Eserleri New York, Monaco, Berlin gibi birçok ülkede sergilenen Ahmet Güneştekin’in ‘Belleğin Alfabesi’ adlı yeni kişisel sergisi Daax Corporation desteğiyle Bakü’de sergileniyor. Marlborough Gallery sanatçısı Güneştekin’in bu kez dil ve toplumsal bilince dikkati çektiği 'Nesimi'ye Recm’ eseri Azerbaycanlı sanatseverlerden büyük ilgi görüyor.
Ahmet Güneştekin'in dilin renk algısı, mekân algısı ve düşünüşe etkisi üzerine yoğunlaşarak bellek ve ölümsüzlük arayışı üzerine çalıştığı eserlerinden oluşan Belleğin Alfabesi sergisi Haydar Aliyev Kültür ve Sanat Merkezi'nde Azerbaycanlı sanatseverlerle buluştu.
Küratörlüğünü Haydar Aliyev Vakfı Sanat Danışmanı Emin Mammadov'un üstlendiği serginin 1 Ekim'de gerçekleşen açılışına Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in eşi Cumhurbaşkanı Birinci Yardımcısı Mihriban Aliyev, Türkiye Bakü Büyükelçisi Erkan Özoral, sponsor DAAX Corporation'ın sahibi Hasan Gozal, Karar Gazetesi yazarları Mustafa Karaalioğlu ve Akif Beki ile Ulrich Ptak, İnci Aksoy gibi sanat ve siyaset dünyasından birçok isim katıldı.
SERGİ 30 MART 2020'YE KADAR AÇIK
Sanatseverlerin yoğun ilgisiyle açılan sergide sanatçının dile olan derin ilgisini gösteren Azeri romantik şairi Nesimi’ye adadığı Nesimi’ye Recm, aynı anda hem korkunç ve grotesk hem de hipnotize edici ve güzel olarak yorumlanan Ölümsüzlük Odası, uzaktan bakıldığında dönüyormuş hissi veren birbirine geçmiş bisikletlerden oluşan Dilek Ağacı, deşifre edilmesi gereken devasa bir bulmacaya benzeyen Yüzleşme eserleri yer alıyor.
Ayrıca sanatçının son dönem çalışması olan ve cennet bahçesi hikayesini, insanlığın kısa bir süre için eriştiği fakat kaybetmesi kaçınılmaz olan ölümsüzlüğü bir şans hikayesi olarak yorumladığı eseri Tanrının Arka Bahçesi de ziyaretçilerin beğenisine sunuluyor. Sergi 30 Mart 2020'ye kadar görülebilecek.
HARFLER BİR BİR YİTERKEN...
Sanatçının Azerbaycan halk şairi Nesimi’ye ithaf ettiği Nesimi'ye Recm eseri, içinde ve etrafında siyah harflerin yer aldığı bir harf kafesinden oluşuyor. Sanatçı, kafesin etrafında dağınık duran bazı harfleri ise farklı renklerde işleyerek eserin adında geçen, Arapça'da 'taşlama' anlamına gelen ve uluslararası hukukta yasaklanmış 'recm' eyleminden esinle dilin ve toplumsal bilincin yok olmasına dikkati çekiyor.
