Duyduk duymadık, demeyin. İmamoğlu, işi gücü bırakıp Abdülhamid’in adını İstanbul’dan silmeye uğraşıyormuş. Ama başaramayacakmış.
Uydurulmuş hikayelere, pandispanya gazetesi deniyor. Şu, kabaran pastadan geliyor sanırım.
Genel seçim yalanları bitmeden yerel seçim yalanları başladı yani.
Kerli ferli, hacı hoca geçinen insanlar bile katıldı yaygaraya.
İmamoğlu’nun danışmanı Murat Ongun, yalanlıyor. Hamidiye Su yetkilileri, yalanlıyor.
Hayır, Hamidiye Su markası değişmemiş. İBB, HMD adıyla yeni bir markayı daha satışa sunuyor. Hamidiye Su satışları, aynen devam ediyor.
Hatta Hamidiye Su olarak deprem bölgesinde de üretime geçiyor, yakında soda üretimine dahi başlıyorlarmış.
Ama dinleyen kim!
Böyle yalanlamalara karınları tokmuş. İmamoğlu’nun asıl derdini, biliyorlarmış. Abdülhamid’in adını, güya her yerden kazımaya çalışıyormuş. Yunan kazansa bu kadar olurmuş falan festekiz.
Fanfar bandosu, fanfin ede ede aynı uydurmayı yayıyor. Hiç yalanlanmamış gibi.
İmamoğlu’nun niyeti; gâvurun kılıcını sallamak, Sultan Abdülhamid’den rövanş almak değilse neden ikinci bir markaya gerek duysunmuş!
İBB şirketinin, ticari strateji gereği yan markalar geliştirmesi, ecdâdın hatırasına ihanet oluyorsa...
Sormazlar mı; İmamoğlu, başkan seçildiğinde Hamidiye Su almayı bırakmak neydi öyleyse!
2019’da, İBB seçiminden hemen sonraydı. Boykotçular arasında Kültür Bakanlığıyla Milli Saraylar da sayılıyordu.
Şöyle yazmıştım:
“Abdülhamid, şahsi mülkü Hereke Fabrikası’na, İstanbul’dan torpilli turlar bile düzenletirmiş. Çiflik-i hümayunları gibi hayrat çeşmelerine, sebilhanelerine de öyle düşkündü.
Kültür Bakanlığıyla Milli Saraylar, Hamidiye Su’yu boykot ediyor şimdi.
Ecdat yadigârına, Hünkâr’ın mirasına sahip çıkmak bu mu!..”
Yazıma, bir tek Milli Saraylar idaresinden cevap gelmişti.
Arayan yetkili, Hamidiye Su’yu sadece ticari işletmelerinde ve rekabetçi fiyat alamadıkları için bıraktıklarını söylüyordu.
Fakat personelleri için yılda bin 200 damacana, binlerce şişe Hamidiye Su almaya devam edeceklerdi.
Bu düzeltmeye ve duyarlılığa, teşekkür etmiştim o zaman.
Hata mı etmişim!
İBB’yi CHP’li İmamoğlu alınca... AK Parti iktidarına bağlı kurumların, fiyatlarını ticari bulmayıp birden Hamidiye Su’dan vazgeçmesi, Abdülhamid’e karşı bir tavır mıymış meğer?
Başka şeymiş gibi gösterip, ne kadar saklasalar da konuyu herkes biliyor; dün de Sultan Abdülhamid’le ilgisi yoktu, bugün de yok.
Dün, İmamoğlu’na seçim kaybetmenin yol açtığı hazımsızlıkla ilgiliydi. Bugünse İmamoğlu’na bir seçim daha kaybetmemekle ilgili.
Hamidiye Su Genel Müdürü Hüseyin Çağlar, duyurmuştu.
İstanbul Valiliği ve AFAD’ın görevlendirmesiyle, deprem bölgesine her gün ortalama 3 TIR pet su göndermişlerdi. Su sıkıntısının had safhada olduğu günler...
Hamidiye Su iyi ki ayakta ve iyi ki en azından deprem yardımında boykot sürmüyor diye, sevinmiştim. Engellemeyenlere de dua etmiştim.
O duaya ektir; su gibi yalan söyleyenler, su gibi aziz olmasın.