ve 220 bar’da kaynayarak dördüncü durumunu alması olarak da bilinen durumun çok daha üzerine çıkılması anlamına geliyor.
"Quaise'in hibrit ultra-derin sondaj kulesi."
"GÜNÜN 24 SAATİ ÜRETİLEBİLECEK YEŞİL ENERJİ KAYNAĞI"
Sonuç ise devasa, hatta neredeyse tükenmeyen jeotermal enerji kaynakları demek. Gezegenimizin hemen hemen her yerinde kullanılabilecek hale gelen bu enerji herhangi bir enerji santralinde kullanılan, buhar oluşturarak türbinleri çalıştırmak için kullanılan fosil yakıtlardan sızan Karbondioksit (CO2) sızıntıları olmadan güvenilir enerji üretmek demek. Günün 24 saati üretilebilecek olan bu yeşil enerji kaynağı, rüzgar ve güneş enerjisi gibi yenilenebilir kaynakların oluşturduğu endişeler olmadan teoride günün her saatinde tam kapasite enerji üretimini sağlayabilecek
"DERİNLİK ORTALAMA BİR YOLCU UÇAĞININ SEYİR İRTİFASINDAN DAHA YÜKSEK"
İnsanoğlunun bugüne kadar açtığı en derin delik 12.289 metredir (40,318ft) ve bu ortalama bir yolcu uçağının seyir irtifasından daha yüksektir. Öte yandan bu deliğe insanoğlunun ulaşması yaklaşık 20 yıl sürmüştür fakat Quaise, bu uzun bekleyişin üstesinden gelmek için yeni bir teknolojiden faydalanmayı düşünüyor. Geleneksel bir döner uç ve Gyrotron enerjisiyle çalışan hibrit bir sondaj kulesi kullanacağını söylüyor. Bu sondaj makinesi, sert maddeleri eriterek, kırarak veya buharlaştırarak ürettiği ışın demetiyle teoride 20 kilometrelik bir deliğin açılmasını 100 günde mümkün kılmayı hedefliyor.
