GÜVEN ADALI
ABD başkanlık seçimlerini Donald Trump’ın kazanması sonrasında dolar karşısında 3,94’ü görerek küresel piyasalarda negatif ayrışan Türk Lirası’nda (TL) Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankasının (TCMB) örtülü de olsa faiz artışları meyvesini verdi ve 3,61’e kadar geriledi. Amerika Merkez Bankasının (FED) mart ayında faiz artırmayacağı beklentisi de eklenince dolardaki düşüşün 3,55’e kadar devam edebileceği konuşuluyor. Destek Yatırım Araştırma Müdürü Murat Tufan, yurt içi gündemin sakin seyretmesinin TL değer kazanımlarını desteklediğini bildirdi. Haftanın önemli gelişmelerini değerlendiren Tufan, geçen hafta bankacılık komitesine sunum yapan FED Başkanı Janet Yellen’ın açıklamalarının yakından takip edildiğini belirtti.
Yellen’in faiz artışında gereğinden uzun süre beklemenin akıllıca olmayacağı, bu nedenle istihdam ve enflasyonun beklentilerine paralel gelişmesi halinde, gelecek toplantıların birinde faiz artışı olabileceği sinyalini verdiğini anımsatan Tufan, şunları kaydetti: “Bu şahin açıklamalar sonrası dolar endeksi 101,75 seviyesini test etti ve FED’in mart ayı toplantısından gelecek olası faiz artış ihtimali yüzde 40’ın üzerine çıktı. Ancak endeksin bu yükselişi çok fazla kalıcı olamadı. Bunun nedeni piyasaların arka planda bu toplantıdan faiz artışı beklememesi.” Bir süredir gelişmekte olan ülkelere para girişinin devam ettiğini ve bunun etkisiyle TL’de değerlenme görüldüğünü ifade eden İntegral Menkul Değerler Araştırma Direktörü Tuncay Turşucu, “Buna ek olarak TCMB’nin sıkı para politikasını ısrarlı bir şekilde sürdürmesi de dolar kurundaki gevşemede etkili oldu. 3,68 seviyesi kritik bir destek olarak izlenirken, bu seviyenin altına gerilemeler dolar kurunda aşağı eğilimin önümüzdeki günlerde artabileceğine işaret ediyordu.
TCMB’nin Cuma günü reeskont kredilerinin TL olarak ödenmesini sağlayan açıklaması, zaten pozitif hava içerisindeki TL üzerinde olumlu etki yarattı ve dolar kuru 3,61 seviyesine geriledi. TCMB bu kararı ile dolara ekstradan oluşabilecek bir talebin önüne geçmiş oldu” dedi. Genel eğilimlerin dolar kurundaki gevşemenin 3,55 seviyesine kadar devam edebileceğini gösterdiğini söyleyen Turşucu, “Son yükselişin tetiklendiği nokta olması bakımından 3,55 seviyesi kritik bir destek olabilir. Dolar kurunun 3,55 seviyesinin de altına gerilemesi durumunda 3,40-3,45 seviyeleri gündeme gelebilir” değerlendirmesinde bulundu.
ŞİMDİLİK GÜVENDE HİSSEDİYOR
XTB Araştırma Müdürü Arzu Toktay, dövizdeki gerilemeyi şöyle değerlendirdi: “Türkiye özelinde 16 Nisan’da yapılacak olan Anayasa Referandumu yaklaştıkça TL’de satışlar görülebilir. Öte yanda, bugünlerde küresel piyasalarda bekleyişe paralel içeride de bir rehavet havası var. TCMB, TL tarafında maliyeti yüksek tutmaya devam ediyor. Ocak ayı sonunda 10,34 seviyesine yükselen ağırlıklı ortalama fonlama maliyeti 17 Şubat’ta 10,38 seviyesinde yüksek seyrini koruyor. TL’nin olumlu performansına bakılırsa piyasa kendini Merkez’in kollarına bıraktı ve şimdilik güvende hissediyor. Dolar/TL paritesinde kritik 3,75 seviyesi aşılmadığı sürece zayıf görünüm devam ediyor. Ancak, aşağı yönlü potansiyelin de limitli olduğunu düşünüyoruz. 3,59-3,60 seviyesinin aşağı yönde kırılması ile parite en fazla 3,55 seviyesine kadar gerileyebilir. İlk cemre havaya düştü ama biz fazla heyecanlanmayalım TL için baharı görmeden yaz gelip geçebilir.”
