İstinaf mahkemelerinin ismi değişiyor

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, katıldığı bir toplantıda yapmış olduğu konuşmada, istinaf mahkemelerinin isminin değişeceğini açıkladı. Bozdağ, "İstinafın adını değiştiriyoruz. Bölge Mahkemesi, Bölge İdare Mahkemesi biliyorsunuz istinafın şu andaki adı, biz Adli İstinaf Mahkemesi, İdari İstinaf Mahkemesi olarak değiştiriyoruz" şeklinde konuştu.

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Yozgat'ta Cemil Çiçek Personel Eğitim Merkezinde düzenlenen HSK Teftiş Kurulu Başkanlığı Yıl Sonu Değerlendirme Toplantısı'nda bir konuşma gerçekleştirdi. Bozdağ, toplantının planlanan hedeflere katkı sağlamasını temenni etti.

Hem kişilerin kendi aralarındaki hem devletle vatandaş arasındaki ihtilafta makul sürede usule uygun yargılanma, hak ve adalete uygun karar vermenin büyük bir görev olduğunu dile getiren Bozdağ, "Bizler adalet gibi yüce bir değere hizmet eden insanlarız ve kurulumuzun çok kıymetli başkan ve üyeleri de hiç şüpheniz olmasın ki milletimizin adaletten beklentilerinin dosdoğru tecelli etmesi, adalet terazisinin dosdoğru tartması, yargıya güven ve yargıdan, yargı hizmetlerinden memnuniyetin artması bakımından son derece önemli görevler ifa ediyorlar." diye konuştu.

'İSTİNAFIN ADINI DEĞİŞTİRİYORUZ'

İstinafın Avrupa'da nasılsa Türkiye'de de aynı olması gerektiğine vurgu yapan Bozdağ, "Avrupa'da güçlü bir istinaf işliyor ve biz de ülkemizde güçlü bir istinafı işletme konusunda kararlıyız" ifadesini kullandı.

Bozdağ, istinafın uygulamadan kaynaklı sorunlarını bildiklerini ve bu sorunları da çözeceklerini belirterek "İşte bugün buradan istinaf ile ilgili şekli de olsa işin esasına uygun yeni yargı paketimize koyacağımız bir hususu ifade etmek isterim. İstinafın adını değiştiriyoruz. Bölge Mahkemesi, Bölge İdare Mahkemesi biliyorsunuz istinafın şu andaki adı, biz Adli İstinaf Mahkemesi, İdari İstinaf Mahkemesi olarak değiştiriyoruz. Zaten kanunda 'istinaf kanunu yolu' deniyor ve istinafın saygınlığına uygun bir isimle onu nitelendirmeyi uygun görüyoruz. Bu yargı paketinde, Bölge Adliye Mahkemelerinin adı Adli İstinaf Mahkemesi; Bölge İdare Mahkemelerinin adı da İdari İstinaf Mahkemesi olarak değiştirilecektir. 'İstinafa gidiyoruz' dediğimizde şimdi gerçekten istinafa gidilecek. Hayırlı olmasını diliyorum." değerlendirmesinde bulundu.

'PEK ÇOK GÖSTERGE VAR'

Mahkemelerin bağımsızlığı ve hakimlik teminatı esaslarına göre görev yapan HSK'nin de bağlı iş kurulunun da hiç şüphesiz mahkemelerin bağımsızlığı ve hakimlik teminatı esasına göre görev yaptığını aktaran Bozdağ, şunları kaydetti:

