Kraliçe’ye tören adımlarıyla veda

Akif Beki

Beyoğlu’ndaki İngiliz Başkonsolosluğundan erken çıkmış, Levent’te metrodan inmiştim ki haber geldi. Kraliçe II. Elizabeth, gözlerini hayata yummuş.

Başkonsoloslukta, Kraliçe’nin Platin Jübilesi daveti vardı. Çok önceden planlanmıştı. Tahttaki 70. yılını kutlama etkinliklerinin parçası olarak.

O gün durumu ağırlaşınca iptal etmeyi düşünmüş, sonra ‘tonu düşürerek’ devam kararı almışlardı.

Davete bir saat kala Başkonsolosluktan iletilen mesaj, böyle diyordu.

Şen şakrak parti havasında değildi bu yüzden.

Başkonsolosluk kapısından bahçeye uzanan yürüyüş yolunda, davetlileri bir fotoğraf sergisi karşılıyordu.

Kraliçe’nin Cumhurbaşkanı Erdoğan’la çekilmiş fotoğrafı, en başa konmuştu.

Hızlıca geçtim. 2008’deki Türkiye ziyareti ve iade-i ziyaretten hatıralar arasında, 11. Cumhurbaşkanı Gül’le kareleri de olmalı.

Gerisi, usuldendi.

Biçimli endama, ‘usul boy’ der eskiler.

Karacaoğlan dizelerinden aşinadır kulağınız, şöyle geçer:

“Altın kemer sıkmış ince belini / Usul boylarını sarasım gelir.”

Hukuk deyimidir; “usul, esastan önce gelir”.

Usul, erkan bilmek; mühim şey. Özellikle de devlet ve terbiyesi söz konusu olduğunda.

Oysa şekil şartlarının yerine getirilmesi, sadece ibadet ve askerlikte aranır zannedebiliyoruz.

‘Zevahiri kurtarmak’ diye bir deyimimiz daha var. Göründüğü gibi olmayabileceğini, görünüşün aldatıcılığını vurguluyor. Ama usulsüzlüğe alet edilmeye, kötüye kullanılmaya da müsait.

Usulün; şekilcilik takıntısı diye küçümsenmesi, önemsizleştirilmesi ve atlanması, diğer usulsüzlüklere de kapı aralıyor.

Devlet işlerinde yol, yordama bağlılığa pek aldırmadığımız, sır değil. İşimizin görülmesi, her zaman usulden önce gelir.

Devlet yetkililerinin rutin dışına çıkması, iktidarların Anayasa’yı bir kere delmesinden bir şey olmaması, gücü yetenlerin beğenmedikleri mahkeme kararını tanımama hakkı, kanun koyanların kendi kanunlarına uymama ayrıcalığından yararlanması neredeyse adetlerimizden oldu.

İşte bu, İngilizlerin anlayamayacağı bir şey.

Usulü ne çok ciddiye aldıklarını, Kraliçe’nin cenaze protokolünden çıkarabiliyoruz.

Onlarca yıl önce hazırlanmış, “Londra Köprüsü Operasyonu” diye bir kod isim bile belirlenmiş...

Kraliçe’nin öldüğü andan itibaren kimin, ne yapacağı gün gün planlı.

Londra Köprüsü’nün yıkıldığını Buckingham Sarayı’ndan kim, hükümetten kime bildirecek? Bayraklar kaç dakikada yarıya indirilecek? Halka nasıl duyurulacak? Veliaht Charles, hangi gün kral seçilecek? O gün tam çekilen bayraklar, sonra ne vakit tekrar yarıya düşürülecek? Kraliçe’nin naaşı, Londra’ya getirilip nerede ve kaç gün halkın ziyaretine açık tutulacak? Yeni kral, taziyeleri ne şekilde kabul edecek? Kral Charles’ın ülkeyi dolaşacağı yas turu kaç gün sürecek; ne zaman, nereden başlayıp nerede bitecek? Provaları ne ara icra edilecek, defin töreni nelerden sonra?

10. günde Kraliçe’nin toprağa verileceği ana kadar her aşaması, görev dağılımıyla planda yazılı.

Herkes, ne yapacağını harfiyen biliyor.

Saati saatine, tıkır tıkır işleyeceğinden şüphe eden de yok.

Sağlığında Kraliçe Elizabeth’den, Kraliyet ailesinin tüm fertleri razı mıydı? Prensleriyle prensesleri, ondan memnun muydu? Olmadıklarını, sağır sultan duydu.

Skandallarla sarsılan Windsor Hanedanı’nın aile içi geçimsizlikleri; kitaplara, dizilere konu edildi.

Galler Prensesi Diana’dan sonra da sular durulmadı.

Çocuklarından gelinleri ve torunlarına, şikayeti olmayan bulamazsınız.

Yeni Kraliçe Camilla ne hissediyordur? Kraliyet unvanlarını bırakan Dük Harry ile Düşes Meghan?

Sağken neler çektirdi diye usulü es geçip cenazesini yarım günde kaldırmayı, yası kısa kesmeyi, bayrakları indirip indirmemeyi tartışmışlar mıdır aralarında? Tartışmaya açmayı, aklından dahi geçiren olmuş mudur?

Nevzat Çelik, Şafak Türküsü’nde haklı olarak yadırgıyordu: “Tören adımlarıyla ölmek, ne garip şey anne”.

Fakat palas pandıras akla eseni yapar da kuralı, kaideyi, ritüeli çıkarırsanız; devletten geriye ne kalır?

Cenazesinde Diana için söylemişti, o şarkıyla usul tutmak isterseniz, Elton John’dan:

“Candle in the Wind/Rüzgardaki Mum”.

Yorum Yap
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Yorumlar (34)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.