OYUNA DAHİL OLDU
Deniz Özel ve Yatırım Grubu Yönetmeni Orkun Gödek de Merkez Bankasının, 12 Ocak tarihinden bu yana yatırımcılara “oyuna dahil olduğu” şeklinde güçlü mesajlar verdiğini söyledi. Merkez Bankasının, TL’de artan değer kaybının, bozulan algı ve maliyetler kanalı üzerinden gelecek dönem enflasyon gerçekleşmelerini etkileme olasılığını göz önüne alarak TL borçlanma maliyetlerinde sıkılaşmaya gittiğini belirten Gödek, “Sanıyorum, TCMB ilk etapta bozulan algıya müdahalede bulunmayı ve sürecin uzun soluklu olmayacağını düşünerek alışılagelmişin dışında adımları tercih etti” dedi. Gödek, reeskont kredilerinin geri dönüşlerinde TL ile ödeme yapılabileceği açıklamasını da önemsediğine işaret ederek, “Böylelikle gelecek 3 ay içerisinde piyasadan 4-5 milyar dolar düzeyinde döviz talebinin geri çekilmesi sağlanmış oldu. Zaten dış borç gelişmelerine baktığımızda toplamda 21-22 milyar dolar gibi ciddi bir rakam ile karşılaşıyoruz. Üzerine bir de reeskont ödemelerini düşündüğümüzde döviz talebi kur üzerinde baskı yaratabilirdi” dedi.
DÖVİZ TALEBİ AZALACAK
TCMB’nin TL’yi destekleyici adımlar atmaya devam ettiğine işaret eden Işıkfx Başanalisti Gizmen Nalbantlı ise şunları söyledi: “Karara göre 1 Ocak 2017 tarihinden önce kullandırılan ve 31 Mayıs 2017 tarihine kadar vadesi dolacak olan ihracat reeskont kredilerinin geri ödemeleri TL cinsinden yapılabilecek. Bu hamle ile şirketlerin döviz pozisyonları desteklenecek ve döviz talebi bir miktar azalacak. Ancak net rezervlerde bir azalış olabilir. Kurda 3,60-3,61 bölgesi önemli. Bu seviyenin altında 3,55-3,58 bölgesi görülebilir. Yeniden yukarı hareketin başlaması için 3,65 seviyesini geçmeliyiz. Endeks tarafında momentum kaybı var bir düzeltme gelebilir. Gösterge tahvil faizlerini dikkatle izlememiz gerekiyor. Endeks tarafındaki düzeltme tahvil faizlerindeki yukarı yönlü kırılma ile gerçekleşebilir. Ayrıca Türkiye ETF’lerinden çıkışlar 11 ayın en yüksek seviyesinde. Londra’da işlem gören iShares MSCI Turkey ETF’lerinden geçtiğimiz hafta 9 milyon dolar fon çıkışı oldu. 89-90 bin bölgesi önemli. Olası düzeltmede 87 bin ve 85 bin 200 seviyeleri takip edilebilir.”
YÜZDE 13’LÜK İYİLEŞME GERÇEKLEŞTİ
Ziraat Bankası Ekonomisti Bora Tamer Yılmaz, TCMB’nin 3 ilkeli para politikası uyguladığını, bunların “fiyat istikrarına karşı sıkı likidite politikası”, “döviz likiditesini dengeleyici adımlar” ve “finansal istikrarı destekleyici politikalar” olduğunu bildirdi. Yılmaz, Merkez Bankasının swap mekanizmasını devreye alarak bankaların TL depolarına karşı dolar depo imkanı kullanmalarını sağladığını, böylece Merkez Bankası rezerv miktarını değiştirmeden bankaların döviz ihtiyacını karşılamayı başardığını kaydetti. Bu hamlenin sonucunda kur oynaklığının yüzde 13’e kadar iyileştiğini ifade eden Yılmaz, fiyat istikrarı için sıkı likidite politikası çerçevesinde faiz tarafında GLP’nin devreye alındığını söyledi.
1,5 AYIN EN DÜŞÜK SEVİYESİNDE
Haftanın ilk işlem gününe değer kaybıyla başlayan dolar/TL, 1,5 ayın en düşük seviyesi olan 3,6132’yi gördü. Güne 3,6304’ten başlayan dolar/TL, 6 Ocak’tan bu yana en düşük seviyesi olan 3,6132’ye kadar geriledikten sonra gelen tepki alımlarıyla 3,6350 seviyelerinde dengelendi. Analistler, yarın açıklanacak ABD Merkez Bankası (FED) Federal Açık Piyasa Komitesi (FOMC) toplantısına ilişkin tutanaklar ile hafta genelinde FED üyelerinin açıklamalarının piyasaların yönü üzerinde etkili olacağını ifade eden analistler, ABD Başkanı Donald Trump’ın söylemlerinin de izleneceğini kaydetti.