"Türkiye'de denetimin sağlıklı yürümesi, her işin sağlıklı yürümesi bakımından son derece önem arz etmektedir. Elbette ki milyonlarca dosyanın görüldüğü mahkemelerimizde, yine milyonlarca dosyanın soruşturma konusu olduğu cumhuriyet savcılıklarımızda yapılan iş ve işlemlerin anayasa, yasalar çerçevesinde denetlenmesi ve yol gösterici bir denetimle eksikliklerin giderilmesi ve gelecekte de bunların tekrarının önlenmesi bakımından Teftiş Kurulu son derece önemli bir görevi ifa ediyor. Hep söylüyorum, buradan bir kez daha ifade etmek isterim. Yargının bağımsız ve tarafsız oluşunun pek çok göstergesi vardır ama bunlardan bir tanesi de şüphesiz HSK'nin yapısı ve teftiş kurulumuzun yapısıdır. Bildiğiniz gibi Türkiye'de uzunca bir süre Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu ismiyle bir kurulumuz vardı. Zaman içerisinde bunun doğurduğu sıkıntılar nedeniyle kurum yapısında 2010 yılında değişiklikler yapıldı. Ancak hedeflediğimiz sonuçlar maalesef bu değişiklikle ortaya çıkmadı, kurulda kast düzenini ortadan kaldıralım derken öte yandan yeni bir kast, hain FETÖ terör örgütünün işgali altına giren yeni bir yapı maalesef ortaya çıktı ve biz bunu da düzelttik. Artık şimdi kurulumuz daha demokratik bir yapıya kavuştu, kaynakları çoğaldı. Eskiden sadece Danıştay ve Yargıtay'dan üye seçimi yapılırken şimdi Danıştay, Yargıtay dışında başkaca kaynaklardan da üye seçimi yapılmakta ve eskiden sadece seçiciler Yargıtay ve Danıştay üyeleriyken şimdi Türkiye Büyük Millet Meclisi 7 üyeyi nitelikli bir çoğunlukla seçmektedir. "

'TEFTİŞ KURULU DOĞRUDAN HSK'YA BAĞLI'

Bozdağ, HSK'nin hem yasal, anayasal meşruiyeti hem de demokratik meşruiyeti olan güçlü ve bağımsız bir kurul haline dönüştürdüğünü söyleyerek "Seçim usulüyle ve seçicilerle, seçilen kaynaklarla adeta zenginleştirildi ve güçlendirildi. Daha önce bildiğiniz gibi Adalet Bakanlığı Personel Genel Müdürlüğü tarafından sekretarya hizmetleri yürütülen bir teftiş kurulu var iken şimdi kendi sekretaryası olan ve idari mali özerkliğe sahip bulunan bir kurulumuz var." değerlendirmesinde bulundu.

Özerk idari mali yapısı olan, kendi sekretarya hizmetini kendi yürüten bir kurulun daha fazla yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığına katkı sağlayacağına dikkati çeken Bozdağ, "Eskiden Teftiş Kurulu doğrudan Adalet Bakanına bağlıyken şimdi Teftiş Kurulu doğrudan HSK'ye bağlı. Bakana karşı değil, kurula karşı sorumlu hale getirildi. Eskiden bildiğiniz gibi adalet hizmetlerinin teftişiyle yargı görevi yapanların teftişi aynı teftiş kurulu tarafından yapılıyordu ama şimdi daha farklı bir şekilde teftiş yapar hale gelmiş." diye konuştu.

Bakan Bozdağ, adalet hizmetlerinin Adalet Bakanına bağlı Teftiş Kurulundaki müfettiş ve başmüfettişler tarafından yapılırken, yargı görevi yapan hakim ve savcıların denetiminin, mahkemelerin bağımsızlığı ve hakimlik teminatı esaslarına göre kurulup görev yapan HSK'ye bağlı başmüfettiş ve müfettişler tarafından yapıldığını aktardı.

'BU İSTİNAFI ÖVE ÖVE BOĞMAKTIR'

İstinafı temyiz mahkemesine dönüştürecek, istinaftan temyize gidecek, gitmeyen konuları temyize götürecek veya istinafı atlayarak atlamalı temyizi çoğaltacak uygulamalardan yana olmadıklarına değinen Bozdağ, "Bazı konularda konuşanlar, falan bize gelsin, şu dava bize gelsin, şu istinaftan sonra temyiz olsun ya da bunlar atlamalı temyizle bize gelsin değerlendirmeleri yapıyor. Buradan çok net şekilde ifade etmek isterim ki bu istinafı öve öve boğmak demektir. Bazen öyle yapıyorlar. İstinafı övüyorlar övüyorlar arkasından da 'Şu yetkiyi istinaftan alalım, şurada atlamalı temyiz yapalım, şunlarda kesinleşmeyi kaldıralım temyiz yolunu açalım, içtihatta şu oluyor, bu oluyor' değerlendirmeleriyle istinafın eli ayağı kesilmek isteniyor adeta. O zaman istinafın bir kıymeti kalır mı?" diye konuştu.

Yorum Yap
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Yorumlar (2)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.

Güncel Haberleri