Şehir Üniversitesi’nin gece yarısı Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle tamamen kapatılması kamuoyu vicdanında derin yara açtı. ‘Üniversite kapatılarak intikam alınıyor’ değerlendirmeleri yapıldı, her kesimden tepkiler çığ gibi büyüdü. Hukuksuzluğa karşı bir araya gelen mağdur öğrencilerden akademisyenlere sosyal medyada ‘adalete, vicdana kilit vuramazsınız’ mesajları yağdı.
'Borç’ bahanesiyle önce varlıklarına tedbir konuşlan ve ardından kayyum atanarak Marmara Üniversitesi’ne bağlanan İstanbul Şehir Üniversitesi’nin somn olarak hazırlanan özel yasanın ardından Cumhurbaşkanı kararıyla kapanmasına tepkiler çığ gibi büyüyor. Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu’nun kurucuları arasında olduğu İstanbul Şehir Üniversitesi’nin açıkta kalan 8 bin öğrencisi, yaşanan durumu protesto etmek için toplandı.
POLİS KAMPÜSE BARİKAT KURDU
Sosyal medyadan organize olan öğrenciler Kartal’daki kampüsün önünde toplandı. Okulun içinde açıklama yapmak isteyen öğrencilere Çevik Kuvvet izin vermeyince okulun önünde sosyal mesafe kurallarına uyarak açıklamalarını yaptılar. “Mağdur olmayacağımız söylendi ama biz tercih ettiğimiz üniversiteden mezun olmak istiyoruz” dedi. Dokuz aydır üniversiteleri için mücadele veren öğrenciler bu süreçte hem bedenen hem de ruhen yıprandıklarını dile getirdi. Şehir Üniversitesi öğrencilerinden Ayşenur Olgun “Sabah uyandığımızda okulumuzun kapatıldığını öğrendik. Bundan sonra ne olacak bilmiyoruz. Mağdur olmayacağımız söylendi ama biz istediğimiz üniversiteden, tercih ettiğimiz bölümden mezun olmak, tercih ettiğimiz hocalardan ders almak istiyoruz” dedi.
PANDEMİYİ FIRSAT BİLDİLER
Öğrenciler ayrıca açıklamlarında son vedalarını yapmak için üniversiteye girmek istediklerini ancak polisin engel olduğunu ifade etti. Pandeminin fırsata çevirilerek üniversitenin kapatıldığını açıklayarak geleceklerinin belirsiz olduğunu vurguladı. Öğrenciler ayrıca kapının önüne koydukları yazı tahtasına “Şehir dört duvar arasına sıkıştırılamaz” yazısı yazdı. Ellerinde “Bu böyle yarım kalmayacak” yazılı dövizler taşıdı. Protestoya bazı veliler de katıldı. Süreç boyunca hiç bir şekilde bilgilendirilmediklerini ifade ettiler.
SİYASETİN FIRTINASINDA ŞEHİR DÜŞTÜ
Şehir Üniversitesi öğrencileri skandal karara sosyel medyada yaptıkları paylaşımlarla da isyan etti. Kübra Metin “Mustafa Özel hocamın dediği gibi: İyi, Güzel ve Doğru’nun kervanında tutkulu yolcular için Şehir bir düştü. Siyasetin amansız fırtınasında Gözler kum doldu ve Şehir düştü dedi. Bir başka öğrenci de “2019 yılında A+ üniversiteler arasında seçilip, 2020 yılında kapısına kilit vurulan okuldur Şehir Üniversitesi. unutmayın” paylaşımında bulundu.
MARMARA ÖĞRENCİLERİNDEN TEPKİ
Bu arada YÖK’ün kürürıyla Marmara Üniversitesi’ne Şehir’in öğrencilerin aktarılmasına de tapki geldi. Marmara Üniversitesi’nde eğitim gören öğrenciler ve mezunları sosyal medyadan karara tepki gösterdi. Marmara Üniversitesi öğrencileri zaten kalabalık olan okullarının daha da kalabalıklaşacağını ifade etti. Bazı öğrenciler ise aynı diplomanın verilmesinin haksızlık olduğunu savundu.
