İktidar yaptığını yine beğenmedi gibi

Akif Beki

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay, dolar ve fiyatlardaki artışların faiz indirimine bağlanmasını istemiyor. Alaka kurmak yanlışmış.

Merkez Bankası Başkanı Kavcıoğlu, yabancılarla toplantısında faiz indirimlerinin sonuna geldikleri sinyali veriyor.

Yol açtıkları yıkımın boyutları, faiz-kur dengesiyle oynayanları da ürkütmüşe benzemiyor mu?

Yaptıklarını yine beğenmediler, ayak tekrar frene doğru hareketleniyor, alametler belirdi, bu modelin de sonuna geliyoruz sanki.

Diyeceksiniz ki, 19 yıldır hazırlanılan bir modelden bu kadar çabuk vazgeçilmez.

Ama mesajlardan başka da bir sonuç çıkmıyor. Hatta dönüş manevrası, tahmin ettiğinizden daha hızlı bile olabilir.

Hem düne kadar iktidarın bile ekonomiyi 19 yıldır Çin modeline hazırladığından haberi yoktu. Olsa, eylül başında ekonominin 3 yıllık yol haritası diye açıklanan Orta Vadeli Program’da hiç izine rastlanmaz mıydı?

Tabii iktidar, operasyonunun hassasiyetine binaen Çin modeline geçişi kendisinden bile gizlediyse başka.

Aksi halde eli kulağındadır; faiz indirimini durdurmayı, yeniden faizlerin arttırılması dahi izleyebilir. Olmaz demeyin.

Zaten iktidarın, Çin modelinden doğru şeyi anladığı da hayli şüpheli.

Plan, kendi halkına pahalılaştırırken yabancıya ucuzlatarak Türkiye’ye dış yatırım çekmek.

Peki, açmazları baştan iyi hesaplanmış gibi görünüyor mu size?

Ülkeyi kendi halkınıza yaşanmaz ama yabancıya cazip hale getirirseniz yaklaşan seçimleri, dış güçlerin oyuyla mı kazanacaksınız?

İkitdar, artan halk memnuniyetsizliğini göze alabilirse bu modeli sürdürebilir. Baskıya dayanabilecek durumda mı sizce?

Çin Halk Cumhuriyeti modeli, halkı yoksullaştırırken elitleri zengin yaşatmak demek.

Evet, bizde de iktidar, halk adına elitlerle mücadele ettiği, halkın hakkını onun kanını sömüren seçkincilere karşı savunduğu iddiasında.

Fakat üsttekileri el üstünde tutan, alttakilerin pestilini çıkaran bir büyüme modeli, AK Parti’nin kendi hikayesini inkarı olur. Halka anlatabileceği bir siyaset mi?

Çin modeli, dış güçlerle savaş propagandasının da yalan olması demek. Ülkenin varlıklarını kelepir fiyattan yabancı yatırımcıya pazarlarken bunu anlatmaya devam edemezsiniz.

Dış güçleri, bol kazanç vaadiyle kandırarak alt etmeye çalışmıyorsanız başka. Kim inanır!

Elitler kendi sırtından semirirken, yabancılar ihya, abat edilirken halk daha da yoksullaşacak. Fakir halka, ekmek ve soğan yemeğe neden katlanması gerektiğini o zaman nasıl anlatacaksınız? Hangi elit düşmanlığıyla, hangi dış güç nefretiyle?

En kritiği ise iktidar, hesabını 6 aya göre yapıyor. 6 ayda karpuz zor yetişirken dışarıdan oluk oluk para gelecek, direkt yatırıma akacak, o da geri dönecek, üretimi, istihdamı ve ihracatı büyütecek, ekonomi coşacak, dolar kulaklarımızdan fışkıracak ve iktidar bu başarıyla sandığa giderek seçimi kazanacak öyle mi?

Göz kamaştırıcı olur ama faizlerin tekrar yükseltilmeye başlama ihtimalinden daha gerçekçi değil, kabul edin.

Baroları iktidara kim kaybettirdi?

Barolar Birliği mücadelesini de iktidar kaybetti ya...İktidar medyasının kimi aklıevvelleri hemen suçlu avına çıktı.

Yenilginin sorumlusunu yine dışarıda arıyor, kendilerine bakmıyorlar.

Neymiş, Metin Feyzioğlu, AK Parti’yle yolu ayrılanlar yüzünden başkanlığı Erinç Sağkan’a kaybetmiş.

Ve AK Parti’den kopanlar yüzünden bütün muhafazakarlar bedel ödeyecekmiş, hadi şimdi kına yaksınlarmış.

Nasıl bir kazanımlar dünyasına sahiplerse artık, Feyzioğlu’nu kazanımlarının güvencesi, Sağkan’ı ise onlara tehdit olarak sunuyorlar.

Sağkan’ın başkanlığı almasıyla güya muhafazakar kazanımlar tehlikeye girmiş...

Duyan da, Feyzioğlu’yla Sağkan arasında iktidar trenine binip binmemek dışında temel bir görüş çatışması vardı zannedecek.

Oysa...

Baro seçimlerini parti ve iktidar seçimine çeviren kimse, bu başarı da onundur.

Allem kallem engellemelerle, antidemokratik zorlamalarla baro seçimlerine abanan kimse Sağkan’a kazandıran da odur.

İmamoğlu’nu, Yavaş’ı akla ziyan dayatma ve karalamalarla hangi kafa büyütüp parlattıysa Sağkan’a bu zaferi hediye eden de odur.

Hiç acısını başkalarından çıkarmaya kalkmasınlar. Eser kendilerinin, kınasını da kendilerine saklasınlar.

Yorum Yap
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Yorumlar (64)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.