“Cenab-ı Allah sonumuzu hayreylesin…”

Elif Çakır

Amin… Berat Albayrak’ın, Hazine ve Maliye Bakanlığı’ndan “sağlık sorunları nedeniyle artık devam edememe” gerekçesiyle istifa ettiğini duyurduğu, soru işaretleriyle dolu mektubu bu dua ile bitiyordu. 

Siyasetçiler de en nihayetinde bir insan. Kameraların önünde gayet enerjik, sağlıklı görünen bir siyasetçinin pekala kamuoyu ile paylaşmadığı ciddi sağlık sorunları olabilir, insandır; ağır çalışma koşullarından yorulmuş olabilir, “ülkeye ve ümmete” yeterince hizmet ettiğini düşünerek “aktif siyasetten” ayrılma kararı alabilir ve geri kalan zamanını da “annesiyle, babasıyla, eşiyle, çocuklarıyla” geçirmek isteyebilir. 

Hatta çoğu kişi makamlara, mevkilere zamkla yapışırken zirvede bırakabildiğini de göstermek isteyebilir.

Evet, bunların hepsi olabilir! 

Ama Maliye Bakanı Albayrak’ın (istifasıyla ilgili durum netleşmediğinden hala Maliye Bakanıdır) bu gerekçelerle “istifa kartını” ortaya sürmediği bir gerçek… 

Bakan Albayrak gerçekten de “sağlık sebebiyle” ya da “annesine, babasına, eşine, çocuklarına” vakit ayırmak için görevinden ayrılmak isteseydi, Instagram hesabından istifa kartı mı açardı? 

Böylesine sırf insanî gerekçelerle görevden ayrılmasını kendisi mi duyururdu, yoksa büyük taltiflerle Cumhurbaşkanı Erdoğan mı duyururdu? 

İktidara yakın medya Bakan Albayrak’ın hastalığını haber yapmaz mıydı?  Ailesine vakit ayırmak için ayrılıyorsa bunu sayfalar dolusu yücelten haberler yapmaz mıydı?   

*** 

Pazar gecesi tuhaf ve uzun bir geceydi.   

Bir ülkenin ekonomiden sorumlu bakanı aniden istifa etti. Bu istifasını da Instagram üzerinden duyurdu, Twitter hesabı da uçtu. Üstelik bir ülkenin Maliye Bakanlığı’nın resmi Twitter hesabındaki açıklamalar silinmişti! Aradan saatler geçti! Yine saatler geçti…  Hükümet yetkililerinden tek bir açıklama gelmedi. 

Ülkenin sözüm ona “ana akım” medyasında tek satır haber yer almadı! Hükümet yetkileri, hükümetin milletvekilleri, medyası, aydını, gazetecisi saatlerce kulaklarının üstüne yatarak, havaya bakıp ıslık çaldılar.  

Sonra gece yarısına doğru birkaç milletvekili çıktı ve sosyal medya hesaplarından Bakan Albayrak’a bağlıklarını bildiren, Berat Albayrak’ın ne kadar muhteşem bir dava adamı olduğunu anlatan açıklamalar yayınladılar.  

Bu birkaç milletvekilini iktidara yakın birkaç gazeteci, birkaç bürokrat izledi.  

Sonra “BeratAlbayrakYanındayız” hashtag’ı açıldı. Belli ki İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun istifa ettiğini açıkladığı 12 Nisan 2020 gecesindeki gibi bir şov yaşansın, kamuoyu desteği oluşsun, AK Parti tabanından, teşkilatlardan sosyal medya hesaplarından destek açıklamaları yapılsın, “yedirmeyiz” mesajları yayınlansın istendi.  

İçişleri Bakanı Soylu Twitter hesabından istifa açıklamasını yaptıktan iki saat sonra Cumhurbaşkanlığı İletişim Daire Başkanlığı Soylu için övgülerle dolu bir açıklama yapmıştı. Cumhurbaşkanı tarafından istifasının kabul edilmediği açıklanmıştı.  

Sayın Albayrak’da bunların hiçbiri olmadı.  

AK Parti tabanından destek görmese bile belki de Cumhurbaşkanı Erdoğan damadının istifasını kabul etmeyecek. Albayrak’ta büyük taltiflerle görevinin başına geri dönecek. Bunların hiçbirini bilmiyoruz.  

Zira Berat Albayrak’ın durumu ben bu satırları yazdığım saatlerde (18.00) belirsizliğini koruyordu, herhangi bir resmi açıklama yapılmamıştı.  

Benim asıl yazmak istediğim husus da bu değil zaten.  

*** 

Soru şu: Berat Albayrak ekonomi bakanlığından gitmiş olsa, Türkiye içine girdiği bu ekonomik buhrandan kurtulacak mı?  

Ekonominin başına da gerçekten işinin ehli bir isim gelmiş olsa:  

Tamam Maliye Bakanı istifa edince dolar biraz düştü, Türk lirası biraz değer kazandı ama  

Bu kadar erimiş TL, hiç olmazsa bir yıl önceki değerine ulaşabilir mi? 

Bu umudu ifade eden tek ekonomist yok. İstihdam artar, enflasyon düşer mi?  

Yabancı sermaye ülkemize gelmeye başlar mı? 

Türkiye’nin işsizlik sorunu çözülür mü?   

Vatandaşın “evine ekmek götürme” sorunu çözülür mü?  

Kamu kaynaklarındaki israf bitecek mi?  

Ekonominin bu kadar bozulmasının nihai sorumlusu Berat Albayrak mıdır? Sayın Albayrak ekonominin başından gidecek ülkenin ekonomisi uçacak mı?  

*** 

Türkiye’de bütün yetkileri tek elde toplayan bu “tek kişilik” hükümet sistemi geçerli olduğu müddetçe ekonominin başına Amerika Merkez Bankası’nın başkanı getirilse ülkemizin ekonomisi düzelmez.  

Kurumlarıyla ve kurallarıyla, hukuk devleti ilkesiyle güven inşası tesis edilmedikçe bu ülkenin ekonomisi düzelmez.  

Evet, Berat Albayrak’ın istifa etme şekli bile devlet kurumlarının nasıl yozlaştığının bariz bir göstergesidir. Evet, bir ülkenin ekonomisinin başına bir damadın getirilmesi oldukça vahimdir. Ama ülkemizdeki sorun damat sorunun çok daha ötesindedir.  

Yargının bağımlı ve taraflı olduğu, kişilere göre kanunların yapıldığı, toplumun geniş kesimlerine yayılmış adalet sorunlarının yaşandığı, medyanın susturulduğu, gazetecilerin, iş adamlarının cezaevlerinde tutulduğu, belediyelere ve ülkemizin şirketlerine kayyumların atandığı, mülkiyet hakkının güvencede olmadığı, Meclis’te milletvekillerinin kendilerini “Züğürt Ağa” gibi hissettikleri, Merkez Bankası’nın bağımsızlığını yitirdiği bir konjonktürde ne yapılırsa yapılsın ekonomi düzelmez.  

İstifa mektubunu nasıl bitirmişti Berat Albayrak: “Cenabı Allah sonumuzu hayreylesin.” 

Tabii ki amin diyoruz..   

Yorum Yap
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Yorumlar (32)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.