‘İLK DEFA BU KADAR ÇOK KORKTUM’
Çocuk Vakfı Kurucusu Mustafa Ruhi Şirin Şehir’in kapatılmasını bir açıklamayla tepki gösterdi. Şirin açıklamasında şu ifadeleri kullandı: “Dün kapatılan Şehir Üniversitesi haberiyle güne baş65 yıllık ömrümde ilk defa bu kadar çok korktum ve ülkem için endişeye kapıldım!. Ne kalan aklım ne de dünyanın bütün dillerindeki kelimeleri yeterli değil bu büyük korkumu açıklmaya. Eminim, Ezop yaşasaydı ve bu kadar büyük bir ‘düzmece masal’la üniversite kapatıldığını duysaydı fabl anlatmaktan vazgeçerdi!. Bir üniversite kurma hayalini gerçekleştiren Bilim ve Sanat Vakfı’Nı ve 7 bin öğrencisini korkmuş kalbimle selamlıyorum... Fakat asla ümütsiz değilim.” CHP’li Muharrem İnce de Şehir’e kilit vurulmasına tepki gösterdi. İnce “Bakanlık, Başbakanlık yaptığı dönemde Sayın Davutoğlu’nu çok eleştirdim. Aynı da düşünmüyoruz. Ancak kurucusu olduğu üniversitenin Ak Parti’den ayrılıp parti kurdu diye intikam alırcasına kapatılmasına da sessiz kalamam. Kurucusuna kızıp üniversite kapatmak demokrasilerde olmaz” ifadesinin kullandı. Karara Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın eski metin yazarı AK Partili Aydın Ünal ise “Coğrafyanın kaderidir: Hep en yakındaki büyük tehdittir. Kardeş, dost, yoldaş, komşu, dindaşa en büyük hasımdan daha çok husumet edilir. Küffara merhamet, mü’mine şiddet reva görülür. Devrim çocuklarını yiyince büyür sanılır. Şehir Üniversitesi’nin kapatılmasının başka izahı yok” diye konuştu.
KARAMOLLAOĞLU: 28 ŞUBAT MANTIĞI İŞ BAŞINDA
Saadet Partisi Genel Başkanı Karamollaoğlu, Şehir Üniversitesi’nin kapatılmasına ilişkin tepkisini sürdürdü. Karamollaoğlu, haftalık basın toplantısında “Adalette, emniyette, şimdi de ilim yuvalarında kutuplaşma yaşanıyor. Şehir Üniversitesi açılışının eski resimlerine bakıyoruz Erdoğan, Davutoğlu, Gül orada. Hep beraber güle oynaya açılışını yaptılar. Şimdi işler değişti. 28 Şubat’ta bir baskı vardı. ‘Konuşanın tepesine vurun’ mantığı vardı, şimdi aynı mantık yine iş başında. 28 Şubat’ın en büyük hatalarını bugün yine yaşıyoruz. Tüm bu yaşananların neticesinde, ülkemizin geleceğinden endişe ediyorum. Çünkü zulüm başladığında çığ gibi büyür. Bir yerde zulüm başlarsa orada hayır beklemek mümkün değildir. Bu millete zulmetmeyin” dedi. Çoklu baro tartışmalarına da değinen Karamollaoğlu “Çoklu baro çalışmaları, Türkiye’nin kamplaşmasına ve kutuplaşmasına destek sağlayacak bir adım olur. Adaletin hangi fikirde olursa olsun; siyasallaşmasının karşısındayız. Adalet, siyasallaşarak düzelmez” vuyrgusu yaptı. Sözlerini sürdüren Saadet lideri “Üniversitelerde adaletsizlik var. Rektör tayin ediliyor ancak uluslararası sahada kabul almış tek bir makalesi yok. Siz, böyle rektörlerin akademisyen yetiştireceğine nasıl inanıyorsunuz? Üniversitelerde liyakate önem verilmediği için geleceğimizi tehlikeye atıyoruz. İşi hak edene vermemek, hak edene zulümdür hak etmeyene vermek ise tüm ülkeye zulümdür” diye konuştu.
‘YANLIŞLIKLA’ KURULAN ÜNİVERSİTE KAPATILDI
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla yayımlanan yeni enstitü, fakülte ve yüksekokul kurulmasına dair Cumhurbaşkanı kararları içerisinde Marmara Üniversitesi bünyesinde ‘Mimarlık ve Tasarım Üniversitesi’ de kurulduğu ilan edildi. Mevzuata göre üniversite ancak TBMM’de yapılacak bir kanun ile kurulabilir. Cumhurbaşkanı ise sadece enstitü, fakülte kurabilir. “Üniversite içinde üniversite kurulması” gibi bir durum da yaratan bu mevzuata aykırı kararla ilgili Resmi Gazete’de düzeltme yayımlandı. ‘Sehven’ denilerek karar için Resmi Gazete’de yayınlanan düzeltme ile ‘Mimarlık ve Tasarım Üniversitesi’ ifadesi ‘Mimarlık ve Tasarım Fakültesi’ şeklinde değiştirildi.
