İmamoğlu’na tepki neyi gösteriyor?

Sen misin, “Beka söylemi sokakta karşılık bulmuyor, bulsa halk kin ve düşmanlığa tahrik olmaz mıydı şimdiye” diyen... Akşamına kalmadı, Ekrem İmamoğlu’na ‘tokat gibi tepki’ görüntüleri düştü ortalığa.

Güya dünkü çıkarsamamı yalanlayan görüntüler...

Bir vatandaş elini sıkmamış CHP adayının, nedenini de “PeKeKe’li teröristlerin elini sıkmak vatana ihanettir” diye açıkladığı duyuluyor.

İktidar medyası üstüne atladı, ‘flaş flaş, İmamoğlu’na tokat gibi cevap’ anonslarıyla yayıyor.

Yaygaracılar da ‘Bak işte beka söylemi sokakta tutmuş, görünür hale gelmiş, hani izine rastlanmıyordu, dediğin gibi değilmiş, al sana ispatı’ diye gözüme sokuyor.

‘Bravo, aferin, galeyana getirmeyi başardınız, körükleye körükleye tepkiyi sokağa taşırdınız, İmamoğlu’nun bekamızı tehlikeye attığına inandırdınız vatandaşı, bölücükle tam da işte böyle milleti bölerek, sokakta karşı karşıya getirerek mücadele edilir, helal size” dememi bekliyorlar.

Ankara’da duvara ‘Biji Mansur’ yazan kişiyi tespit ettirmiş Mansur Yavaş’ın ekibi, iddiaya göre iktidar destekçisiymiş, suç duyurusuyla yargıya intikal ettirdiler dün.

O slogan da ayrı bir kanıt sayılıyor, beka söyleminin sokağa yansıdığının kanıtı...

Şunu ispatlamış oluyor sözümona bu örnekler: İktidar, demokratik muhalefetle değil terör örgütleriyle sandıkta yarışıyor. Cumhur İttifakı, seçimlerde siyasi rakipleriyle değil terörle mücadele ediyor. Ve, muhalefet sinsice önemsizleştirmeye çalışsa da seçmen, belediye değil beka ve kader seçimlerine gittiğimizi artık kavrıyor, durumun ciddiyetini anlıyor, aldırıyor...

Halk, kendisinden istendiği gibi bunun sıradan, herhangi bir belediye seçimi olmadığını, adaylar ve partiler arasında değil de Cumhur İttifakı’yla ‘dörtlü çete’ arasında geçtiğini görmeye başladı yani.

Bugünümüzü bize sağlayan propagandalara ne kadar teşekkür etsek az, bin yaşasınlar, kara çalma timleri değil de bir halk uyanıyor öyle mi?

Sanki Cumhurbaşkanı Erdoğan, ‘karşımızda bekamıza saldıranlar var meşru muhalefet yok’ derken tepkinin sadece sandığa saklanmasını istememiş, militanlar eliyle sokağa da yansıtmaya çağırmış gibi seviniyor karalayıcılar.

Oysa Erdoğan, muhalefet kazanırsa iktidar tökezlerken terör örgütlerinin bundan yararlanarak palazlanacağı ve kaos çıkarmaya çalışacakları tezini işliyor.

Teröristlere bırakmadan kışkırtmalarla sokağı provoke edip kargaşaya zemin hazırlamak bu tezi çürütmez, Cumhurbaşkanı’nın amacıyla ters düşürmez sanmıyorlar mı bir de!

‘Muhalefet bir belediyeyi kazanırsa terör örgütleri kazanır, seçimlere gitmiyoruz içimizdeki düşmanla savaşıyoruz’ havasını sandıkta estirmenin sakıncaları başka. Sokağa indirmek başka. Sokakta eserse nelere yol açacağını idrakten dahi acizler fakat.

Bırakın eşit ve adil şartlarda kampanya yürütmelerine fırsat vermeyi, rakipleri sokağa bile çıkamayacak hale getirmek gurur duyulacak bir şeymiş gibi...

‘Sokağa çıkarılmaması gereken hainler, dış güç oyuncakları neden sandığa sokuluyor peki’ denmeyecek zannediyorlar.

Terörle mücadelenin ucuz popülizme alet ve siyaseten istismar edilmesi terörle mücadeleye zarar vermezmiş, yargı ve kolluk yerine icabında seçmene de ajitasyon hesabıyla havale edilebilecek bir görevmiş gibi...

Külahıma anlatmasınlar, Binali Yıldırım’a anlatsınlar yeter.

“Gaza gelmeyin, abartmayın, İstanbul’a başkan seçiyoruz” uyarısı onun. “Kim daha iyi belediye hizmeti verecekse o seçilsin” mesajı ona ait. Her adayın oy verilebilecek meşru bir seçenek olduğunu, beka endişesi yaşamadığını o söylüyor.

Önce onu İmamoğlu’nun kalleş terörist olduğuna ikna edin, sonra gelin köpürttüğünüz tepkinin neyi kanıtladığını baştan tartışalım.

YORUMLAR (69)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
69 Yorum