Ya da paydos ederler

Bir ‘ortak aday’da kazasız belasız uzlaşamazlarsa Millet İttifakı’nın bileşenleri bir ‘beka sorunu’yla yüz yüze gelebilir.

Seçimde darmadağın olurlar.

Vatandaş, uzlaşamamalarının faturasını hiç acımadan hem de enflasyon farkını ilave ederek onlara keser.

Böyle bir fırtınadan CHP lideri Kılıçdaroğlu da İyi Parti lideri Akşener de diğer liderler de nasibini alır.
Seçimden sonra bile toparlanmaya mecal bulamazlar.

Bu durum, 6’lı Masa’nın bekası için CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun adaylığında uzlaşmalarını mı gerektiriyor?

Şart değil.

Başka makul bir adayda uzlaşmaları da beka sorunlarını tehir edebilir.

Uzlaşıncaya kadar -şu anda İyi Parti’nin yaptığı gibi- kendi tezlerinde ısrar etmelerinin yıpratıcı etkisi var.
Uzlaştıklarında bu yıpranmanın tam değilse bile kısmen tamir edilmesi mümkün.

Ama eğer yamalı, gönülsüz, kerhen varılmış bir uzlaşmayla milletin karşısına çıkarlarsa… Kimde uzlaştıysalar ona bütün kuvvetleriyle sahip çıkamazlarsa... “Benim dediğim olmadı ne haliniz varsa görün” deyip ipin ucunu bırakırlarsa, ince ince hesaplar yapmaya lüzum yok, yüzde yüz kaybederler.
Uzlaşırlarsa yüzde yüz kazanırlar mı?

Kazanamazlar.

Ama uzlaşarak yenilmek uzlaşmayarak yenilmekten ehven olabilir.

Hiç mi yok kazanma ihtimalleri?

Var. Ama sadece ihtimal.

Uzlaşırlarsa kazanma ihtimalleri kadar devam eder.

Şu anda, anketlerin yanılma paylarını da dikkate alarak hesap ettiğimizde vatandaş hiç kimseye kazanmayı garanti etmiyor.

Bu, Kılıçdaroğlu’na alternatif olarak isimleri telaffuz edilen siyasetçiler için de geçerli.

Yani İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu veya ABB Başkanı Mansur Yavaş için.

Sesli düşünelim:

CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun ortak adaylığa talip olduğu her halinden anlaşılıyor.

İyi Parti’nin, Kılıçdaroğlu’nun ‘seçilecek aday’ olduğundan şüphe ettiği de anlaşılıyor.

Peki nerede, hangi adayda uzlaşacaklar?

Ekrem İmamoğlu’nda mı?

İmamoğlu’nun başında ‘ahmak’ davasından dolayı siyasi yasaklı olma sıkıntısı var.
O dava iki yıldan erken bitmez.

Ya biterse? Ya iktidar seçime birkaç gün kala itirazı mümkün olmayacak şekilde YSK marifetiyle İmamoğlu’nun adaylığını iptal ederse?

Olmaz diye bir şey yok. Eder eder.

Şöyle bir çözüm telaffuz ediliyor:

İki aday olsun. Biri İmamoğlu olsun.

Adaylığı iptal edilmezse sahaya o çıksın, öteki aday çekilsin.

İptal edilirse hepimiz yedek adaya yüklenelim.

İmamoğlu’nun mağduriyet rüzgarını arkamıza alalım, kazanalım.

Yedek aday kim?

Kılıçdaroğlu mu?

Belediye başkanı asil aday, genel başkan yedek aday. Tuhaf değil mi?

Başka ‘asil aday-yedek aday’ kombinasyonları da yapılabilir.

Ama hepsinde zorluklar var.

Taraftarlarını iki ayrı noktaya odaklayacaksın.

Seçim gününe kadar diken üstünde tutacaksın.

Öyle bir seçimden istediğin verimi alabilir misin?

Pürüzsüz, herkesin ‘bu olur’ diyebileceği kuvvetli bir seçenek bulunamaz mı?

Teorik olarak mümkün.

Fakat şu ana kadarki pratik, hiç ihtiyaçları olmadığı halde husule getirdikleri dağınık görüntü o seçeneği bulabileceklerine dair bir işaret sunmuyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan dahil hemen bütün siyasi aktörlerin gayretiyle ortak adaylık Kılıçdaroğlu’nun önüne doğru sürüldü.

Zamanları daraldı.

Mucizevi bir formül bulamazlarsa seçime böyle giderler.

Ya da Masa’yı paydos ederler.

YORUMLAR (35)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
35 Yorum