"HDPKK"nın kardeşi nerede çıksa iyi!

Akif Beki

Mardin'de, "kardeşlerim silah bırakın" diye PKK'ya seslendi. Diyarbakır'da, "HDP kapatılacak" buyurdu...

PKK'yı kardeş, HDP'yi kalleş bilen bu siyasetçi kim olsa ve nerede çıksa beğenirsiniz?

Bildiniz, TOGG açılışında Vatan Partisi lideri olarak boy gösteren Doğu Perinçek'in ta kendisi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, açılışa muhalefetten iki liderin katıldığını söylemişti. Onlar da DSP ve Yeniden Refah.

Yani Perinçek, kendi kendine gelin-güvey olmuyor. Erdoğan da onu iktidar ittifakında görüyor, kendilerinden sayıyor.

Kılıçdaroğlu'nu, Akşener'i geçin; CHP veya İYİ Parti'nin rütbesiz bir teşkilat üyesi, PKK'ya ezkaza "kardeşlerim" dese ne gümbürtüler kopardı!

Hemen kadere bakmanız istenirdi; kimler kimler beraber, kimler kimlerin kardeşi diye.

Cevap olarak Altılı Masa'nın fotoğrafı gösterilirdi. Hepsi, zincirleme sorumlu tutulurdu. 'Masa altındaki gizli ortak' yaygaralarının önü alınamazdı.

Yer, yerinden oynatılırdı. Muhalefet; 40 gün 40 gece tefe konurdu alimallah. Başka şey konuşturulmaz, 36 ay taksitle mont satışlarına bile sıra bırakılmazdı. Halkın gerçek gündemi diye millet, bununla yatırılıp kaldırılırdı.

AK Parti, HDP'yle yakınlaşma arayışına girebilir. Adalet Bakanı Bozdağ başkanlığında bir parti heyeti, ziyaretine gidip HDP'den destek talep edebilir.

Miroğlu, Metiner, Tayyar, Yayman ve Cevheri gibi AK Partililer; HDP'yi PKK'yla bir tutma söylemini sorgulayabilirler. Biri, HDP'yi legal parti olarak konumlandırabilir. Diğeri, uzattıkları dostluk elini tutması, Cumhur İttifakına geçme fırsatını kaçırmaması için HDP'yi cesaretlendirebilir. Öbürü, 'görüşmekte ne var' deyip desteklerine ihtiyaçları olduğunu haykırabilir.

AK Partililerin 'gel gel' çağrıları, HDP'de karşılık bulsa bile muhalefet açısından bir şey değişmez.

HDP'yle ilişki geliştirmek, münasebetleri sıkılaştırmak, birlikte fotoğraf vermek sadece AK Parti'ye hak. Muhalefet, iktidara tanınan bu ayrıcalıktan yararlanamaz. Kimse yanılgıya kapılmasın.

Zaten İçişleri Bakanı Soylu da olası yanlış anlamaları derhal bertaraf etti.

HDP'yi terör örgütü olarak konumlandırmadıklarını iddia eden AK Partililer var ya... Soylu, işte onları şöyle yalanladı: "Bakın, biz yıllardır PKK'nın partisi diyoruz..."

'Adlarını HDPKK'ya çıkaran biz değil miyiz'i daha nasıl hatırlatsın!

Haydi ayıklayın şimdi kurtlu bulgurun taşını, tabii ayıklayabilirseniz.

A HABER'DE PİŞİYOR GÖKÇEK'E DE DÜŞÜYOR

Melih Gökçek, Twitter'da bir video paylaştı. Londra'da, Kılıçdaroğlu'nun basınla buluşmasından.

Üstüne yazdığı not şu:

"Kılıçdaroğlu basına açık toplantıda rezil oldu.

Gazeteci: İngiltere'ye temiz para bulmaya gidiyorum dediniz, geçmişte tefeciler demiştiniz. Times gazetesi ve Şeffaflık Enstitüsü'ne göre İngiltere en fazla kara para aklanan ülke. GRİ Listede.

KK: Bilmiyordum."

İletişim Başkanlığı, artık haftalık Dezenformasyon Bülteni yayınlıyor.

Dezenformasyonla mücadelede tuzum olsun diye, ben de kendimi fahri müfettiş ilan ettim. Gördüğüm yerde ihbar ediyorum.

Vazife icabı, Gökçek'i de Twitter'dan İletişim Başkanlığına bildirdim.

Dedim ki:

"Sn @iletisim! 'Jelibon madeni bulundu' zokası kadar matrak bir dezenformasyon bu. Sesi açın, Kılıçdaroğlu; "bilmiyordum" demiyor, öyle "bilmiyorum" diyor. Asparagasçıyı doğrulamıyor, yalanlıyor. İngiltere; Türkiye'yle aynı kara para gri listesindeymiş, hani OECD-FATF listesi!"

İngiltere, "resmen dünyanın bir numaralı kara para aklayıcısı"ymış.

Resmi listeyi, OECD Mali Eylem Görev Gücü FATF hazırlıyor. Türkiye de üyesi. Kara para aklanmasını önlemekte yetersiz ülkeler, gri listeye alınıyor. Türkiye var ama İngiltere yok.

Asparagasçının yaveleri, bunla da kalmıyor. İngiltere'nin battığından, AB'nin parçalanmakta olduğundan bahisle atıp tutuyor.

Kılıçdaroğlu "tefeciler" demiş de, Nebati borç para aramaya geldiğinde hükümeti suçlamış da... Ama şimdi kendisi Londra'daymış ve fonlarla görüşüp yatırım çekmekten bahsediyormuş da... Muhatapları ise İngiltere sıkıntıda olduğu için yardım edemeyeceklerini bildirmiş, görüşmeleri olumsuz geçmiş de...

Uydurmaktan yaymaya, planlı izlenimi veren ucuz bir manipülasyon.

Görülmemiş faiz karşılığında dolar borçlanmaya gitmekle borç para getirmeye değil yatırım konuşmaya gittiğini söylemek aynı şey mi! Aynıymış gibi gösteriyor.

Soruyu soran A Haber muhabiri, "riyakarlığını" Kılıçdaroğlu'nun "yüzüne vurmuş". O "ikiyüzlü" de "ahlaksızca" kekeleyip diyecek bir şey bulamamış. Alıntı kelimeler, Takvim gazetesiyle A Haber'in ilgili haberinden.

İngiltere batıyorsa Londra bankerlerinden fahiş faizle nasıl dolar borçlanmıştı iktidar? Bakan Nebati, ne demeye Londra'ya kadar gidip de borç bulma başarısından dolayı sevinçle dönmüştü?

Halkı aldatmaya dönük bir dezenformasyon çalışması olduğu bariz. Herhalde 'haftanın yalanları' bültenine girecektir.

Yorum Yap
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Yorumlar (21)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.