FIFA’daki rüşvetin belgesi

İngiliz The Guardian gazetesinin spor muhabirlerinden David Conn ‘FIFA Skandalı’ adlı kitabında yolsuzluk-rüşvet operasyonunu belgeleriyle ortaya döküyor. Kitapta Havelange için sert eleştiriler getiren yazar, Blatter’e kontrollü dayak atıyor.

BI, dünya futbolunun merkez üssüne, FIFA’ya operasyon başlattığında dünya futbol kamuoyu, FIFA’nın 2022 Dünya Kupası’nı sadece tek büyük şehri -o da nüfusu 250 bini biraz geçen- olan bir çöl ülkesine, Katar’a verdiğini açıkladığı andan daha büyük bir şoka girmişti. Yolsuzluk-rüşvet operasyonu CONCACAF’a (Kuzey, Orta Amerika ve Karayipler Futbol Birliği) yönelik gibi görünüyordu ama ipi çektikçe çorap sökülmeye başladı ve UEFA Başkanı Platini ve FIFA Başkanı Blatter’in görevden alınmasıyla sonuçlandı.  İngiliz Guardian’ın spor muhabirlerinden David Conn’un ‘FIFA Skandalı’ kitabı dünyayı sarsan bu süreci, belgeleri ve tüm çıplaklığıyla ortaya döküyor. 1904’te temiz bir spor ilkesiyle kurulan FIFA’nın tarihine kısa  bir yolculukta başlayan kitap, gelenekçi İngiliz başkanı Stanley Rous’un yenilikçi Brezilyalı Havelange’a kaybettiği tarihi 1974 seçimlerinden sonrası çarpıcı değişim sürecini çarpıcı örneklerle anlatıyor. 100 yaşında vefat eden Havelange için sert eleştiriler getiren yazar, 1974 ve sonrasına imzasını atan diğer isim Sepp Blatter’e ise daha kontrollü bir ‘dayak’ atıyor, kendisi ile röportaj yapmayı kabul eden ve bu görüşmeyi kitabında kullanan Conn, ‘yiğidi öldür ama hakkını yeme’ diyerek
Blatter’in dünya futbolunun yaşadığı büyük ekonomik ve küresel değişimindeki katkısının hakkını da veriyor. Türkiye’de hala konuşulan ve yüzsüzlüğün belgesi olan “Rüşvetin belgesi mi olur ulan?” sözünün aslında yakın dönemimizde, globalleşmeyle geçerliliğini kaybettiğini de görüyorsunuz. 2011’de, küçük bir Karayipler ülkesi olan Trinidad’ta, Katarlı başkan adayı bin Hammam’ın kahverengi zarflar içinde verdiği, ihbarla ortaya çılan ve iç çekişmelerin etkisiyle kapatılmadan büyüyen 40 bin dolarlık rüşvet skandalının izini süren FBI’ın yolsuzluğu resmi hesaplardaki para trafiğinden, 4 yıl süren bir takip sonucu nasıl çözdüğünü de şaşırarak okuyorsunuz.
Kitapta kendinizi FIFA’nın karanlık koridorlarında şoke edici bir yolculukta buluyorsunuz. Yayın hakları ve sponsorluk gelirleriyle 4 yılda 5 milyar doların üzerinde gelire ulaşan para imparatorluğundaki bu yolculukta işbirliklerinin nasıl kurulduğu ve bozulduğunu, çok ve ‘havadan gelen’ paranın futbolun patronlarını nasıl bozduğunu da gözlüyorsunuz. Bu koridorlarda paranın esirine dönüşmeyen çok az adamın kalması, 2018 Rusya ve 2022 Katar’a yönelik iddialar dışında 2010 Güney Afrika, hatta Franz Beckenbauer’in adının karıştığı 2006 Almanya’nın organizasyonu alma sürecindeki rüşvetlerini okudukça bu oyuna, daha doğrusu yıldızlarıyla, ikonlarıyla başımızı döndüren endüstriyel futbola inancınız temelinden sarsılıyor. Bir futbol yıldızı olan Platini’nin futbol yöneticisi olarak hızlı yükselişi ve daha hızlı düşüşü, kariyerini izah edemediği para transferle sonlandırması; ister istemez Euro 2016’nın Türkiye’nin elinden kayıp nasıl Fransa’ya gittiğini de Türk okurlara sorduruyor. Her ne kadar Blatter, ABD’nin 2022’yi Katar’a kaptırmasını hazmedemediğini ve operasyonun bu nedenle yaşandığını iddia etse de belgeler futbolun patronlarının garip ilişkilerini izah etmiyor. Ödüllü gazeteci David Conn kitabında bu izahı okura belgeleriyle yapıyor!

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.

İlgili Haberler

FIFA'dan devrim gibi karar! Kiralık oyunculara kısıtlama

Kültür Sanat Haberleri