Sivas'ın merkez bağlı Selçuklu Mahallesi'nde yaşayan astım hastası 3 çocuk annesi Zeynep Develi, 18 Ağustos'ta şiddetli bacak ağrısı ve solunum sıkıntısı şikayetiyle Numune Hastanesi'ne başvurdu.
Yapılan kontrollerinde Kovid-19 testi pozitif çıkan Develi, Numune Hastanesi Çok Amaçlı Geriatri Merkezinde (ÇAGEM) tedavi altına alındı. Develi'nin eşi, oğlu, gelini ve torununa yapılan Kovid-19 testleri de pozitif çıkınca ailenin bu üyeleri evde karantinaya alındı.
Hastanenin yoğun bakım servisinde 5 gün tedavi gören Develi, sağlık durumunun düzelmesinin ardından taburcu edilerek evine gönderildi.
Şikayetleri devam eden Develi tekrar hastaneye yatırılarak 7 gün daha tedavi altında tutulduktan sonra taburcu edildi.
"YETİŞİN 'ÖLÜYORUM' DİYE BAĞIRDIM"
Ailesiyle koronavirüsü yenen Develi, hastalığı sürecinde yaşadıklarını paylaştı.
Dayanılmaz ağrılar çektiğini, nefes almakta güçlük yaşadığını söyleyen Develi, "Kalktığım zaman nefesim çok daralıyordu. Hastaneye tahlil yaptırmaya gittik, tahlil sonucum pozitif çıktı. Doktor, 'Hemen hastaneye yatacaksın' dedi. Astım rahatsızlığı için gittim, virüs olduğunu bilmiyordum." dedi.
Hastanedeki ilk günün çok zor geçtiğini dile getiren Develi, şunları anlattı:
"Sabaha kadar hiç uyumadım. Hemşireyi arıyorum, geliyorlar bir ağrı kesici yapıyorlar, hiçbir faydası olmuyor. Fakat ertesi gün yine aynı acıları çektim. Dayanılmaz acılar çekince eşim Durmuş'u aradım. 'Yetiş, ölüyorum' dedim. Artık yaşadığım acılardan yattığım yatakları sıkmaya başladım. Üç gün yattığım o sürede resmen delirdim. Sürekli oksijen vermelerine rağmen yine de havasız kaldım. O kadar hava vermelerine rağmen hiçbir faydası yoktu. Nefesimin daralması bana ağrılarımı bile unutturdu. Oksijen cihazına bağlamalarına rağmen nefes alamadım. Sırt üzeri hiç yatamadım. Sürekli yan yatmak zorunda kaldım. Hastanede yattım ama siz gelin o günleri bana sorun, o sürede her şeyi unuttum. 'Öleceğim' dedim, tamam ölmek de Allah’ın emri ancak yanımda kimse yok."
"HİÇBİR ŞEYDEN TAT ALMAMAYA BAŞLADIM"
Hastanedeki tedavi sürecinden sonra eve geldiğini belirten Develi, "Psikolojim bozuldu ve eve sığamaz oldum. Hiçbir şeyden tat almamaya başladım. Her şey kötü kokuyordu, sinirden kullandığım telefonu bile kırdım. Bir ara kendimi balkondan atmayı bile düşündüm." diye konuştu.
Sağlıkçıların bu süreçte fedakarca görev yaptığını ve kendisine çok iyi baktığını dile getiren Develi, "Allah sağlıkçılarımızdan razı olsun. Bir şeye ihtiyacım olduğu zaman hemşireleri çağırıyordum, anında yanıma geliyorlardı, yemek, içmek boldu. Allah razı olsun, benim ayağa kalkmama vesile oldular." açıklamasında bulundu.
Sağlıkçılara yapılan saldırıyı da kınayan Develi, "Ben hastanede yattığım sürede hiçbir sağlıkçıdan incinmedim. Babam yaşındaki adamlar, beni gezdirdiler. Ben oraya gidip tedavi olmayaydım, ölürdüm. Çok ilgilendiler, ben onlardan çok memnunum." dedi.
"BEN ÇEKTİM, BEN BİLİRİM..."
Vatandaşlara maske, mesafe ve hijyen kurallarına uymalarını tavsiye eden Develi, şunları söyledi:
"Kurallara uysunlar, maskelerini taksınlar. Oraların acısı çok, orada ne sabah oluyor, ne de akşam oluyor. Oranın acısı da sancısı da çok oluyor. Doğum yaptım böyle sancı çekmedim. Nefesim daraldığı zaman yattığım oda kapkaranlık oluyordu. Buna rağmen iyileştim, Allah devletimizden, doktorlarımızdan razı olsun. Orası olmayaydı, evimde kalaydım kesin ölürdüm. Hastanede yatmayan, bu hastalığı çekmeyen bilemez. Bu hastalığın acısını ben bilirim ancak. Ben çektim ben bilirim, çektiğim acıları yaşamayan bilmez."