Hani insanı yaşatma bayramıydı!

Akif Beki

Önce İçişleri Bakanı Soylu'nun, Afrin'deki askerlere verdiği şu Kurban Bayramı mesajını okuyun:

"Ay-yıldızlı tabutları taşımakla millet olunur."

Sonra da aşağıdaki şu Kurban Bayramı yazısına bakın; 2012'de Yeni Şafak'ta Nazif Gürdoğan imzasıyla çıkmış:

"Koçları kurban etmesini bilmeyenler, gençleri kurban ederler.

Dünyada savaş kurbanlarının sayısı, bayram kurbanlarının sayısını aştı.

Hacerler seslerini duyurmak için yollara düşmezlerse, İbrahimler şehirlerin meydanlarını doldurmazlarsa, Kurban Bayramlarında koçlar değil, İsmailler kurban edilir.

Bütün savaşlarda, savaşları başlatanlardan daha çok, savaşların kurbanlarının anneleri ve babaları ağlar. Bu yüzden, savaşları iktidarlarını sürdürmek isteyenler başlatır, çocuklarını yaşatmak isteyen anne ve babalar durdurur.

Her çağda savaşlar yağmur yüklü bulutlarla değil, hırs yüklü politikacılarla gelir. Savaşlar yalnızca politikacılara bırakılamayacağı gibi, yalnızca askerlere de bırakılamaz.

Kurban Bayramı, hayat bayramıdır. Her kurbanla bir İsmail değil, binlerce İsmail hayat bulur. Bir koç kurban eden, bin İsmail'e can verir.

Koçları kurban etmeyenler, koç gibi gençleri kurban ederler.

Kurbanı sevmeyen insanı sevmez.

Savaş çağında gençler değil koçlar kurban edilmelidir."

Nereden nereye!...

Bir zamanlar muhafazakar medya, Kurban bayramlarını işte böyle anlatır, anlamlandırırdı. "Seküler dünya İsmailleri öldürmek için ordulara sahipken kutsal kültürden beslenen dünya, İsmailleri yaşatmak için koç kurban eder" yazıları döşenilirdi.

Yerine koçu kurban ederek insanı kurbanlıktan kurtarma bayramında, "evlatlarını kınalı kuzu gibi kurban vererek milleti millet etme" nutukları işitiyoruz artık.

Kim derdi ki muhafazakar siyaseti bir ucuz hamaset, bir sığ popülizm esir alacak!

Son birkaç yılki savrulmayı sorsanız, mahallenin Nazif Gürdoğan gibi kıdemli kalemlerinden kaçı kestirebilirdi?

Bin yıllık vatan toprağı için, şehit kanıyla sulanmazsa arazi kalıp vatan kılanamayacağı bile söylendi.

Yukarıdan cennet belediye başkanlığı sözü almışlar sanki. Öte tarafta kimle komşu olacağını müjdeleyenler, evladının şehadetini ailesinin Kurban Bayramı diye kutlayanlar bile görüldü.

Şimdi yine bir Kurban bayramlaşmasında ögreniyoruz ki; al bayrağa sarılı tabut taşınmadan millet olunmuyormuş.

Ne kadar çok tabut, o kadar mı milletiz yani?

Nasıl laftır, la havle!

------------

İYİ Parti'ye protokol misillemesi mi?

Kıbrıs Harekatı'nın yıldönümü, Ecevitsiz ve Erbakansız kutlanıyordu neredeyse.

Neyse ki; Saadet Partisini Cumhur İttifakına katma hesabıyla Oğuzhan Asiltürk Cumhurbaşkanlığı uçağına çağrıldı da...Bu vesileyle adları anıldı.

Fakat sormuştum:

Madem Asiltürk'le DSP Genel Başkanı, "Kıbrıs fatihleri" Erbakan'la Ecevit'i temsilen Cumhurbaşkanlığı heyetine alındı...

Öyleyse dönemin başbakanı Ecevit'in, CHP Genel Başkanlığında bugünkü halefi Kılıçdaroğlu neden çağrılmadı?

Yetinmeyip şunu da sormuştum:

Madem amaç böyle bir çifte bayramda 'birlikteliği sağlamak'tı...Öyleyse TBMM'deki bütün parti liderleri, Erdoğan'ın KKTC ziyaretine davet edilmeli değil miydi?

Yoksa çağrıldılar da katılmadılar mı?

Cumhurbaşkanı, KKTC'den dönerken uçakta bir soru üzerine açıklamış. Kılıçdaroğlu ile Akşener de davet edilmiş ama katılmamışlar. Yazımdan sonra ortaya çıktı bu bilgi.

Şimdi CHP ile İYİ Parti'nin izah etmesi gerek, neden?

Birinci sorum kısmen karşılık buldu. Fakat iktidarın cevaplaması gereken bir soru daha var.

Meğer KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar da İYİ Parti lideri Akşener’i davet etmiş. Genel Başkanvekili Cihan Paçacı ile Meclis Grup Başkanı İsmail Tatlıoğlu da onu temsilen törene katılmış.

Ancak ne görsünler! "Protokol sıraları Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın misafirlerine ayrıldı" denilerek kendilerine en arkada yer gösterilmesin mi!

Onlar da haklı bir tepkiyle protesto edip törenden ayrılmışlar.

Protokol krizi, ayıbı deniliyor ama daha fazlası. Misilleme miydi? Neden?

Yorum Yap
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Yorumlar (43)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.